Kastamonu’da yaşayan Sevgi Atılkan ise, DHA muhabirine yaptığı açıklamada, Kastamonu Devlet Hastanesi’ndeki tedavisi sonrası doktorunun kendisinden mamografi çektirmesini istediğini belirterek, 7 ay sonraya gün verilmesine çok şaşırdığını söyledi. Atılkan, “Bir tesadüf sonucu ‘ameliyat olmam gerektiği’ söylendi ve ameliyat oldum. Daha sonra ameliyat sırasında alınan kitlenin iyi olmadığını, her sene mamografi ve ultrason çektirmem gerektiğini belirtiler. Benim doktorlarla veya hastane personeli ile ilgili hiçbir problemim şikayetim yok. Bu uzun süre, doktorların elinin altında yeterli ekipmanın olmamasından kaynaklı, diye düşünüyorum” dedi.

Sevgi Atıkan’ın eşi Necdet Atıkan ise “Eşimin rahatsızlığı nedeniyle genel cerrahi bölümüne gittik. Bölüm doktoru bizden mamografi istedi. Bunu da 1 Kasım 2018’e verdiler. Bizim hastalığımız eğer başlangıç aşamasındaysa 7- 8 ay beklemek için uzun bir süre. Özel hastaneye gitsek bunlar daha kısa sürede halloluyor; ama bu da parayla oluyor. Ben emekliyim ve işimizin devlet hastanesinde görülmesini istedik; ancak devlet hastanesinde bu süre uzun olunca hem kendi adımıza hem de diğer vatandaşlar adına rahatsız olduk” diye konuştu.

İNSAN HAYATI BU KADAR UCUZ MU?

Yaşananları Evrensel’e değerlendiren Ankara Tabip Odası Başkanı (ATO) Başkanı Vedat Bulut, kanserde erken teşhisin önemine dikkat çekerek yedi ay sonraya verilen randevu hastada metastaza (Herhangi bir yerde oluşan hastalığın başka yere sıçraması) hatta hayati sonuçlara yol açabilir diye konuştu. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Barış Yarkadaş, Kastamonu Devlet Hastanesinde tedavi gören Sevgi Atılkan’ın muayene belgesini basına göstererek “Elimdeki randevu kartı, sağlık sisteminin çöktüğünün kanıtıdır” dedi. (Evrensel – DHA)