Bilgen: Şaha kalkan bir şey varsa o da zamlar

Tutuklu yargılamanın ardından tahliye edilen Ayhan Bilgen, yaklaşık 9 ay sonra yeniden HDP'nin TBMM toplantısına katılarak, konuşma yaptı. Bilgen "Sadece petrole güvenerek siyaset yapılamayacağını Kürt siyasetçiler de öğrenmiş olmalı. Ama bu yanlışın bedelini halkların ödemesi asla kabul edilemez" dedi.

Bilgen: Şaha kalkan bir şey varsa o da zamlar
 Seçimden kaçmadıklarını belirten HDP Milletvekili Ayhan Bilgen, “Ama seçim bürosu önünde yaptığım konuşmanın yargılama konusu olduğu bir ülkede seçim nasıl sorun çözecek?” diye sordu.

Bilgen, HDP’nin TBMM toplantısında yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:

TUTUKLU VEKİLLER: Bizim açımızdan nerede olduğumuzdan daha önemlisi nerede durduğumuz konusudur. Bugün 9 arkadaşımız aramızda değiller ama yürekleri bizimle. Biliyoruz ki, özgürlük ve onur mücadelesi insanlık tarihi kadar eskidir. Arkadaşlarımızın ödedikleri bedel hepimiz için bir sınavdır. Kimseye minnet etmedik, etmeyeceğiz!

PETROL SİYASETİ: Güney Kürdistan’da 175 bin kişinin yerinden edilmesi karşısında sevinecek olursanız, cumhuriyetin kuruluş iddiası olan dünyada barışla ilgili söyleyecek söz bulamazsınız. Sadece petrole güvenerek siyaset yapılamayacağını Kürt siyasetçiler de öğrenmiş olmalı. Ama bu yanlışın bedelini halkların ödemesi asla kabul edilemez.

Tutuklu vekillerin fotoğrafları duvara yansıtıldı.

ZAMLAR ŞAHA KALKIYOR: Cumhurbaşkanı “Büyük bir ekonomik kuşatma altındayız” diyor. Ekonomi Bakanı “Büyük bir şaha kalkıştayız” diyor! Şaha kalkan bir şey varsa dolardır. Mazotun, benzinin fiyatı şaha kalkıyor.

SEÇİM: Eğer belediye başkanlığının itibarı sınıf başkanlığı kadar kalmamışsa o ülkenin demokrasisiyle ilgili ciddi bir yüzleşme gerekir. Seçimden asla kaçmıyoruz. Ama seçim bürosu önünde yaptığım konuşmanın yargılama konusu olduğu bir ülkede seçim nasıl sorun çözecek?

220 BİN TUTUKLU: Türkiye’de tutuklu ve hükümlü sayısı 220 binin üzerinde. Ardahan nüfusunun 12 katı. Bir ülke düşünün ki bir şehrinin nüfusunu 12 katı kadar insan cezaevinde olsun!

GÜLMEN VE ÖZAKÇA: En temel hak mücadelesinin mübarek ve mukadddes görüldüğü bir ülkede yaşamak istiyorsak Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’in mücadelesini yükseltmek hepimizin görevidir.

ÖCALAN: Öcalan 27 Temmuz 2011’den beri avukatlarıyla görüştürülmüyor. Bir lütuftan değil, en temel hakkının uygulanmamasından söz ediyoruz. Bu tecrittir ve suçtur! İbn-i Sina yobaz zihniyetin dine ihanet etmekle suçladığı bir isimdir. Diyor ki, “Bana yapılan saldırılar keçinin dağa toslaması gibidir”. Dağ gibi dimdik duranlar oldukça; yargılayanları tarih silip atacak. Sözünde sebatla duranları da hak ettiği yere yazacak.

EŞİT YURTTAŞLIK YAZAMADILAR: Bugünlerde yeni bir siyasi girişim fiili sürecini hukuki sürece taşıdı. HDP’yle anılırız korkusundan programlarına eşit yurttaşlık yazmaktan vazgeçtiler. Biz gurur duyuyoruz eşit yurttaşlık demekten. / DUVAR

Güncelleme Tarihi: 01 Kasım 2017, 16:19
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER