‘İL OLMASINI İSTİYORUM AMA…’

Yaklaşık bir ay önce Yüksekova’da kurulan Cilo Trekking Club Başkanı Fikret Yaşar, il olması halinde Yüksekova’nın eğitim, ekonomik ve sosyal olarak gelişeceğine dikkat çekiyor. Ama konuyla ilgili endişeleri olduğunu da dile getiriyor. Yaşar, “Birçok Yüksekovalı gibi ben de Yüksekova’nın il olmasını istiyorum” dedikten sonra “Ama” diye ekliyor ve şöyle devam ediyor:
“Yüksekova il olursa buraya bazı yatırımların olacağına kuşku yok. Ama Aynı zamanda buraya çok sayıda polis ve askerin de geleceğini biliyoruz. Bizim endişemiz de bu güvenlikçi politikalardan kaynaklanıyor. Yüksekova’yı il yapmak istiyorlar, bu Yüksekova’yı kalkındırmak istedikleri için midir yoksa buraya daha fazla polis ve asker yığmak istedikleri için midir?”

‘ÜNİVERSİTE AÇILSA KAÇ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ GELECEK’

Bu sorunun cevabını aradıklarını söyleyen Fikret Yaşar, barış ve huzur istediklerini belirterek, “Ancak barış koşullarında Yüksekova’nın il olması anlam kazanacaktır” dedikten sonra şöyle devam ediyor:
“Hastane yapıldı Yüksekova’da. Teknik yetersizlikler bir yana, buraya atanan doktorlar, bir süre sonra bir yolunu bulup ayrılıyor buradan. İl olduktan sonra diyelim üniversite açıldı Yüksekova’da, buraya kaç öğretim görevlisi gelecek, gelenlerin doktorlar gibi gitmeyeceğini kim söyleyebilir? Bunun için güvenlikçi politikalardan vazgeçip barış ve huzur ortamını sağlamak lazım. İl olmadan önce, Yüksekova’nın buna ihtiyacı var.”

‘HALK KENDİ SEÇTİĞİ BİRİNİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI KOLTUĞUNA OTURTUR’

HDP Şanlıurfa milletvekili ve Parti Sözcüsü Osman Baydemir, son grup toplantısında hükümete çağrıda bulunarak, kayyım atanan belediyeler için 2019’da yapılacak yerel seçimleri beklemeden seçim yapılmasını önerdi. Olası bir erken seçimde Yüksekovalı seçmenin tercihini sorduğumuz Fikret Yaşar şunları söyledi: “Bunun için referandum sonuçlarına bakmak lazım. Hükümet Evet oylarının artacağını düşünüyordu. Ancak yüzde 83 civarında Hayır oyu çıktı. Şimdi bir seçim olursa halk yine kendi seçtiği birini belediye başkanlığı koltuğuna oturtacaktır.

‘BABAMDAN ÇOK DİNLEDİM, ÇOCUKLARIM DA BENDEN DİNLEYECEK’

Yaklaşık 20 yıldır Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı görevini yürüten İrfan Sarı, Yüksekova’nın il yapılmak istenmesiyle ilgili olarak, şunları söylüyor: “Yıllardır söyleyip duruyorlar. Babamdan çok dinledim Yüksekova’nın il yapılmak istendiğini, muhtemelen benim çocuklarım da benden duyacaklar bunu. Siyasi partiler bunu gündeme getirerek oy toplamaya çalışıyorlar. Ama Yüksekovalıların birinci gündemi bu olmadığı için başarılı olamadılar bugüne kadar. Bundan sonrada, koşullar değişmediği sürece, başarılı olamayacaklar.”

‘BÜROKRATİK BÜYÜMEYE NEDEN OLUR ANCAK’

Sarı, Yüksekova’nın birinci gündemini ise demokrasi ve barış olarak tarif ediyor. Sarı’ya göre güvenlikçi politikalar devam ettiği sürece Yüksekova’nın kalkınması mümkün değil. Sarı, “Güvenlikçi politika demek, sokağa çıktığında kimlik kontrolüne denk gelmek ve o güvenlikçinin keyfine göre belki saatlerce bekletilmen anlamına geliyor. İnsanlar rahat hareket edemiyor, ticaret yapamıyor. Bu koşullarda Yüksekova’nın il olması, bürokratik bir büyümeye neden olur ancak” diyor.

İrfan Sarı çatışmalardan dolayı Yüksekova’nın 3’te 1’inin tahrip edildiğini, 250-300 civarında esnafın kepenk kapattığını, güvenlik gerekçesiyle hayvancılık yapanların yaylaya çıkarılmadığını da sözlerine ekliyor. Sarı, “80 yıldır il olan Hakkari’nin devletten aldığı ortada, Yüksekova il olursa, yine bir şey değişmeyecek” diyor.

‘HALKIN SEÇTİĞİ BAŞKANLAR YÖNETMELİ’

Belediyeye kayyım atanmasının yanlış bir politik tercih olduğunu ifade eden İrfan Sarı, “Yüksekova’yı ve diğer belediyeleri elbette halkın seçtiği başkanlar yönetmeli. Bugün bir seçim olursa, halk devletin önerdiği adayı tercih etmeyecektir. Yüksekova bir kaymakamın idaresini istemiyor. Yüksekova kendi kültürü, kendi kimliğini istiyor belediyede” diyor.