İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ile MYK üyeleri ve bölge temsilcileri, Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Ağı Temsilcisi Osman İşçi, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu Başkan Yardımcısı Yusuf Alataş’ın yer aldığı insan hakları heyeti, 25 Haziran’da DAİŞ çetelerinin saldırılarına ilişkin incelemelerde bulundu.
Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Ağı, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu'ndan oluşan heyet, Kobanê'de katliamda yakınlarını kaybeden bazı aileler ve Kobanê Kantonu yetkilileri ile bir araya geldi.
Kantonun hükümet binasında gerçekleşen görüşmede, heyeti Kobanê Kantonu Başbakanı Enwer Muslim, PYD Eşbaşkanı Asya Ebdulah, Yekîtiya Star Koordinasyon üyesi Rûken Ehmed ve Kobanê katliamında yaşamını yitirenlerin isimlerini tespit etme amaçlı kurulan komisyonun üyeleri karşıladı.
Ziyarette ilk olarak söz alan PYD Eşbaşkanı Asya Ebdullah, heyetin katliamdan sonra Kobanê'yi ziyaret eden ilk heyet olduğunu belirterek, teşekkür etti ve ziyaretin önemli olduğunu söyledi. Ebdulah, "Saldırı anı ve saldırıdan sonra birkaç gün olağanüstü bir durum yaşandı burada. İnceleme fırsatı bulamadık. Sivillerin güvenliğini esas aldık. Daha sonra cenazeleri toplayabildik. Birkaç komisyon kurduk. Bilançoyu tespit etmek için oluşturduğumuz komisyonumuz ev ev dolaşarak yaşamlarını yitirenlerin isimlerini tespit etti. Bu çalışmamız tamamlandı. Farklı komisyonların tespit ettiği raporları ortaklaştıracağız" dedi.
Ayrıca katliamın uluslararası hukuk açısından incelenmesi amacı ile bir komisyon oluşturduklarını söyleyen Ebdulah, "Bunu da uluslararası kurumlara sunmak için raporlaştırdık. Ayrı ayrı hazırlanan raporların tamamlanmasından sonra bu raporlar ortaklaştırılarak, kamuoyuna resmi olarak sunulacak. Bundan sonra izleyeceğimiz yol haritasını da bu rapora göre belirleyeceğiz" ifadelerini kullandı.
‘SURİYE İÇ SAVAŞINI UCM’YE TAŞINACAK’
Kobanê'de yaşananın insanlığa karşı suç olduğunu dile getiren İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Kobanê halkına başsağlığı diledikten sonra şunları söyledi: "Bizler de yapabileceğimiz şeyleri tartışıyoruz. Uluslararası Ceza Mahkemesi aşamasında elimizden geleni yapmaya hazırız. Suriye iç savaşı Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşınacak. Buna inanıyoruz. Bunun sorumlularının yargılanacağına inanıyoruz. Özellikle Kobanê şahsında nasıl bir vahşetin yaşandığına az önce yakınlarını kaybeden ailelerle yaptığımız görüşmelerde tanık olduk. Hazırladığınız rapor önemli. Bunlar belge niteliğinde olacak. Ama bu çetelere destek veren güçler ve devletlerin de tespit edilip sorumlularının yargılanması gerekir. Bunların Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşınması için gerekli belge ve bulguların ortaya konulması gerekir."
Rojava'nın kendisini savunma hakkı olduğunu söyleyen Türkdoğan, "Eğer Kobanê Kantonu uluslararası kurumlardan yeteri kadar destek almış olsaydı bu saldırı olmayabilirdi. Tehlike geçmiş değil, devam ediyor. Uluslararası toplumdan da Rojava'nın kendini savunması konusunda yardımcı olmasını talep ediyoruz" dedi. Türkdoğan, daha önce de Türkiye'ye Rojava politikasını değiştirmesi için çağrıda bulunduklarını anımsatarak, "Burada yine bu çağrımızı yineliyoruz. Rojava kantonlarının tanınması ve sınır kapılarının açılması gerekir. Er ya da geç Türkiye buradaki kantonlarla iyi ilişkiler geliştirmek zorunda kalacak. Bunun da bugünden başlaması gerektiğini düşünüyoruz" ifadelerinde bulundu.
Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu Başkan Yardımcısı Yusuf Alataş ise hazırlanan raporun önemli olduğunu ve bunu Birleşmiş Milletler ile Avrupa Konseyi'ne taşıyacaklarını söyledi.
Daha sonra Kobanê'de yaşamlarını yitirenlerin sicil tespiti için kurulan komisyonun üyesi Narîn Temo söz alarak, elde ettikleri verileri heyetle paylaştı. Temo, yaptıkları inceleme sonrası katliamda 250 sivilin katledildiğini, bunların 64'ünün kadın, 35'inin çocuk, geri kalanların ise erkek olduğunu dile getirdi. Katliamda katledilen çocuklardan 23'ünün erkek, 12'sinin kız ve en küçüğünün ise 9 aylık olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Temo, "18 ailede hem anne hem baba katledilmiş ve toplamda 93 çocuk hem annesiz hem de babasız kalmış. Bazı ailelerde 12-13 kişi yaşamını yitirdi. Katliamla karşı karşıya kalan aile sayısı ise 153'tür" dedi.
Heyet, inceleme ve temaslarının ardından Mürşitpınar Sınır Kapısı'ndan Suruç'a döndü.
