Sırrı Süreyya Önder: Birbirimizi az hırpalayıp, çok omuz vermenin yollarına bakalım

Gazeteci Aydın Engin için düzenlenen etkinlikte konuşan Sırrı Sürayya Önder 'Nerede bir mazlum varsa şüphesiz yanında durmayı bir isme yükleyin deseniz; Aydın ağabey bunların başında gelirdi' dedi.

Sırrı Süreyya Önder: Birbirimizi az hırpalayıp, çok omuz vermenin yollarına bakalım

Gazeteci Aydın Engin'in vefatının ardından Engin'in eşi Oya Baydar tarafından düzenlenen anma etkinliğine katılan eski HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, etkinlikte açıklamalarda bulundu. Önder, Aydın Engin için "Nerede bir zulüm varsa, nerede bir mazlum varsa şüphesiz yanında durmayı ve net bir tavırla omuz vermeyi bir isme yükleyin deseniz; Aydın ağabey bunların başında gelenlerin birisiydi" ifadelerini kullandı.

Artı Gerçek'in haberine göre Sırrı Süreyya Önder'in Aydın Engin için anma etkinliğinde yaptığı konuşma şöyle:

"İnişler çıkışlar oldu. Birbirimizi zorladığımız, hırpaladığımız günler oldu. Birbirimize omuz verdiğimiz günler oldu. Her birimizin kişisel tarihi cezaevleri ile... Cezaevleri olmadan kişisel tarihimizi anlatmak mümkün değil. Neredeyse bu salonun tamamına yakını ya kendisi ya bir başkası için geçerli. Malum 3 dönem siyaset yaptım, bu memlekette sinema yapmaya çalıştım, yazılar yazdım.

Dostluk gösterenler de düşmanlık edenler de kem söz edenler de cesaretlendirenler de bir yer geliyor ki ya unutuyorsunuz ya birbirine karışıyor. Fakat insan şunu hiç unutmuyor: Cezaevindeyken gelen selam, gelen mektup, arkamızdan edilen cesaretlendirici, güç veren sözler ve bu sözü edenler... Biz içeri girdiğimizde Oya abla (Oya Baydar) ile beraber cezaevinin önüne gelmişlerdi. Belki mahkemeye gittiler.

İçeriye alınmayınca avukatlara herkes kendi imzasını atarak bir selam göndermişti içeri. Çok malımız mülkümüz yok, çocuklara miras bırakılacak bir isim listesi vardı. O isim listesi cenazedeki hazirunu da gösteren bir şey. Bu insanlar duyarlılıklarını hiç kaybetmediler. Aydın ağabeyin şüphesiz kişisel bir ilgisi değildi. Cenazede de söyledim: Nerede bir zulüm varsa, nerede bir mazlum varsa şüphesiz yanında durmayı ve net bir tavırla omuz vermeyi bir isme yükleyin deseniz; Aydın ağabey bunların başında gelenlerin birisiydi. Önemli bir muhabir.

Brecht (Alman şair) der ki 'beni güldürmeyen şeye güler geçerim'. Bu çok önemliydi. Aydın ağabey diyeceklerini yüzlerde bir tebessüm oluşturarak söylediğinde daha kalıcı olacağını bilenlerimizdendi. Yolu açık olsun. Ölüm bir hikmettir, derstir; kalanlarımızdan bundan bir ders alalım. Birbirimizi az hırpalayıp, çok omuz vermenin yollarına bakalım. Hepimiz keşke böyle bir ölümle finale gidebilsek"

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER