Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i, İYİ Parti Genel Merkezi’nde saat 16.00’da ziyaret etti.
Kılıçdaroğlu’na, CHP TBMM Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın eşlik etti.
CHP lideri Kılıçdaroğlu görüşmeye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Gündemdeki aciliyet üzerine saat 16.00'da Millet İttifakı ortağımız İYİ Parti Genel Başkanı Sn. Meral Akşener ile görüşmeye gidiyorum. Görüşmemizin ardından ortak basın açıklaması yapacağız" ifadelerini kullanmıştı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından ortak açıklama yaptı. İki lider, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a erken seçim çağrısında bulundu.
KILIÇDAROĞLU: SARAYDAKİLERİN KEYFİ YERİNDE
Ortak basın toplantısında ilk konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu oldu.
Türkiye’de çözüm üretecek organ olmadığını belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “Normalde Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı ile uğraşması gerekirken, Merkez Bankası işlevini bırakmış” dedi ve şunları kaydetti:
“Türk Lirasının değer kaybetmesi, dövizin yükselmesine seyirci olarak bakan bir kurum. Bu pozisyonda fiyat istikrarı konusunda yetkilendirilen yasal olarak yetkilendirilen bir kurum nasıl olurda sadece seyirci pozisyonunda kalır. Müdahale edemiyor, müdahale araçları yok. Rezervi yok. 128 milyar doları buharlaştırdılar. Nereye gittiği hâlâ belli değil. Net rezervi eksi 35 milyar dolar. Müdahale edilemiyor. Bütün bunlara karşı bizim bir sorumluluğumuz var. Bu gidişe sessiz kalmak doğru değil. Seyirci kalmak doğru değil. Çözüm üretsinler diyoruz, ekonominin gidişi konusunda bir şeyler söylesinler diyoruz. Türk Lirası'nın erimesinin nasıl durduracaklar bu konuda birisi çıkıp bir açıklama yapsın diyoruz, karşımızda bir duvar var. Açıklama yok. Bizler de bu ülkenin gidişi konusunda sorumluluk hisseden genel başkanlar olarak bir araya geldik. Sonunda bütün fatura sokaktaki vatandaşa çıkıyor. Saraydakilerin keyfi yerinde. Türk Lirası eriyor. Döviz yükselince sadece seyirci kalıyorlar.”
‘KARŞIMIZDA DUVAR VAR’
İktidara “Sorunları nasıl düzelteceksiniz” sorusunu yönelttiklerini, yanıt alamadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, “Karşımızda bir duvar var” dedi ve sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Garip bir yapıyla karşı karşıyayız. Türk Lirası eridikçe, Türkiye ekonomik standartların tamamen altında yoksul bir ülke görünümüne kavuşmuş oluyor. Her şeyi ucuzlamış, fabrikaları ucuzlamış, kurumları ucuzlamış, çok daha düşük bir dolarla tamamının satın alınabileceği bir algı ortaya çıkmış. ‘Hem ihracat yapacağız, ihracattan sonra Merkez Bankası'nın rezervi artacak, ekonomiyi düzelteceğiz, cari fazla vereceğiz’ tamamen akıl dışı. Bilgi dışı, bilim dışı. Öyle zırvalıklarla, saçmalıklarla bir ekonomi yönetilemez."
‘BİR AN ÖNCE SEÇİME GİDİN’
Erken seçime gidilmesi gerektiğini belirten CHP lideri, "Bir zam yağmurudur geliyor. Ülkemizi seven, ülkemizin insanını seven, sorunların kısa sürede çözülmesi için çaba harcamayı kendisine görev edinen siyasal anlayışla açık çağrı yapıyoruz. Ülkeyi yönetemiyorsunuz, yazıktır günahtır. Bir an önce seçime gidin. Yeni bir hükümet gelsin doğru dürüst bu ülke yönetilsin. Sayın genel başkanımız ve arkadaşlarıyla görüştük. Gidişattan duyduğumuz endişeleri karşılıklı paylaştık” diye konuştu.
'BÜYÜK BİR PROBLEM KARŞI KARŞIYAYIZ'
Kılıçdaroğlu’nun ardından konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP ile İYİ Parti’nin ekonomi kurmaylarının ortak çalışma içerisinde olacağını söyledi. Kılıçdaroğlu’nun ‘hemen seçim’ çağrısına destek verdiğini ifade eden Akşener şunları kaydetti:
“Şu an itibariyle Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik şartların tahminimizden öte vatandaşlarımızı etkilediğini ve bu ‘şahsım’ devletinin, bu partili cumhurbaşkanı hükümet sisteminin, ülkemizi uçuracak, aşıracak, kaçıracak söylemlerinin dışından tam tersine yere çaktığı ve büyük bir ekonomik problemle, yani fakirlik, yoksulluk anlamında bir problemle karşı karşıya olduğumuzu, ekonomisi iyi olmayan devletlerin bağımsızlığının da kuvvetli olmayacağını bilen insanlar olarak biz vatandaşlarımıza bir çare gösterebilir miyiz, bir araya gelip, ekonomi kurmaylarımızın bir araya gelip, doların şu anda gelirken sordum 10.50 olduğu, hani ‘dolarla maaş almıyorum bana ne’ diyebilen beş ve on maaşlı saray danışmanlarına söyleyecek sözümüz yok.”
