Bugünkü duruşmalar için karayoluyla dün akşam saat 19.00 civarında Ankara’ya getirilen Demirtaş, gece Sincan Cezaevi’nde kaldı. Duruşmalar öncesinde Ankara Valiliği’nin yasak kararı nedeniyle duruşmanın yapıldığı Sincan Cezaevi önünde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Cezaevinin hemen yanındaki duruşma salonu küçük olduğu gerekçesiyle yetkililer sadece 92 kişinin alınacağını duyurdu.
İzleyiciler ve gazeteciler salona kimlik kontrolü yapılarak alındı. Basın kartı olmayanların girişine izin verilmedi. Duruşmaya avukatların yanı sıra HDP milletvekilleri ve çok sayıda parti yöneticisi de katıldı.
Polis salon girişinde davayı izleyen gazetecilere, telefon ve bilgisayar kullanmalarına izin verilmeyeceğini, kullananların eşyalarına el koyulacağını söyledi.
HAKİM HDP’Yİ ‘AŞ-DE-PE’ DİYE OKUDU
HDP Eş Başkanı Demirtaş jandarmalar eşliğinde salona girişinde alkışlarla karşılandı. Demirtaş’ın duruşmayı izlemeye gelen milletvekilleri ile el sıkışmasına izin verildi. Kimlik tespitinin ardından savunmasına geçen Demirtaş, iddianamenin okunamayacağını, dokunulmazlık ve sorumsuzluk devam ederken suç isnadında dahi bulunulamayacağını söyledi. Demirtaş’ın talebini reddeden hakim iddianamenin okunmasını isterken ‘HDP’ kısaltmasını “AşDePe” olarak telaffuz etmesi izleyicilerin gülmesine neden oldu.
Demirtaş savunmasında geçici maddeyle dokunulmazlıkların kaldırılmasının Anayasa’ya aykırı olduğunu, dokunulmazlığı düzenleyen Anayasa’nın 83-2. Maddesi olduğu sürece bunun “senin dokunulmazlığın var” anlamına geldiğini söyledi. Dokunulmazlığın Meclis kararı ile nasıl kaldırılması gerektiğini anlatan Demirtaş, “20 yıldır hukukçuyum. Hiçbir yasa, anayasa kişiye özel düzenleme yapamaz. 135 kişiye özel madde konuldu. Bu Anaaysasnın eşitlik ilkesine aykırıdır” dedi.
‘DEMİRTAŞ, DURUŞMALARIM HAVUZ MEDYASINDA GÖRÜLDÜ ŞİMDİ İNFAZ EDİLİYOR’
102 fezlekesi olduğunu bunların tamamına yakınının konuşmalara dayandığını anlatan Demirtaş, “Benim duruşmalarım havuz medyasında görüldü. Şimdi infaz ediliyor” dedi.
Demirtaş, itirazları kapsamında Meclis’e yazı yazılmasını, söz konusu yargılama Anayasa, İçtüzük hükümlerine aykırı bir dokunulmazlık kaldırlması sonucu olduğu için AYM’ye başvurulmasını istedi. Demirtaş ayrıca, dokunulmazlığı düzenleyen anayasa 83-1’in konuşmalarla ilgili mutlak dokunulmazlık içerdiğine dikkat çekti.
Meclis’teki 31 konuşması ve dışarıda yaptığı benzer konuşmalardan yargılandığını söyleyen Demirtaş, “Milletvekili konuşmayacaksa nasıl bir hukuksuzluk düzeninde yaşıyoruz. 102 konuşma 102 fezleke oldu. Sanık konumuma dahi düşürülmem ihlaldir. Benim üzerimden milyonlarca insana yargısal tehdit gönderiliyor” dedi.
‘BİZ BU ÜLKENİN SİYASİ ZENCİLERİYİZ’
Mahkeme Başkanı esasa gelmesi noktasında uyarıda bulununca, 6 bine yakın parti yöneticisinin yargılandığına dikkat çeken Demirtaş, şöyle dedi: “Sistematik şekilde HDP yok edilmeye çalışılıyor. Biz bu kadar hakareti hak etmiyoruz. Bahçeli hakkında da birçok hakaret davası açıldı. Ama bunlar yaşanmıyor. Biz bu ülkenin siyasi zencileriyiz. Ama bu devlet hepimizin devleti.”
