HDP Milletvekili Sarıyıldız, AKP'nin Türkçe dışındaki tabelalardan daha fazla vergi almaya hazırlanmasına tepki göstererek, "'Türkçe tabelaya az vergi, yabancı dillere çok vergi' projesi, 1927 yılında yürütülen  'Vatandaş Türkçe konuş' ırkçı kampanyasının güncellenmiş halidir" dedi. 

HDP, ANF'nin "AKP'den ırkçı proje: Türkçe kullanmayana daha fazla vergi!" başlığıyla gündeme getirdiği konuyu Meclis'e taşıdı.

HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Türkçe ifadeler içermeyen tabelalardan daha fazla vergi alınacak olması hakkında Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.

'TEK DİLCİ POLİTİKA DEVAM EDİYOR'

Sarıyıldız, soru önergesinde, "AKP’nin, günlük hayatta Türkçe’nin daha kolay anlaşılır bir şekilde hayata geçirilmesi adı altında adil olmayan bir takım değişikliklere gideceği iddia edilmektedir. AKP Araştırma ve Geliştirme (AR-GE) Başkanlığı, geçtiğimiz aylarda düzenlediği 'Medeniyetimizin Öznesi Türkçe: Fırsatlar ve Tehditler' konulu çalıştayda alınan kararlar doğrultusunda "Türkçe tabela" projesinin başlatılacağı belirtilmektedir. Söz konusu projeye göre 'teşvik' formülü doğrultusunda Türkçe yazılı tabelalarda “ilan ve reklam vergisi ”ne düşük vergi uygulanacak, Türkçe kelimelerden oluşmayan tabelalar için ise daha yüksek vergi alınacak" diye kaydetti.

Türkiye’de kamu yönetiminin merkeziyetçi bir yapıya sahip olduğuna dikkat çekerek, katı merkeziyetçi politikaların farklı dil ve kültürler üzerinde ayrışmaya neden olduğunu belirten Sarıyıldız, "Bu proje, farklı etno-dilsel kesimlerden oluşan Türkiye halklarının ihtiyaçlarına değil, merkezi yönetimin ulus-devletçi ideolojisine hizmet eden bir projedir" diye ekledi. 

Sarıyıldız, şunları ifade etti: "Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren ülkede farklı diller konuşan toplumsal kesimlerin varlığına rağmen, tek dilci bir politika izlenmiştir. Ulusal birliği sağlama amacıyla tek dilci bir politika benimseyen yeni rejim, Türkçe konuşmayı, Türklüğün temel göstergelerinden biri olarak kabul ederken, diğer anadillerin konuşulmasını ise rejime yönelik bir tehlike olarak algılamış, bu tehlike algısı diğer anadillere yönelik yasaklayıcı ve asimile edici önlemlerin alınmasını beraberinde getirmiştir. Türkçeden başka dillerin konuşulması ve sosyal yaşamda yer almasını önlemek amacı ile 'Türkçe tabelaya az vergi, yabancı dillere çok vergi' projesi, 1927 yılında yürütülen  'Vatandaş Türkçe konuş' ırkçı kampanyasının güncellenmiş halidir."

'İNSAN HAKLARI VE ÇOĞULCULUKLA İLİŞKİSİ NEDİR?'

Söz konusu projenin, farklı etnik ve kültürel yapıları barındıran bir ülke için, asimile edici bir etki taşıyacağını belirten HDP'li Sarıyıldız, Bakan Şimşek'ten şu sorularına yanıt istedi:

"Ekonomik bir baskı aracı olarak vergilerin bu yönlü tahsili diğer etno-dilsel gruplara yönelik ayrımcılığı derinleştirmeyecek midir?

İlan ve Reklam Vergisinde sadece Türkçe lehine ayrımcılık yapmayı öngören bu projenin kültürel asimilasyon ve ayrımcılığı daha da derinleştirme ihtimaline karşı önlemleriniz nelerdir?

Sosyal ve ekonomik adaletsizliği daha da derinleştirecek bu projenin evrensel insan hakları ve çoğulculukla nasıl bir ilişkisi vardır?

Türkçe dışında Kürtçe, Arapça, Ermenice, Lazca, Süryanice, Hemşince ve diğer dillerin de daha az vergiden yararlanmasına dönük bir projeniz mevcut mudur?

Bahsi geçen proje hangi aşamadadır? Vergide adalet ilkesini hiçe sayan bu projenin uygulanması söz konusu mudur?"