Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde yaşayan 61 yaşındaki Şerali Dereli’nin 29 Ekim'de askerler tarafından silahla vurularak öldürüldüğü iddiaları Meclis Genel Kurulu’nda tartışma konusu oldu.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, evine birkaç metre mesafede atıyla birlikte öldürülen Dereli’yle ilgili, “Asker kurşunuyla öldürüldü, yakınları darbedildi”, “Sizin bu köyü başınıza yıkacağız”, “Türklüğün gücünü size göstereceğiz” diye tehdit edildiklerine dair haberler olduğunu söyledi.
HDP olarak bu iddiaları dile getirenlerle konuştuklarını anlatan Beştaş, “Oradaki komutan açıkça, 'Türk'ün gücünü göreceksiniz' demiş. Kapatın şeklinde bir söylemle bir cinayeti kapatmaya çalışıyor. Hakikaten 'Türk'ün gücü' denilen, resmî üniformalıların sivilleri katletmesi midir?” dedi.
'BU SALDIRILAR TESADÜF DEĞİL'
Bu olayların sistematik bir hâle geldiğini belirten Beştaş, “Van'da insanları linç ettiren, helikopterden atan, Şerali Dereli'yi katleden, sınır ticareti yapan 22 yaşındaki İran Kürtlerinden Misleh Kasimi'yi de aynı şekilde öldürdüler. Bu saldırılar tesadüf değildir, istisnai saldırılar değildir; bunlar vahşettir, cinayettir ve katliamdır” diye konuştu.
Son dönemde köydeki tarlalarında, bahçelerinde çalışan yaşlı insanlara yönelik gerçekleşen cinayetlerin Kürtleri korkutmaya ve göç ettirmeye yönelik bir politika olarak hayata geçtiğini söyleyen Beştaş, AK Parti ve MHP ittifakının politikalarını işaret etti: “Bu parlamento, tetiği çekeni de çektireni de ortaya çıkarmak ve yaşam hakkı ihlallerine, işkenceye 'Dur' demekle mükelleftir. Şerali Dereli'nin cinayetini burada aydınlatalım, failler kimse yargı önüne çıksın, hesabını versin ki yeni cinayetlerin yolu açılmasın.”
'DUR İHTARINA YANIT VERMEDİ, KAÇAKÇIYDI'
AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, Kürt coğrafyasını insansızlaştırma politikası iddiasını reddettiklerini söyledi.
Şerali Dereli hakkında da konuşan Özkan, “Beraberindeki atlarla birlikte arazide karşılaşılan atlı şahıs kaçakçılık ekipleri tarafından takip edilmiş ve 'Dur' ihtarına hiçbir yanıt verilmemiş; bu noktada müdahale edilip ilgili şahsın hayatını kaybettiği görülmüştür” dedi.
Dereli hakkında daha önce uyuşturucu kaçakçılığı, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet ve bazı diğer suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturmaların olduğunu söyleyen Özkan, “Bu noktada, eğer burada yargı ve güvenlik makamlarının yapmış olduğu soruşturmalar, takibatlar elbette terör örgütü üyesi olsa bile -biz öyle bakıyoruz- can taşıdıkları için ciddiyetle takip edilmesi lazım. Biz terör örgütü üyelerinin bile canına kastetmedik, yargı önünde hesabını soruyoruz” ifadelerini kullandı.
'KAÇAKÇILIK SUÇU VARDI DEMEYE UTANMIYOR MUSUNUZ?'
HDP Grup Başkanvekili Beştaş, Özkan’ın sözlerine tepki gösterdi. “Bu, yargısız katledilen bir Kürt köylüsünün katlinin aklanmasıdır; bu, katliamı aklamaktır” diyen Beştaş, şöyle devam etti:
“Atıyla birlikte öldürülen Şerali Dereli 60 yaşındaydı; öldürüldü diyorum. Bu, faili meçhulü, yargısız infazı aklamak dilidir. Aynı dille aslında 'İyi ki öldürüldü' deniyor. Dün, Sayın Özkan 'Devlet adam öldürmez' bugün üç sayfa veri getirdim, en son 'kaçakçıydı' diyor. Hakkında soruşturma vardı. Canice öldürülen bir Kürt'ün, bir köylünün, bir insanın arkasından 'Kaçakçılık suçu vardı' demeye utanmıyor musunuz?” (DUVAR)