“Yargılama cesaret işidir” diyen Demirtaş, parlamentonun askıya alındığı bir dönemde yargıçların meri hukuka göre çıkışı adalette görerek vicdani cesur kararlar alması gerektiğini ifade etti. Demirtaş, hakime, “Siyasi faaliyettir deyin, davayı düşürün. Siz sağ biz selamet diğer dosyalara bakalım” dedi.
HAKİM TALEPLERİ GEREKÇE GÖSTERMEDEN REDETTİ
Mahkleme başkanı Demirtaş ve avukatlarının tüm taleplerini reddetti. Avukatlar gerekçeyi sordu ancak hakim açıklama yapmadı.
Demirtaş esasla ilgili sözlerinin sorulması üzerine, hakaret söz konusu olmadığını, siyaseten bir konuşma yaptığını belirterek, “Böyle bir iddianameye savunma yaparak kendimi yormak istemiyorum. Bu da tenezzül meselesi” dedi.
Süleyman Soylu’nun avukatı müvekkiline dönük, “3500 kişilik hile timi kuruldu” yönündeki iddianın ispatlanmasını istedi. Demirtaş, yargılamanın hakaret gerekçesiyle yapıldığını, iftira olsa böyle bir talepte bulunulabileceğini söyledi.
‘SOYLU’NUN DA BÖYLE BİR NEDENLE BURAYA GELMESİNİ İSTEMEM’
Sözlerinin ağır ama suç olmadığını belirten Demirtaş, “Soylu’nun da böyle bir nedenle buraya gelip oturmasını istemem” dedi. Hakkında Soylu’nun sarf ettiği ağır sözleri hatırlatan Demirtaş, “Ama ben sanık o bakan” dedi.
İKİNCİ DURUŞMADA SEGBİS DİYALOGU
10 Ekim Barış Mitingi’ne yapılan bombalı saldırının hemen ardından, HDP İstanbul İl Örgütü önünde yaptığı açıklamadaki sözleri nedeniyle “Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini aşağılama” suçlamasıyla yargılandığı davada ise Demirtaş ve avukatı Mahsuni Kahraman ilk duruşmada olduğu gibi ‘Anayasa’ya aykırılık’ iddialarını tekrarladı. Konuşmanın dokunulmazlık kapsamında olduğunu söyleyen savunma, ayrıca davaya konu İstanbul’daki konuşmanın meclis grup toplantılarında da dile getirildiğini belirterek bu konuşmaların kayıtlarının istenmesini talep etti. Mahkeme başkanı talepleri incelemek için duruşmayı 18 Mart tarihine erteledi.
HAKİMLE SEGBİS DİYALOĞU
Davanın yeni duruşması belirlenirken Demirtaş o duruşmaya da bizzat katılma talebinde bulundu. Demirtaş’in SEGBİS’teki kesintiler dolayısıyla derdini tam anlatamadığı yönündeki sözlerine, mahkeme başkanı, “Biz kesmeyiz. Bizde devamlılık esastır” yanıtı verdi. Demirtaş bunun üzerine, “Benim savunma dayanamıyor” dedi.
Hakim de davanın yeni tarihini belirlerken ilk olarak 21 Mart’ı telaffuz etti. Bu sırada salondan, Newroz kutlamaları hatırlatılarak “Biz gelemeyiz” itirazları yükseldi. Hakim bunun üzerine 4 Nisan ve 11 Nisan’i önerdi, sonunda yeni duruşma tarihi olarak 18 Nisan belirlendi. Duruşmanın bitiminde Demirtaş salondan ayrılırken izleyiciler, “Seni seviyoruz. Çok özledik başkanım” diye seslendi. Duruşmaya avukat ve hukukçu milletvekilleri cübbeleriyle katıldı. / DUVAR