‘AMPÜLE 9 IŞIK TAŞIMA ARAYIŞI’
AKP ve MHP’nin üzerinde anlaştığı anayasa değişikliğine ilişkin değerlendirmede bulunan Bilgen, “Bu şekilde anayasa değişikliği, dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde örneği olmayan bir yönteme dayanıyor. Bu adeta bir gizli sözleşmedir. Bir toplum sözleşmesi değil, gizli anlaşmadır” dedi. Bilgen, çözüm sürecinde hükümet ve devletle HDP arasında yapılan görüşmelerin MHP tarafından “gizli pazarlık” olarak yansıtıldığını hatırlatarak, “Daha önce bizi, Türkiye’de kan akmasın, çocuklar ölmesin, analar ağlamasın diye hükümetle, iktidarla, devletle yaptığımız görüşmeleri ‘anayasa pazarlığı’ diye sunanlar, şimdi neyin pazarlığındalar biz soruyoruz. Bu tablo acaba sönmek üzere olan ampüle 9 ışık taşıma arayışı mıdır? Üç hilalle Binali’yi yan yana getirince acaba Türkiye’nin sorunlarını çözeceklerini mi düşünüyorlar? Böyle anayasa değişikliği olmaz” diye konuştu.
‘NEYE İMZA ATTIKLARINI AÇIKLASINLAR’
Bilgen, yedek milletvekilliği tartışmasını da “Meclis’e yönelik darbenin devamı” diye niteledi. “Bugün birlikte yürüdükleri ama yarın aynı yolda yürümek istemeyecek milletvekillerini sürekli baskı ve tehdit altında tutmak için onu yedeğiyle korkutmak, doğrudan doğruya milli iradeye saygısızlıktır, o milletvekilinin temsil ettiği halkın tercihlerine saygısızlıktır” diyen Bilgen, asıl amacın Erdoğan’a yasa yapma çabası olduğunu söyledi.
Anayasa değişikliği teklifi için şimdiden milletvekillerinin imza attıkları iddialarına ilişkin de Bilgen, AKP’li milletvekillerine neyin altına imza attıklarını açıklama çağrısı yaptı. Bilgen, “Bir ülkede henüz üzerinde anlaşılmamış bir metne milletvekilleri baştan, peşin açık çek gibi imza atıyorlarsa galiba önce onların kendi temsil ettikleri halka saygıları kalmamış demektir. Aslında Meclis zaten bu yeni sistemle toptan yedeklenecek. Topyekün yedek kulübesine konacak” dedi.
‘ERDOĞAN’A YILBAŞI HEDİYESİ’
Bilgen, “Bu tablo, bu arayış adeta sadece tek kişinin kazanacağı bir yılbaşı piyango çekilişine benziyor. Sonunda bir kişi kazansın istiyorlar, diğer onbinler, yüzbinlere sadece umut satılıyor. Öyle gözüküyor ki, sayın Bahçeli’yle Sayın Yıldırım da ortak bilet almışlar, bu umut satışından kendilerinin payına ne düşeceğinin beklentisi içerisine girmişler, ama tasarıda gerçekten iki başkan yardımcılığı varsa emin olabilirler o iki başkan yardımcılığından birisi damat Berat’a ayrılmıştır. Dolayısıyla diğeri hangisine düşer bilmiyoruz ama topluma, işsizliğe mahkum edilenlere, toplumun geniş kesimlerine buradan bir şey düşmeyeceği çok açık. Sayın Erdoğan’ı mutlu etmek için ona bir yılbaşı hediyesi hazırlamanın telaşı içerisinde, daha bütçe görüşmeleri devam ederken bitmemiş uzlaşılmamış bir tasarıyı imzaya açmanın vatanseverlikle hiçbir izahı olamaz. Bu ülkeyi büyük bir riskin altına sokmaktır” ifadelerini kullandı.
‘PARTİ DE CUMHURBAŞKANI’NA FEDA EDİLECEK’
AKP ve MHP arasında Cumhurbaşkanı’nın Yüce Divan’a nasıl gideceği konusunda tartışma yaşandığı iddialarına ilişkin Bilgen, hukuk devletinin en büyük kazanımlarından birinin hiçbir eylem ve işleminin yargı dışında bırakılmaması olduğunu söyledi. Bilgen, “Burada yargılanmayı zorlaştıran sınırlar koymaya kalkmak, aslında suç işleme niyetinin de, mevcut hukuku tanımama, onu yok sayma, yeni fiili durumlar oluşturma niyetinin ve arayışının da dışavurumudur” değerlendirmesi yaptı. Bilgen, tartışılan sistemin AKP 100 küsur milletvekiline inse bile Cumhurbaşkanı’nın yargılanmasını engellemek üzere tasarlandığına dikkat çekerek, “Cumhurbaşkanı yargılatmamak için adeta parti feda edilecek, parti kurban edilecek” dedi.
Güncelleme Tarihi: 09 Aralık 2016, 10:43