KILIÇDAROĞLU’NDAN ERDOĞAN’A: KİTABI BIRAK KARDEŞİM MİLLETİN DEFTERİNİ DÜRDÜN
Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener’e Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Enflasyon sebep değildir sonuçtur” sözleri hatırlatıldı. “Yarın Merkez Bankası’nın faiz kararı açıklanacak. Bu karar tarafsız ve bağımsız olabilir mi?” sorusuna CHP lideri Kılıçdaroğlu şu ifadelerle yanıt verdi:
“Merkez Bankası Müdürü Sayın Erdoğan konuşmuş. Artık durması lazım. Ya bu millete acıyın bari. ‘Bu işin kitabını yazdım’ diyor. Sen bırak kitabı kardeşim milletin defterini dürdün. Biz burada neden konuşuyoruz iki genel başkan olarak. Ülke daha büyük acılar çekmesin diye. Daha büyük felaketler yaşamayalım. Kış geliyor. Yol yöntem öneriyoruz, şunları yapın diye, hâlâ Merkez Bankası’na müdahale ediyor. Al kardeşim doğrudan Merkez Bankası’nı kendine bağla. Merkez Bankası’nın itibarını sıfırladılar, Türkiye’nin de itibarını sıfırladılar. Türk Lirası milli itibarımız değil miydi? Bakın bankalara? Bankalardaki mevduatların yarısından fazlası yabancı döviz. Hani bunlar milliydi? Hani bunlar yerliydi? Doları olan kazanıyor, Türk Lirasına sahip olan kaybediyor. Bunların bu ülkeyi yönetme kapasiteleri yok. Bilgileri yok. Birikimleri yok. Bir an önce izzet ü ikbal ile bab-ı hükûmetten çekilsinler. Yönetemiyoruz desinler. Bu millete daha fazla acı çektirmesinler.”
AKŞENER: MERKEZ BANKASI BAŞKANI YAZLIK VE KIŞLIK OLARAK DEĞİŞİYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini eleştiren İYİ Parti lideri Meral Akşener ise şu ifadelerle yanıt verdi:
“Merkez Bankası Başkanı yazlık ve kışlık olarak değiştiği için ömrünü doldurmuş gibi görünüyor. Belki Sayın Elvan’ı, umarım istiskal etmeden görevinden kenara koyar. Çünkü o yapının içerisinde dürüst bildiğimiz bir insandır Maliye Bakanı Elvan. Bütün kurumları, insanların şahsında yerle bir eden bir partili cumhurbaşkanımız var. Eğer ilkeler bir şahsa bağlıysa, hukukun dışında ben ne dersem o olur kardeşim diyen bir mantık var ise, sayın Erdoğan’ın bu konuşmalarının hiçbirini yadırgamak mümkün değil. Kendisi Nobel’e aday gösterilecek ‘Faiz sebep, enflasyon sonuçtur’ tezi üzerine ‘Bir Ülke Nasıl Batırılır’ kitabıyla da umuyorum o da Nobel’e aday gösterilir. Türkiye maalesef parası pul olmuş, dış dünyada itibarı gitmiş, yerle bir diyemiyorum içim acıdığı için, yolsuzlukta marka olmuş bir ülke haline getirilmiştir. Dolayısıyla söylediklerinin bu çerçeveden okunduğunda hiç şaşırtıcı bir yanı yok.”
‘HANGİ ORANI GETİRİRSE GETİRSİNLER, MİLLET BUNLARDAN BIKTI’
Basın mensuplarının, “50+1 tartışmasına ilişkin görüşleriniz nelerdir” sorusu üzerine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Hangi oranı getirirlerse getirsinler, bu millet bunlardan bıktı. 50+1, 20+1, 10+1, bilmem neyi getiriyorlarsa getirsinler bunlar artık gidici. Gideceklerini görüyorlar, ülkeyi yönetemediklerini herkes biliyor. Saygınlıkları ve itibarları kalmadı. Milletin içerisine çıkamıyorlar” dedi ve şöyle devam etti:
“Seçimle gelen AK Parti milletvekilleri vatandaşın arasına giremiyor, şu açıklamayı yapıyorlar. ‘Efendim tebdili kıyafet ile gezeceklermiş. Ya hangi çağda yaşıyoruz? Vatandaşın derdini dinlemek için tebdili kıyafetle mi gidip gezeceksin? Gir bakalım vatandaşın derdini dinle, öfkesini gör bakalım. Nedir bu vatandaşın derdi? Yönetemiyorlar. Biz ‘bir an önce seçim yap’ diyerek aslında ona iyilik yapıyoruz. Çünkü geçen her günün maliyeti onun için de toplum için de giderek ağırlaşıyor.”
AKŞENER: ANAHTAR KELİME ENDİŞE
50+1 sorusunun muhatabı olarak şahsını kabul etmediğini belirten İYİ Parti lideri Akşener ise, “Onun muhatapları başka. Seçilemeyeceklerini gören bir siyasi iktidarın hangi yolu açıp hangi yolla kendime bir seçim kazanabilirim endişesi var. Bu çok büyük bir endişe. Anahtar kelime endişe” diye konuştu. (DUVAR)