Faciada yaşamını yitiren işçilerden biri olan Muhammet Girgin’in annesi Neriman Girgin sara hastası ve her gün beş çeşit ilaç kullanması gerekiyor. Oğlunun ölümünden 20 gün sonra gittiği hastanede sigortasının kesildiği, artık ücretsiz bakılamayacağı söylendi kendisine. Neriman Girgin oğlunun ölümünün üzerinden 1 ay geçmeden sigortasının kesildiğini öğrenince hissettiklerini, “Dünya tepeme göçtü, hastane başıma indi” sözleriyle anlatıyor. Muhammet Girgin öldüğünde hamile olan eşi de kazanın ardından 36 gün erken getirmiş oğlunu dünyaya. Girgin ailesi bir taraftan oğullarının acısını derinden yaşarken, bir taraftan “Aileler mağdur edilmeyecek” sözlerine karşılık, yaşadıklarına öfkeli.
SORUMLULAR CEZALANDIRILMALI
Neriman Girgin, “Muayene olamazsın, sigortan yok, oğlunun öldüğü gün sigortan kesilmiş” dediler. Ben günde 5-6 kere kriz geçiriyorum, beş çeşit hap içmem gerekiyor” diyor. Girgin ailesi oğullarının hakkını aramaktan vazgeçmeyeceklerini vurguluyor ve sorumluların cezasını çekmesini istiyor. Neriman Girgin, “Yavrumun hakkını arıyoruz ve istiyoruz. Dava açacağız. Mendil açmak zorunda da kalsak davasını takip edeceğiz. Paket paket tarhana, bulgur getirmekle insan hakkı ödenmez” diyor.
Baba Muharrem Girgin inşaat işçiliği yapmış bugüne kadar. Ancak o da böbreklerinden rahatsız olduğu için çalışabilecek durumda değil. Muhammet’in kazadan bir gün sonra yani 14 Mayıs’ta çalıştığı ayın maaşı olan 1200 liralık ücretini almış aile. Onun dışında Kaymakamlık ailelere 1000 lira tabut parası göndermiş.
ÇÖZÜLÜR DEYİP GEÇİŞTİRİYORLAR
MUHAMMET Girgin’in teyzesi Zeynep Aktaş, önceki gün Adliye önünde toplanan işçilerin yanındayken polislerle yaptığı tartışmaların ardından Kaymakamın kendisini çağırdığını anlatıyor. Sigorta meselesini dile getirdiğini, Kaymakam’ın “çözülür” dediğini belirtiyor. Aktaş, “Niye susturuluyor bu madenci aileleri çok merak ediyorum. Gelen Bakan eşleri, yetkililer bir aileye gelip gidiyorlar temsilen. Bütün evleri dolaşsalar ya. Sigortayı kesmeleri hata bir kere. Hani mağdur olmayacaktı aileler hastanelerde” diye soruyor.
Baba Muharrem Girgin de, kendilerine ayrıcalık yapılmasını istemediklerini vurgulayarak, “Bana ayrıcalık yapılmasın. Hadi benim hakkımı verdin öbürküsü ne olacak” diyor.
DEVLETİN ACIMASIZLIĞI
Girgin ailesini inciten bir başka konu da çocuklarını kaybetmiş acılı ailelerden defin işlemi için gereken ölüm belgesini almak üzere gittikleri devlet dairelerinde, çocukları üzerinde gözüken borçların tahsil edilmesi olmuş. Muhammet Girgin’in sadece bir motosikleti olduğu için onun 27 liralık borcu istenmiş.
Baba Muharrem Girgin vergi dairesinde karşılaştığı durumu şu sözlerle anlatıyor; “Ölen işçinin 300 lira araba borcu varmış. Onu istediler. Kadın zaten acılı, ağlıyordu. Bir taraftan da 300 lirayı tamamlamaya çalışıyordu. Ben de çıkarıp cebimdeki 50 lirayı verdim. Ölen işçinin devlete ne borcu varsa hepsini tahsil ettiler. Ölülerin üzerindeki parayı aldı devlet.” / Evrensel