HDP'de biri doğudan, biri batıdan iki öz eleştiri öne çıktı

HDP Kongresi'ne hazırlık konferanslarından biri batıya diğeri doğuya iki öz eleştiri çıktı. Partinin bölgedeki geleneksel seçmen kitlesi, Cizre-Sur sürecinde etkili, sonuç alıcı siyaset geliştirilememesini eleştirdi. Batıda ise ekonomiden eğitime kadar farklı alanlarda 'iktidarın yanlış uygulamalarına karşı yeterli politika üretilmediği' yönünde tepki vardı.

HDP'de biri doğudan, biri batıdan iki öz eleştiri öne çıktı
HDP’nin 3. Olağan Kongre hazırlıkları devam ediyor. 11 Şubat’ta Ankara Spor Salonu’nda yapılacak Kongre, eş başkan ve Parti Meclisi seçimlerinin yanı sıra yeni dönem politikalarının belirlenmesi açısından da önem taşıyor.


Kongreye hazırlık sürecinde HDP yerel ve bölgesel bir dizi konferans düzenledi. Bu konferanslarda partinin mevcut durumu ve eksikler ele alındı, öz eleştiri yapıldı, yeni döneme dair politikalar önerildi. Hafta sonu Ankara’da yapılan merkezi konferansta da yerellerden gelen değerlendirmeler ele alınarak Kongre’ye taşınacak başlıklar belirlendi.

Ayhan Bilgen

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen’e göre, hem yerel konferanslarda hem de merkezi konferansta bir çok konu ele alındı ama bunlar iki ana öz eleştiri içeriyordu. Mesajlardan birinin ‘doğuya’, birinin ‘batıya’ dönük olduğunu söyleyen Bilgen, bu başlıkları ve beklentileri şöyle sıraladı:

BÖLGENİN BEKLENTİSİ: Birincisi Cizre-Sur sürecinde yeterince etkili, sonuç alıcı siyaset geliştirememeye yönelik geleneksel seçmen kitlesinin eleştirisi var. Siyasetçinin sorumluluğu, sorunları en az bedel ödenerek çözebilme konseptini geliştirmektir. Yaşamı, demokratik çözümü, karar alma süreçlerinin temel ekseni haline getirmek, HDP’nin varlık sebebi ve en temel iddiasıdır. Bu konuda HDP’den kaynaklanmayan HDP’yi aşan nedenler ve HDP açısından haklı mazeretler olsa bile, siyaset bu mazeretlere rağmen bir varlık ortaya koymak, çözüm üretmek becerisidir. HDP’nin, kurulduğu dönemin koşulları ortadan kalkmış ve bugünkü OHAL ve savaş koşullarında çözüm üretme, toplumsal barışı inşa etme sorumluluğu ile daha ağır bir yükün taşıyıcısı olma pozisyonuyla karşı karşıya kalmıştır. Dolayısıyla örgütlenme biçimini, çalışma tarzını karar alma süreçlerini daha katılımcı kılmak daha geniş buluşmalarla bu yükü taşıyacak yeniden yapılanma sürecini başlatmak zorundadır.

BATININ BEKLENTİSİ: İkincisi ise daha çok Türkiye’nin batısında farklı sorun alanlarının, eğitim politikaları, HES’ler, ekonomi politikaları gibi sistematik ve yaygınlaşmış iktidar uygulamalarının mağduru olan kesimlerin HDP’ye dönük beklentisidir. HDP’nin bu politika alanlarının ortaya çıkardığı yağma ve talana karşı daha güçlü, etkili söz söyleme, güvencesiz çalıştırmaya, eğitimde toplumu tek tipleştirmeye, doğanın talanına karşı daha etkili bir siyaset üretmesi isteniyor.

İKİ BEKLENTİYİ DE KARŞILAMAMIZ GEREK

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen’e göre birbirine ters gibi görünen bu başlıklar aslında tam da HDP’nin varlık sebebini anlamlı kılan başlıklar. Bilgen, “Her iki toplumsal beklentiyi karşılayacak açılım yapmak, bir taraftan Kürtlerin dayanışmasının, Türkiye demokratikleşmesini kolaylaştıran, hızlandıran boyutunu göz ardı etmemek, diğer yandan genişleme stratejisi ile toplumsal muhalefetle buluşarak Türkiye demokratikleşmesini hayata geçirecek açılımları ortaya koymamız gerek. Kongreyi bekleyen en temel gündem bütün baskılara rağmen, güçlü bir iradenin, kararlı bir siyasal özne inşa etmenin atılımını, hamlesini gerçekleştirmektir” dedi.

YENİ YÖNETİMİN YOL HARİTASI

Konfreraslarda ortaya çıkan bu eleştiri ve öneriler Kongre’ye sunulacak tavsiye kararları olacak. 2 ana başlıkta ele alınan bu beklentiler Kongre’nin de onayından geçerse seçilecek yeni yönetimin yol haritasını belirleyecek.

Güncelleme Tarihi: 07 Şubat 2018, 13:02
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER