HDP Kocaeli 1. Olağan Kongresi, İzmit Atatürk Spor Salonu'nda başladı. Kongreye HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile eşi Başak Demirtaş, HDP yöneticileri, Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Onur Hazmoğlu, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Yücel Demirer ve Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinin yanı sıra yüzlerce yurttaş katıldı.
Kongrenin yapıldığı salona "Biji berxwedana Kobanê", "Maraş'tan Roboski'ye tüm katliamlar aydınlatılsın", "Kocaeli'de doğayı, yaşamı, insanlığı savunanlar birleşiyor", "Yaşasın kadın mücadelesi" yazılı pankartlar asıldı. Salona Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile PKK'nin öncü kadrolarından Mazlum Doğan, Kemal Pir, Haki Karer, Hayri Durmuş'un yanı sıra Kobanê, Paris'te katledilen Kürt kadın siyasetçiler Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ile Kobanê'de yaşamını yitiren YPG, YPJ ve MLKP savaşçıları ile Gezi Parkı direnişinde yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının olduğu pankartlar asıldı. "Biji serok Apo", "Şehid na mirin" sloganlarının atıldığı kongrede divanın oluşturulmasının ardından özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için "Çerxa şoreşe" marşı eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu. Kongrede yapılan açılış konuşmasını yapan HDP Kocaeli İl Başkanı Mehmet Akgül, Şengal ve Kobanê direnişini selamladı.
Kongrede konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yapılan her kongrenin yenilenmenin vesilesi olduğunu belirterek, "Kocaeli de, bu kongreyle yediden yetmişe herkesin gönlüne taht kuracak" dedi. "Zaman HDP zamanıdır" diye Demirtaş, "Bizler bu topraklarda yaşayan bütün ötekiler, bu toprakların asıl sahibi olarak Alevi, Sunni, Ermeni, Süryani, Laz, kadın, erkek bütün ezilenleriyle bu ortak vatanın gerçek sahipleri olarak cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana bu ülkeyi halkın yani bizlerin yönetmesine izin vermediler. Devlet kurulurken kurtuluş savaşında yan yanaydık, ölürken de mezarımız yan yanaydı ama bu devlet bizim olmadı, ne Türk'ün ne Kürt'ün ne Alevi'nin ne de Sünni'nin. Yıllardır devlet sadece devlet için var oldu asla halklar için, halkların hizmetinde bir devlet olmadı" şeklinde konuştu.
AKP Hükümeti'nin hakim devlet anlayışını değiştireceği iddiasıyla Türkiye'yi yönettiğini ifade eden Demirtaş, "Onlar da devletin üzerinde çöreklendiler. Şimdi devlet bir kez daha devletin devleti oldu. Halkın devleti olmaktan çıktı, AKP'nin, Erdoğan'ın devleti oldu" diye konuştu. HDP'nin Türkiye halkları için büyük şans olduğunu vurgulayan Demirtaş, devleti kuranın halk olduğunu ancak devletin halk ile arasında yapılan sözleşmeye uymadığını belirterek, "Bizler anadilimizle, kültürümüzle, inancımızla, mezhebimizle neyse öyle yaşamak istiyoruz, devlet bize müdahale etmesin istiyoruz. Sözleşme yaparak kurduğumuz devlet şimdi sözleşmeye uymuyor. Vergiyi alıyor, yetmiyor canımızı alıyor sokaklarda, meydanlarda" şeklinde konuştu. AKP Hükümeti yetkililerinin, "kamu düzeni" söylemlerini hatırlatan Demirtaş, "Kamu düzenini bozan biz değiliz, sizsiniz. Biz bu yanlışı düzeltmeye geliyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de vergilerin yüzde 70'ini işçilerin, yoksulların, asgari ücretlilerin ödediğini belirten Demirtaş, "Ancak gelirin tamamını yüzde 10'luk azınlık yiyor. Biz anadilde eğitim istiyoruz, 'terörist' diyorlar; işçiyiz diyoruz, 'sizin fıtratınızda ölüm var deyip' bizi tarlalarda, bağda, madenlerde ölüme mahkum ediyorlar. Üretimden gelen güç bizim yetki, saray onların" diye belirtti. Bölgede devam eden savaşı ve Fransa'daki katliamları hatırlatan Demirtaş, şöyle devam etti: "İnsan aklının yitirildiği çılgınlık döneminde yaşıyoruz. İslamiyet adına katliamların yaşandığı, kadınların köle pazarında satıldığı dönemleri yaşıyoruz. Bunları durduracak bir akla ihtiyaç var. Suriye'de IŞİD ve Nusra vahşeti bunun örneğidir. Fakat zannetmeyin bu zihniyet bizden çok uzak. AKP bu zihniyetin Türkiye şubesidir. AKP iktidarı da kendisi gibi düşünmeyenleri aynı şekilde mahkum ediyor. Bunu önlemenin yolu daha fazla ırkçılık, mezhepçilik değildir. El ele vermektir. HDP'nin farkı budur. Bunu başaramazsak Türkiye'yi Suriye'den farksız yapacaklar."
Demirtaş, Fransa'daki tehlikenin Türkiye için daha büyük bir tehlike olduğunu belirterek, "AKP IŞİD'i kullanacağını zannetti. Ancak IŞİD gibi beyni olmayan örgütler gün gelir kendilerini kullananlara da yönelirler. İşte AKP Türkiye'yi böyle bir tehlike içinde soktu" dedi. Kocaeli'nin emek kenti olduğunu ve Türkiye sanayi üretiminin yüzde 60'ının bu bölgeden karşılandığını belirten Demirtaş, "Çalışanlara bakın Alevisi, Sünnisi, Türk'ü, Kürt'ü yok, hepimiz eziliyoruz, hepimize reva gördükleri yaşam, kendi saraylarındaki altın kaplamalı su bardağının değeri kadar. Bunun bizim kaderimiz olmadığını anlamamız lazım. Yeraltı petrol dolu olacak, yer üstünde akarsularımız, madenlerimiz olacak. Bu kadar gücümüz, enerjimiz olacak, fakat bu hazineniz üstünde yoksulluktan kırılacağız. Ancak bu böyle gitmez, üreten biziz, yöneten de biz olacağız" ifadelerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın HDP'yi hedef alan söylemlerine de tepki gösteren Demirtaş, şunları belirtti: "Türkiye'de ezilen halklar aynı çizgi etrafında buluşmak zorundadır. Bu toprakları bize dar etmeye çalışanlara faşizme, ırkçılığa inat gerçek adaleti ve halkların kardeşliğini esas alacağız. Önümüzdeki seçimlerin hedefi budur. AKP'nin telaşı, paniği de bundandır. Hükümet sözcüsü gece gündüz HDP'ye çatıyor. Biz seçime parti olarak gireceğiz dedik, telaşı onu sarmış, HDP'nin oyunu sayıyor. Siz HDP'nin oyunun sayacağınıza seçim barajını neden sahiplendiniz, onu anlatın? Korkunun ecele faydası yoktur. Biz senin gibi baraj kapaklarını da, baraj duvarlarını da yıka yıka gümbür gümbür geliyoruz."
Dilovası'ndaki çevre kirliliğine ve iş cinayetlerine değinen Demirtaş, "Çalıştığımız fabrikalarda emeğimiz sömürülüyor, o fabrika aynı zamanda ölümümüzün sebebi oluyor. Her annenin karnındaki bebek kanser tehlikesiyle doğuyor büyüyor. Bunların hepsini bize kendi ellerimizle yaptırıyorlar. İşte bizi mahkum ettikleri bu düzen onların yeni Türkiye'sidir. Bize, 'ölün' diyorlar 'ölün' canınızın, malınızın bizim için kıymeti yok. O yüzden sadece 15 günde burada iki işçi yaşamını yitirdi. Dün gece Zonguldak'ta bir işçi kardeşimiz daha yaşamını yitirdi" diye konuştu.
Ezilen halklara ezenlere karşı birlikte mücadele çağrısı yapan Demirtaş, "Onlar bizi ezerken bizim aramızda ayrım yapmıyorsa biz de ayrım yapmayalım. Barajlar buralardan yıkılacak, İstanbul, Kocaeli yıkacak barajı. Siz buradan barajı yıkarsanız sel gümbür gümbür gelecek. Ortak vatanda adil ve eşit bir yaşamı hep beraber sağlayacağız. Genç kahramanlar, yiğitler Kobanê'de yürürken nasıl bizi mahcup etmediyse bizler de sizleri mahcup etmeyeceğiz" dedi. Salonda bulunan gençlere de seslenen Demirtaş, "Genç doğduk, genç başaracağız demiş ya bilge önder. İşte biz bunu başaracağız. Her biriniz bu partinin gerçek kadrosusunuz. Bu parti sizlere emanet. Demokratik zafere hep birlikte coşkuyla yürüyeceğiz" dedi. / Firatnews
Güncelleme Tarihi: 11 Ocak 2015, 13:40