Zırhlı araçlar öldürüyor

OHAL’in ilanından sonra bölge illerindeki her köşe başında bir zırhlı araca rastlamak mümkün. Zırhlı araçların sicili ise hiç de iyi değil. Zırhlı araçlar en son Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 8 kişinin ölümüne neden oldu.

Zırhlı araçlar öldürüyor

Vecdi ERBAY / GAZETEDUVAR

Bölgede zırhlı araçların can almaya devam etmesi, sivil toplum örgütlerini harekete geçirdi. Lice ilçe merkezinde bulunan bir yıldır trafiğe kapalı yolda, zırhlı aracın çarpması sonucu Pakize Hazar hayatını kaybetmişti. Diyarbakır Barosu, 14 Haziran’da gerçekleşen olayı incelemek üzere Lice’ye gitti. İlçe savcısı ve Kaymakamla görüşemeyen heyet, Hazar’ın yakınlarıyla görüştü. Heyet, incelemenin ardından yaptığı ilk açıklamada 6 Eylül 2016’dan bu yana zırhlı araçların karıştığı trafik kazalarında 7 vatandaşın yaşamını yitirdiği, 7’sinin de yaralandığı bilgisi verilerek, “Zırhlı araçlar can almaya devam ediyor” denildi.

Ancak baronun açıklamasında 2 gün sonra Lice’nin Fis ovasında özel harekatçıları taşıyan araç, bir sivil minibüsle çarpıştı. İki kişinin yaşamını yitirdiği olayda 18 kişi de yaralandı. Bir gün sonra, bu olayda hayatını kaybedenlerin taziyesine gidenlerin içinde bulunduğu araca başka bir zırhlı araç çarptı. Bu olayda ise 5 kişi yaşamını yitirdi.

‘BU KAZALAR SADECE BÖLGEDE MEYDANA GELİYOR’

Bölgede kolluk güçlerinin karıştığı kazalar neden meydana geliyor? Kolluk güçlerinin karıştığı trafik kazaları hakkında açılan soruşturmalar kuşkuya yer bırakmayacak bir hakkaniyetle yürütülüyor mu?

.

.

Peş peşe meydana gelen olaylarla ilgili benzeri birçok soru bölge insanının kafasını kurcalıyor. Gazete Duvar’a konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Ahmet Özmen, bu olayların sadece bölge illerinde meydana geldiğini hatırlattı. Zırhlı araçların günlük hayatın bir parçası haline geldiğini belirten Özmen, şunları söyledi:

“Bu olaylar sadece bölge illerinde yaşanıyor. Zırhlı araç ile meydana gelen yaşam hakkı ihlalleri son derece artmış durumda. Bölgede zırhlı araçlar her an yerleşim birimlerinde görülen araçlar haline geldi. Günlük hayatın bir parçası haline dönüştüler. Ayrıca araçları kamu görevlileri kurallara uymaksızın yüksek süratle ve pervasızca kullanmaktadırlar. Unutmamak gerekir ki tüm bu yaşam kayıpları, Kürt meselesinin şiddet sarmalına itilmesi ve güvenlikçi politikaların doğal sonucudur.”

Özmen, zırhlı araç kullanan kolluk güçlerinin herhangi bir yaptırımla karşılaşmadığını ve sergiledikleri her türlü pervasızlığın da büyük ölçüde bundan kaynaklandığını dile getirdi. Özmen, bu konuda şunları söyledi:

“Bu yaşam hakkı ihlallerine sebebiyet veren kolluk görevlileri hakkında etkili adli ve idari tedbirler alınmadı. Evet, bu kişiler hakkında savcılıkta soruşturmalar var. Ama bu kapsamda tutuklanan kimse yok henüz. Ayrıca Silopi’de Muhammed ve Furkan kardeşlerin ölümüne sebebiyet veren polis memurunun açığa alınması dışında idari yönden etkili bir işlem yapılmadı. Bu yetersiz soruşturmalar caydırıcı olmaktan uzaktır.”

KAZALARIN NEDENİ KEYFİLİK

İnsan hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi de zırhlı araçların karıştığı trafik kazalarını yakından izleyen kurumlardan biri.

İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici

İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici

Gazete Duvar’a açıklama yapan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici, söz konusu kazaların, bölgede çalışan kolluk güçlerinin dokunulmazlık zırhına sahip olmalarından kaynaklandığını söyledi.

Bilici, bölgedeki yerleşim yerlerinde her an zırhlı araçlarla karşılaşmanın mümkün olduğunu hatırlatarak, “Kolluk güçlerini taşıyan bu zırhlı araçlar, trafikte geçiş üstünlüğüne sahip olduklarını söylüyorlar. Şehir merkezlerinde kırmızı ışıkta durma ihtiyacı bile duymuyorlar. Zırhlı araçları kullanan kişilerin keyfi tutumu nedeniyle küçük büyük birçok kaza meydana geliyor. Neden oldukları kazalar için bir soruşturma bile açılmıyor. Karıştıkları kazalar ise ölümle bile sonuçlansa haklarında etkili bir soruşturma açılmıyor. Bunu bildikleri için trafikte keyfi davranabiliyorlar” dedi.

BOZUK PSİKOLOJİ İLE TRAFİĞE ÇIKMAK

Kırsal alandaki kazaları da değerlendiren Bilici, “Şehir dışında zırhlı araçlar hep yolun ortasını kullanıyor. Gerekçe olarak da ‘Yol kenarına mayın döşenmiş olabilir’ diyorlar ve önde giden sivil araçları taciz ediyorlar. Trafiği bu şekilde kullanmak, elbette birçok kazaya davetiye çıkarır” ifadelerini kullandı.

Raci Bilici, Lice’de meydana gelen ve ölümle sonuçlanan kazalara da değinerek şunları söyledi:

“Operasyona giden ya da operasyondan dönen kolluk güçlerinin psikolojisi bozuk olur. Bu dünyanın her yerinde böyledir. Yorgun, uykusuz, endişeli, gergin olabilirler. Ama yine de keyfi davranamazlar. Keyfi davrandıkları zaman başka insanların yaşam haklarını ihlal ederler. Lice’de olan da budur. Buna müdahale edecek olan, onları uyaracak olan mülki idari amirler olmalı. Ama şimdiye kadar onların ciddi bir uyarısı kamuya yansımış değil. Silopi’de zırhlı aracın çarptığı evin duvarı yıkıldı, evlerinde uyuyan iki kardeş hayatını kaybetti. Bu olay üzerine Şırnak Valisi açıklama yaptı ve ‘Kaderdir’ dedi. Böyle açıklamalar, hepimiz biliyoruz ki, kolluk güçlerinin karıştığı trafik kazalarının önüne geçmez.”

OHAL’İN SAĞLADIĞI ÜSTÜNLÜK

Olağanüstü Hal (OHAL) yasalarının kolluk güçlerine sağladığı dokunulmazlık zırhının hayatın her alanında insan hakları ihlali olarak karşılarına çıktığını belirten Bilici, “Diyelim köylerde operasyona çıktılar, burada çok keyfi davranıp fiziki şiddete başvurabiliyorlar. Trafikte 50 km hızla gitmesi gerekirken 100 km hızla gidebiliyor. Bu da yaşam hakkı ihlallerine neden oluyor” dedi.

.

.

Bölgedeki zırhlı araçların neden olduğu ölümlü kazaların arttığına dikkat çeken Bilici, “Kazalar artınca insanların aklına ‘Acaba bu kazalar bilinçli bir şekilde mi meydana geliyor’ gibi sorular getiriyor” şeklinde konuştu. Raci Bilici, İHD Diyarbakır Şubesi’nin konuyla ilgili bir rapor hazırlama çalışması içinde olduğunu da söyledi.

ZIRHLI ARAÇLARIN NEDEN OLDUĞU ÖLÜMLER

Zırhlı araçların neden olduğu ölümler sadece Lice’de meydana gelmedi. Şırnak’ın Silopi ilçesinde evlerinde uyurken hayatını kaybeden Muhammed ve Furkan Yıldırım kardeşlerin hayatını kaybetmesi kamuoyunda epey konuşuldu. Ancak bölgede meydana gelen ölümlü kazaların OHAL’in ilanından sonra arttığı küçük bir araştırmayla ortaya çıkıyor.

İşte, Temmuz 2016’dan bu yana zırhlı araçların neden olduğu ölümlü kazaların bilançosu:

Van merkezde 24 Temmuz 2016’da günü İpekyolu İlçe Emniyet Müdürlüğü önünde kirpi tipi zırhlı aracın ezdiği 4 yaşındaki Taha Kılıç, yaşamını yitirdi.
Diyarbakır’ın Ofis semtinde, 2016 yılının Nisan ayında Kirpi tipi zırhlı araç 55 yaşındaki Hatun Elhuman’a çarptı. Elmuhan olay yerinde yaşamını yitirdi.
Tunceli Seyid Rıza Meydanı’nda 6 Eylül 2016’da Kobra tipi zırhlı aracın çarptığı Naciye Özdemir (71) yaşamını yitirdi.
Cizre’de 24 Ekim 2016’da evlerinin bulunduğu sokakta oynarken zırhlı polis aracı Hakan Sarak (5) adlı çocuğu ezdi. Sarak’ı ezen polislerin olay yerinde durmadığı ve Sarak’ın kan kaybından yaşamını yitirdiği iddia edildi.
Mardin’in Dargeçit ilçesinde 9 Şubat 2017’de okuldan eve giden ilkokul öğrencisi 7 yaşındaki Berfin Dilek, zırhlı polis aracının çarpması sonucu yaşamını yitirdi.
Siirt-Batman yolu üzerinde polislerin arama noktasında 4 Mart günü zırhlı aracın geri geldiği sırada telefonla konuşan Kerem Arslan (34) aracın altında kalarak yaşamını yitirdi.
21 Mart’ta Cizre’ye giden sivil bir otomobile Ejder tipi zırhlı araç çarptı. Kazada otomobilde bulunan Okan İnce, Bahadır Beyazlıoğlu ve bir kişi daha yaşamını yitirdi.
Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Karşıyaka Mahallesi’nde 3 Nisan gecesi polisin kullandığı zırhlı araç, bir evin duvarını yıkarak içeri girdi. Aracın çarptığı odada uyuyan 7 yaşındaki Muhammet ve 6 yaşındaki Furkan Yıldırım kardeşler hayatlarını kaybettiler.
Van’da 28 Nisan 2017’de zırhlı polis aracının çarptığı 2 yurttaştan Sami Uçan kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
14 Haziran’da trafiğe kapalı yolda Pakize Hazar’a zırhlı araç çarptı. Hazar olay yerinde hayatını kaybetti.
16 Haziran’da Diyarbakır’ın Lice ilçesi Fis ovasında özel harekatçıları taşıyan midibüs sivil bir minibüse çarptı. Çarpma sonucu iki yurttaş hayatını kaybetti
17 Haziran’da yine Diyarbakır’ın Lice ilçesinde zırhlı araç bir sivil araca çarptı. Sivil araçta bulunan Mahmut Öner (74), Mevlüt Dağtaş (64), Abdülhamit Dağtaş (63) Fikri Demirtaş (53) ve annesi Zeynep Demirtaş (76) hayatını kaybetti. 

Güncelleme Tarihi: 22 Haziran 2017, 17:35
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER