Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun toplantının ardından açıklama yaptı.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki toplantıda Kurul üyeleri, yurt dışında ve özellikle de Avrupa’da Türkiye aleyhinde yürütülen propagandalar ile bunlara karşı alınacak tedbirler konusunda istişarelerde bulunmuşlardır.
Kurul üyeleri, bu çerçevede Türkiye’deki yabancı vakıfların ve benzeri kuruluşların faaliyetlerini de değerlendirmişlerdir.
'AVRUPA'NIN ADALETSİZ VE RİYAKÂR TUTUMU'
Türkiye demokrasi ve kalkınma yolunda mesafe kat ettikçe, bağımsız adımlar attıkça, Avrupa’nın ülkemize olan husumet düzeyinin de yükseldiğine dikkati çeken Kurul üyeleri, Avrupa Birliği üyelik sürecinden terörle mücadele ve sığınmacı konularına, Avrupa’nın Türkiye’ye karşı sergilediği tutarsız, haksız, adaletsiz ve riyakâr tutuma işaret etmişlerdir.
'İFTİRA KAMPANYALARINA KARŞI TEDBİR ALINACAK'
Kurul üyeleri, Türkiye seçim sathı mailine girdikçe sosyal medya kaynaklı dezenformasyonların ve milli birliğimizi zedelemeye dönük provokasyonların artabileceğini ifade ederek, ülkemiz ve milletimizle ilgili sadece sınırlarımız içinde değil yurtdışında da yoğunluk kazanacağı anlaşılan iftira kampanyalarına karşı alınacak tedbirler üzerine fikir teatisinde bulunmuşlardır.
Sayın Cumhurbaşkanımız toplantıda, Avrupa’daki ülkemiz aleyhtarı siyasi ve sosyal alerjinin çok derin tarihi kökleri olduğunu belirterek, Avrupa’nın etnik ve dini fanatizmini demokrasi, insan hakları, özgürlükler gibi kavramların arkasına saklanarak sergilediğini dile getirmiştir.
'BİZE KARŞI ÇİFRKEFLİK İÇİNDEDİR'
“Batının medeniyet değerleri” diye tüm dünyaya dayatılan ilkelerin kendi güvenlik ve refah düzeni tehdit altına girdiğinde bizzat bu ülkeler tarafından ayaklar altına alındığını defalarca gördüklerini ifade eden Sayın Cumhurbaşkanımız, “Hak ve özgürlükler konusunda, hukuk devleti kılıfına sığdırılmış nice faşist uygulamaya imza atanlar, bize karşı tam tersi bir çirkeflik içindedir. Avrupa’daki vatandaşlarımızın en insani taleplerine bile sırtlarını dönenlerin, ülkemizde diledikleri gibi at koşturma taleplerinin gerisindeki niyeti biz gayet iyi biliyoruz. Bize karşı öfkelerinin sebebi, toplumsal ve toprak bütünlüğünü bozdukları, devlet sistemini çökerttikleri yerlerde oynadıkları oyunu ülkemizde de tekrarlayamamış olmalarıdır” değerlendirmesinde bulunmuştur."