İddianamedeki suçlamalar hatırlatılan Ferhat Sarıkaya, “Ben asla FETÖ üyesi olmadım. Öğrenciliğimde yurtlarında kalmadım. Terörist başı meczubun hiçbir kitabını okumadım. Adını 15 Temmuz’da duyduğum ByLock’u hiç kullanmadım. FETÖ talimatıyla hareket ettiğim suçlamasını da kabul etmiyorum” dedi.
‘GÜNEY AFRİKA, BİR FETÖ ÜYESİ BENİMLE İLGİLENDİ’
Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde 9 Ekim 2005’te 2 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan Umut Kitabevi’nin bombalanması olayıyla ilgili iddianameyi hazırlayan savcı olan Sarıkaya, hakkında yapılan disiplin soruşturması sonucu meslekten ihraç edildiğini ve 2007’de Ankara’ya döndüğünü söyledi.
Ankara’da eski hakim Burhan Yaz’ın kendisi ile temas kurduğunu anlatan Sarıkaya, “Bu dönemde Kanada’ya gitmeyi düşünüyordum. Bunun için Burhan Yaz bana 20 bin lira para verdi. Ancak vize alamayınca ailemle birlikte Güney Afrika’ya gittim. Burada benimle, FETÖ/PDY üyesi bir kişi ilgilendi. Çocuklarımı mecburen FETÖ okullarına gönderdim. Ancak burada kaldığım dönemde başka kimseyle tanışmadım” diye konuştu.
‘SENİN VE AİLENİN CAN GÜVENLİĞİ YOK DEDİLER’
Sarıkaya, Güney Afrika’da yaklaşık 4 ay kaldıktan sonra Türkiye’ye döndüğünü, Burhan Yaz’ın kendisini FETÖ davasında tutuklu olan Mehmet Saltan ile tanıştırdığını belirtti. Sarıkaya, Saltan’ın kendisine, “Ergenekon ve Balyoz davaları nedeniyle senin ve ailenin can güvenliği yok. Bosna Hersek’e git. Bu davalar bitene kadar kendini unuttur” dediğini kaydetti.
Sarıkaya, bunu ailesinin can güvenliğini düşünerek kabul ettiğini ve Bosna Hersek’e gittiğini öne sürdü.
‘TOPLAM 100 BİN LİRA YARDIM YAPTILAR’
2009 yılında tekrar Türkiye’ye döndüğünü ve 2013 yılına kadar Mehmet Saltan aracılığıyla örgütün kendisine maddi yardım ettiğini ifade eden Ferhat Sarıkaya, mahkeme başkanının ne kadar yardım aldığı yönündeki sorusu üzerine, şöyle devam etti:
“Aylık 2-3 bin lira yardım yapıyorlardı. Toplam 100 bin lirayı bulmuştur. Meslekten ihraç edildiğim için gelirim yoktu. Ailemin can güvenliği korkusu ve maddi sorunlar nedeniyle örgütün dediklerini yapmak zorunda kaldım.”
Anayasa değişikliği kapsamında 2010’da yapılan referandumun ardından mesleğe tekrar kabul edildiğini belirten Sarıkaya, mesleğe kabulü için olumlu oy veren kişileri tanımadığını, “FETÖ ile iltisaklı olup olmadıklarını bilmediğini” söyledi.
‘ŞEMDİNLİ VE ÜNİVERSİTE SORUŞTURMALARINI ÖRGÜT YAPTIRMADI’
Şemdinli ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne yönelik soruşturmaları, “örgütün talimatıyla yaptığı” iddialarını da kabul etmeyen Sarıkaya, “O dönem örgütün böyle bir gücü yoktu. Kesinlikle benim o dönemde örgütle de bir bağlantım yoktu. Soruşturmaları tamamen doğru bildiğim için yaptım” dedi.
‘ŞU AN ÖRGÜT BANA DÜŞMAN’
15 Temmuz darbe girişiminin ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gelerek, ifade vermek istediğini söylediğini ve savcı Serdar Coşkun’a meslek hayatı boyunca tanığı, örgüt üyesi olduğunu bildiği herkesin ismini verdiğini belirtti.
“Samimi ifadelerine rağmen” şüpheli duruma geldiğini söyleyen Sarıkaya, “Bu örgütle kesinlikle hiyerarşik bir ilişkim olmadı. 2006’daki ihracımdan sonra beni örgüt buldu. Ailemin ve benim can güvenliğim olmadığını söyleyerek, hiç istemesem de iki kez yurt dışına çıkmama neden oldular. İfademde bütün bildiklerimi anlattım. Bu örgüt bana büyük zarar verdi. Şu an ben bu örgüte düşmanım, onlar da bana düşman. Kaçma şüphem yok. Tahliyemi istiyorum” diye konuştu.
‘BU İSİMLERİ SAVCILIKTA VERMEYİ UNUTTUM’
Sarıkaya, meslek hayatında tanıdığı, savcılık ifadesinde ismini vermediği ve FETÖ üyesi olduğunu iddia ettiği isimlerin listesini, mahkeme heyetine teslim etti. Mahkeme başkanı, Sarıkaya’nın verdiği isimlerin birçoğunun kamuoyunda bilinen ve meslekten ihraç edilen isimler olduğunu belirterek, “Bunları vermen soruşturmaya nasıl bir katkı sağlayacak?” diye sordu.
Sarıkaya da, “Haklısınız sayın başkan ancak ben bu isimleri savcılık sorgusunda vermeyi unuttuğum için veriyorum. Bu isimlerden bazıları daha önce hiç verilmemiş isimler” yanıtını verdi.
SARIKAYA’NIN TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, “FETÖ üyeliği” suçlamasıyla tutuklu yargılanan ve Ferhat Sarıkaya’nın, ailesinin ve kendisinin can güvenliği olmadığı gerekçesiyle yurt dışına çıkmasını telkin ettiğini ve yardımları kendisine ilettiğini öne sürdüğü Mehmet Saltan tanık olarak dinlendi.
Duruşmaya, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi aracılığıyla bağlanan Saltan, “Sarıkaya’yı tanıdığını ancak kendisine borç para verdiğini, örgütle bağlantısının bulunmadığını” söyledi.
Tanığın dinlenmesinin ardından savunma yapan Ferhat Sarıkaya’nın avukatı, müvekkilinin kaçma şüphesinin bulunmadığını belirterek tahliyesini istedi.
Mahkeme heyeti, mevcut delil durumu ve adli kontrol hükümlerinin yeterli olmayacağı gerekçesiyle Sarıkaya’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. (ANKARA/DHA)