Sedat Peker'ın suçlamaları, New York Times gazetesinde de yer buldu. "Organize suç örgütü patronunun iddiaları Türkiye'de hükümeti sarsıyor" başlığıyla Peker'in Youtube'dan yayınladığı videoları yazan New York Times gazetesinde, "İsrail'in Gazze'yi bombalaması televizyon ekranlarını doldururken milyonlarca Türk, sürgünde olan hükümlü bir organize suç örgütü liderinin iddialarını dinlemek için YouTube'a dikkat kesildi" denildi. Carlotta Gall imzalı haberde Peker'in, 'tecavüz, uyuşturucu ticareti ve şüpheli ölüm suçlamalarıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yakın yetkilileri hedef aldığı' belirtildi.
'İLK ÖNCE PELİKAN GRUBUNU HEDEF ALDI'
Peker'in, Erdoğan'a yönelik doğrudan suçlamalardan kaçındığı ancak iddia ve açıklamalarının 'zarar verici' olduğu aktarıldı. Haberde, şu ifadeler kullanıldı: "Peker ilk olarak, Erdoğan'ın damadı ve eski bakan Berat Albayrak'ın merkezinde olduğu Pelikan adıyla bilinen grubu, daha sonra da gözden düşmüş eski içişleri bakanı Mehmet Ağar'ı hedef aldı. Ancak kısa süre sonra Peker'in ana hedefi, güçlü ve hırslı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu oldu."
'ERDOĞAN, MISIR'LA İLİŞKİLERİ ONARMAK ZORUNDA KALDI'
"Erdoğan, 2020'li yılların kendisini Türk liderlerin panteonuna yükselteceği ve kişisel başarılarının taçlandırılacağı bir dönem olmasını umuyordu" denilen haberde, şöyle devam edildi: "Ancak işler gittikçe zorlaşıyor. Erdoğan iddialı dış politika izleme arzusuna rağmen, uluslararası sahnede alttan almak zorunda kaldı. Özellikle, uzun yıllar süren kan davasından sonra, ekonomiyi kurtarmak için Mısır ve Suudi Arabistan'la ilişkileri onarmak durumunda kaldı."
'SUSURLUK'A İŞARET EDİLDİ'
Peker'in iddialarıyla beraber, 'dümendeki zayıflığı hisseden' muhalefetin suçlamalar hakkında soruşturma açılmasını istediği kaydedildi. "Muhalif partiler, 1990'larda organize suç örgütleri ile Türk hükümeti arasındaki derin bağları ortaya çıkaran skandalla paralelliklere işaret etti" ifadelerinin kullandıldığı haberde, AK Parti'nin iktidara geldiğinde Susurluk olayıyla gözden düşen eski hükümetleri gerde bırakacak 'temiz bir sayfa' olarak görüldüğü belirtildi.
'ERDOĞAN, HER ŞEYE RAĞMEN YÜZÜNÜ MİLLİYETÇİ HAREKETE DÖNDÜ'
"Susurluk skandalının şoku, Kürt militanlara karşı mücadele bahanesiyle mafyanın, aşırı sağcı milislerin ve hükümetin ulusal kaynakları kendi aralarında paylaştırdığının farkına varılmasıyla arttı" diye yazan Gall, bütün bunlara rağmen 15 Temmuz darbe girişimiminin ardından, 'Erdoğan'ın destek için yüzünü milliyetçi harekete döndüğünü' söyledi. / DUVAR