BirGün’den Burcu Cansu’nun haberine göre, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, güvenlik soruşturması gerekçesiyle atanmayan hekim sayısının 720 olduğunu açıkladı. CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile devlet memurluğuna alınma koşullarına, “güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmış olmak” şartının eklenmesini bir kez daha Meclis gündemine taşıdı.
‘BAKANLIĞIMIZ TARAFINDAN DETAYLI BİR İNCELEME UYGULANIYOR’
Emir, soru önergesi ile 11 Eylül 2018’de gerçekleşen 82’inci Devlet Hizmeti Yükümlülüğü atama kura çekimine katılan hekimlerin ne kadarının güvenlik soruşturması gerekçesi ile atanmadığını sordu.
Bakan Koca, Emir’in soru önergesine verdiği yanıtta, “720 doktorun atama işlemleri devam etmekte, atama işlemleri neticesinde göreve başlatılacaklar. Ataması henüz yapılmayan doktorlar hakkında Bakanlığımız Güvenlik Soruşturma ve Değerlendirme Komisyonu tarafından daha detaylı bir inceleme uygulanıyor” dedi.
Emir, önergesine verilen yanıtı şöyle değerlendirdi: “Esasen 3 No’lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne göre doktor atamalarında, adli sicil kayıtları yeterlidir. Ayrıca güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması gerekmemektedir. Buna rağmen Bakanlık işgüzarlık yaparak, atama bekleyen doktorlara güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapması anlaşılmaz bir tutumdur. Soruşturulan kişi, hangi gerekçeyle devlet memurluğuna layık görülmediğini bilememektedir. Doktor açığı yaşadığımız gerçeği de göz önüne alındığında bu durum hem atanamayan doktorları hem de hastaları mağdur etmektedir. Anayasada yer alan ‘kamu önünde eşitlik’ ilkesi ve ‘kamu hizmetine girme hakkı’ ihlal edilmektedir.”
‘KEYFİ BİÇİMDE KARALAMA YAPILDIĞININ DELİLİ’
Ankara Tabip Odası Başkanı Vedat Bulut, güvenlik soruşturmasının “masumiyet karinesini” ve 1219 Sayılı Tıp Mesleklerinin Uygulanmasına Dair Yasa’yı yok saydığını belirtti.
Bulut, güvenlik soruşturmasının hekimlik mesleğinin icrasını kimi bürokratların keyfiyetine teslim ettiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Atamayı bekleyen hekimlerin güvenlik soruşturmalarında keyfilik dava dosyalarında açıkça gözlenebilmektedir. Ataması yapılmayan meslektaşlarımızın bir kısımı için farklı kurumlara birbirinden farklı emniyet fişlemeleri dikkat çekmektedir. Bu durum suç unsuru bulunamayan masum meslektaşlarımızın atamalarını yapmamak ve onları mağdur etmek için keyfi bir biçimde karalama yapıldığının açık bir şekilde delilidir.”
Güncelleme Tarihi: 14 Ocak 2019, 10:47