Ulan hakikaten de hepsi oradaydı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın salı günü Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada söylediği, "Ulan hepiniz oradaydınız" sözleriyle ilgili en ilginç değerlendirmelerden biri Ahmet Hakan'dan geldi.

Ulan hakikaten de hepsi oradaydı
 Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan'ın bugünkü köşesinde yer alan yorum şöyle:


Ulan hakikaten de hepsi oradaydı
Serdar Gezi’de değildi... 
İbrahim de Gezi’de değildi... Mahsun Gezi’ye uğramadı bile... Kadir Gezi’ye mesafeliydi... 
Ajda, “Ne yani hepimiz Gezi’ye destek vermek zorunda mıyız” dedi... Reha Gezi’ye karşı 
limoniydi... Muazzez Gezi’ye kapatmıştı gözlerini... Mustafa uzay kadar uzaktı Gezi’ye... 
Adnan Gezi’nin kıyısından bile geçmedi... Özcan Gezi zamanı kayıplara karıştı... Ebru 
Gezi’ye en uzak yerdeydi... 

Serdar, “ AK Parti çok şükela” dedi... İbrahim düet yaptı... Kadir akil insan seçildi... 
Mustafa zaten bildiğiniz gibi... Reha hükümete destek çıktı... Muazzez AK Parti 
gecelerinde şarkılar söyledi... Adnan’ın Tayyip Bey’e sevgisi malum... Özcan’ın aşırı 
sıcaklığı yoksa da bir soğukluğu da yok... Mahsun iktidara soğuk değil... Ajda, “Sayın 
Bakanım sizin için canımızı feda etmeye hazırız” dedi... Ece desen zaten apolitik... Ebru 
ağırbaşlı bir hükümetçi... Merhum Osman AK Parti milletvekili idi... 

Ulan hepiniz oradaydınız be! 

Ali İsmail geleceğin Ahmet Kaya’sı olacak 

Ahmet Kaya konusu bugün sadece bir utancın konusudur. 
Fırlatılan çatal bıçaklar, açılan davalar, oluşturulan havalar, atılan manşetler, yazılan 
makaleler... 
Hepsi ama hepsi, sadece ve sadece bir utancın konusudur, başka bir şeyin değil. 
Ve hak edilmiş bir utançtır bu. 
Lamı cimi yok. 

Size bir şey söyleyeyim mi? 
Bir zaman gelecek Eskişehir’in ortasında dövülerek öldürülen 18 yaşındaki Ali İsmail 
konusu da bir utancın konusu olacak. 
Bugün Ahmet Kaya üzerinden başkalarını utandırmak için çırpınanlar, yarın Ali İsmail 
üzerinden utandırılacaklar. 
Valilerin demeçleri, o demeçlere verilen tepkiler, suskunluklar, geçiştirmeler, 
çarpıtmalar, çarpıtmalara zemin hazırlayan manşetler, sessizlikler, bir “Allah rahmet 
eylesin”i bile esirgemeler falan... 
Hepsi ama hepsi yalın bir utancın ve utandırmanın konusu olacaktır. 

Fakat şöyle bir durum da var: 
Nasıl ki bugün Ahmet Kaya konusunda pişkinlik geçer akçe olabiliyorsa, yarın da Ali 
İsmail konusunda pişkinlik geçer akçe olacaktır. 
O açıdan telaşa mahal yok. 
Herkes rahat oynasın.
Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2013, 12:02
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER