Feleknas Uca: Türkiye Ezidi katliamını soykırım olarak tanımalıdır

Meclis Genel Kurulu’nda konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, Türkiye’nin Ezidi halkına yönelik soykırımı tanımasını istedi.

Feleknas Uca: Türkiye Ezidi katliamını soykırım olarak tanımalıdır

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, IŞİD’in Şengal’de Ezidi’lere yönelik katliamının ikinci yıl dönümünde Meclis’te konuşma yaptı.

Uca, Meclis Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada şunları belirtti:

“Ezidiler 73 defa kıyımdan geçirilmiştir”

“Êzidîler dini söylemlerinde, önce 72 millet için sonra kendileri için dua ederler. Dini inançları gereği şiddeti tamamıyla reddederler. Ancak sahip oldukları Kürt dili, kültürü, kimliği ve Êzidîlik inancı sebebiyle farklı devletler tarafından 73 defa kıyımdan geçirilmiştir.

“3 Ağustos 2014’te binlerce Êzidî, Şengal’de IŞİD’in soykırıma maruz kaldı. Bu katliamı Êzidîler “73’ncü Ferman” olarak adlandırdı.

“Bu katliamda binlerce Êzidî öldürüldü. 6 yaşındaki kız çocuklarından 70 yaşındaki kadınlara kadar 5 bin ile 7 bin arasında çocuk ve kadın IŞİD tarafından alıkonuldu. Yüzlerce çocuk, hasta ve yaşlı açlıktan ve susuzluktan öldü. Êzidî çocuklar ailelerinden kaçırılıp IŞİD’in yanına verildi. Kendi inançlarından ve toplumundan koparıldı. Zorla dinleri değiştirildi. Bunlar Rakka, Musul ve Telafer gibi birçok pazarda satıldı.

“Yaklaşık 3 bin kadın IŞİD’in elinde”

“Bu kıyımla Êzidîlerin tarih sahnesinden silinmesi amaçlandı. Hala yaklaşık 3 bin kadın IŞİD’in elinde bulunmaktadır.

“Bu katliamdan sonra binlerce Êzidî, Diyarbakır, Urfa, Şırnak, Siirt, Mardin ve Batman’da DBP belediyeleri tarafından kurulmuş kamplar ile AFAD’a bağlı Midyat ve Nusaybin mülteci kamplarına yerleştirildi.

“Sığınmacı Ezidilerin yasal statüleri yok”

“Türkiye’de hala herhangi bir yasal statüleri bulunmamaktadır. Bu kamplarda yaptığımız görüşmeler sonucunda kadınların kaygı ve güvensizlik, nefret ve öfke, gece uyumakta zorluk çekme gibi ciddi bir travma ile karşı karşıya olduklarını tespit ettik.

“Diğer taraftan, Aralık 2015’te Alman ARD televizyonu Antep’te IŞİD’e bağlı Êzidî kadınlarının satıldığı bürolar olduğunu videolarla kaydetti. Bu iddiaları defalarca dile getirdik. İçişleri Bakanlığı bununla ilgili soruşturma açmış, ancak soruşturma halen sonuçlanmamıştır.

“Soykırımdan sonra Ezidi kadınları örgütlendi”

“Soykırımdan sonra, Êzidî kadınları Şengal’de meclisler kurarak örgütlendiler. IŞİD’e karşı öz savunmalarını gerçekleştirdiler.

“Biz de bu sebeple başta Şengal’de kaçırılan Êzidî, Türkmen, Süryani ve Arap kadınlar olmak üzere tüm kadınların özgürlüğünü sağlamak amacıyla “Zorla Alıkonulan Kadınlar İçin Mücadele Platformu”nu kurduk.

“15 Haziran 2016 tarihinde, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, IŞİD’in Êzidîlere yönelik soykırım işlediğini deklare etti.

“Türkiye Êzidî katliamını soykırım olarak tanımalıdır”

“Êzidîler bu toprakların kadim halklarındandır. Bu kültürel inanç sadece Kürtlere değil insanlığa kalmış bir mirastır.

“Bu nedenle Türkiye Êzidî katliamını soykırım olarak tanımalıdır. Ayrıca, katliam sonrası ülkemize göç etmek zorunda kalan Êzidîlerin güven içerisinde yaşamlarını sürdürmeleri, Êzidî kimliğini ve inancını koruyucu önlem ve tedbirler almalıdır.

“Kadın Kırımı ve Soykırıma Karşı Uluslararası Eylem Günü”

“Şengal Kadın Meclisi 3 Ağustos’un “Kadın Kırımı ve Soykırıma Karşı Uluslararası Eylem Günü” olarak kabul edilmesi için çağrıda bulunuyor. Biz de bütün kadınları bu çağrıya sahip çıkmaya davet ediyoruz.

“Suçlular hesap verene kadar adalet arayışımız devam edecektir.”

Güncelleme Tarihi: 04 Ağustos 2016, 09:49
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER