Bu cinayetleri unutacak mıyız?

Şubat ayına kadar ek iddianame verilmezse zamanaşımına girecek cinayetler var.

Bu cinayetleri unutacak mıyız?
Özgür MUMCU / RADİKAL

Tarih, 4 Kasım 1993. Dönemin başbakanı Tansu Çiller bir basın açıklaması yaptı ve dedi ki: 

"Türkiye, milis hareketi niteliğine dönüşmüş ve yaygınlaşmış bir terör hareketiyle karşı karşıyadır. PKK’nın haraç aldığı işadamları ve sanatçılarının isimlerini biliyoruz, hesap soracağız.” 

Bu açıklamadan sonra, aralarında Fevzi Aslan, Salih Aslan, Savaş Buldan, Adnan Yıldırım, Hacı Karay, Yusuf Ekinci, Namık Erdoğan, Medet Serhat, Faik Candan gibi isimlerin bulunduğu şahıslar İstanbul ve Ankara’da kaçırılıp öldürüldü. 

Cinayetlerin Çiller’in bahsettiği listeyle ilgisi olduğu şüphesi hiç kaybolmadı.

Üstüne üstlük bu cinayetler hakkında etkin bir soruşturma yapılmadı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Ekinci cinayeti soruşturulmadığı için Türkiye’nin yaşam hakkını ihlal ettiğine karar verdi. 

2011 Şubat ayında, Yusuf Ekinci’nin ölüm yıldönümünde yakınlarını siyasi cinayetlerde kaybetmiş ailelerin oluşturduğu Toplumsal Bellek Platformu bir suç duyurusunda bulundu. 

Savcı, suç duyurusunda bahsedilen bazı delilleri toplamaya başladı. Bu sırada 2011 Mart’ında Kazlıçeşme’de yapılan Newroz kutlamalarında o kutlamalara katılması hiç beklenmeyen biri vardı. Eski Özel Harekât polisi Ayhan Çarkın. Yaptıklarından dolayı Kürtlerden özür diliyordu. 

Çarkın, Radikal gazetesine bir röportaj vererek birçok cinayetteki rolünü itiraf etti. 

Yusuf Ekinci’nin oğlu avukat Sertaç Ekinci, bu itiraf üzerine Çarkın’ın dinlenmesi için bir dilekçe verdi. 

Çarkın’ın ifadesi alındı ve eski Özel Harekât polisi birçok cinayet hakkında ayrıntılı bilgi verdi. Ayhan Çarkın tutuklandı. 

Kısa bir süre sonra Çarkın’ın cinayetleri beraber işlediklerini söylediği 6 eski Özel Harekât polisi daha tutuklandı. 

Çarkın’ın ifadeleri sonucunda aralarında kamuoyunda bilinen Namık Erdoğan, Medet Serhat, Mecit Baskın, Savaş Buldan cinayetlerinin de olduğu 15 cinayet, soruşturma dosyasına eklendi. 

Sonra bir şeyler oldu. Mahkeme resen Çarkın haricindekilerin tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Dosyanın savcısı değişti, özel yetkileri alındı ve spor savcılığına getirildi. 

Soruşturma gizli olduğu için yaklaşık bir buçuk sene pek bilgi edinilemedi. Çarkın, itirafları uyuşturucu etkisinde verdiğini söylemeye başladı. 

Soruşturulan cinayetlerden Mecit Baskın cinayeti zamanaşımına uğramak üzereydi. Yeni gelen savcı dava açtı. 

İddianamede diğer cinayetlerin de daha sonra ek iddianameyle davaya ekleneceği belirtiliyordu. 

Mehmet Ağar daha önce silahlı örgüt yöneticisi olmaktan ceza almış. Kısa bir süre hapishanede kalıp adli kontrolle serbest bırakılmıştı. 

Adli kontrol hükümleri nedeniyle bu iddianamede adı şüpheli geçtiği için tekrar hapse girmesi gerekecekti. 

Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu, mahkeme davayı esastan incelemeye karar verdiğinden, şimdilik daha önceki suçunun kalanını yatmak için hapishaneye girmekten kurtuldu. 

Savcı, iddianamesini verdikten sonra değiştirildi. Soruşturma dosyası üçüncü bir savcıya devredildi. 

Yaklaşık iki hafta önce şimdilik sadece Mecit Baskın’la sınırlı olan davanın ilk duruşması yapıldı. Mehmet Ağar doktor raporuyla duruşmaya katılmadı. Mahkeme, Çarkın’ın akli melekelerinin yerinde olup olmadığının tespiti için Adli Tıp’a sevk edilmesine karar verdi. 

Duruşma 19 Şubat’a ertelendi. 

Şubat ayına kadar ek iddianame verilmezse zamanaşımına girecek cinayetler var. 

Bütün cinayetler ek iddianameyle davaya dahil edilecek mi? 

Davanın savcısı daha kaç kere değiştirilecek? Davanın savcısı neden sürekli değiştiriliyor? 

Ağar cezasının geri kalanını hapishanede geçirecek mi? 

Ağar bu davada neler söyleyecek? 

Cinayetlerin Susurluk bağlantısı ortaya konabilecek mi? 

Devlet, cinayetlerden arınma iradesini gösterebilecek mi? Yoksa neredeyse bütün diğer cinayetler gibi “Ankara’nın dehlizlerinde kaybolmayacak” denildikten sonra bu dava da sonuçsuz mu kalacak?

Dehlizler önümüzde. Bu labirentten çıkmak için kamuoyu baskısı şart.
Güncelleme Tarihi: 15 Aralık 2013, 12:10
YORUM EKLE
YORUMLAR
Şevket
Şevket - 11 yıl Önce

hey gidi dünya bu fotoğraf bana ait :((((

SIRADAKİ HABER