Dicle Haber Ajansı bugün Lice’de 16 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olayların görgü tanıklarıyla konuştu.

Görgü tanıklarının verdiği bilgilere göre olayların çıkmasının ardından Atatürk Çarşısı olarak bilinen yerde toplanan Liceliler halka saldırarak kaçan HÜDA-PAR'lıların önünü kesti. Olay yerinde 4 aracını bırakmak zorunda kalan HÜDA-PAR'lılar, diğer araçlarla kaçtıkları belirtildi. Olay yerinde kalan 4 araç ise yurttaşlar tarafından ateşe verilerek yakıldı. Olay yerine sonradan gelen BDP ilçe yöneticileri ve BDP Lice Belediye Eş Başkan adayı Rezan Zoğurli ve Harun Erkuş ile Lice Belediye Başkanı Fikriye Aytin, yurttaşları sağduyulu olmaları konusunda uyarırken, yurttaşlar "Bijî Serok Apo", "HUDA-PAR defol buradan" sloganları attı.

İçlerinde korucuların da olduğu iddia edilen HÜDA-PAR'lıların Batman, Bingöl, Diyarbakır'dan geldikleri iddia edilirken, Lice'den sadece korucuların olduğu dile getirildi. Olay yerinde bulunan esnaflardan Mehmethan Durak, grubun yaklaşık 40 araçlık bir konvoy çarşı merkezine geldiğini, bazen araçlardan indiklerini, bazen de araçlarla tur atmalarının dikkatleri çektiğini belirterek, "Adeta birileriyle konuşmak istiyorlarmış gibi sürekli oradan buraya gidip geliyorlardı. En son 4-5 kişi BDP ilçe binası yakınına gelerek, dükkanların önünde bulunan kalabalığa broşür vermek istediler. Kimse almak istemeyince, bu sefer 'biz Allah'ın partisiyiz, BDP kafirlerin partisidir' şeklinde konuşmalar yaptı, halk tepki vermeye başladı. Bunun üzerine araçtan balta, bıçak, satır, levye, sopa ve taşları çıkartarak, halka saldırmaya başladılar. Biz de kendimizi savunmak için karşılık verince olaylar çıktı. Daha sonra araçlarına binerek kaçtıkları esnada silahlarla ateş açmaya başladılar" dedi.

Esnaf Tahsin İşcan ise, yaşananları şöyle anlattı: "Dükkandaydık, dükkana girdikleri gibi 'biz Allah'ın partisinden geliyoruz' dediler. Bizim adayımız budur, dedikten sonra bir arkadaşımız, terbiyesizlik etmeyin, Allah'ın partisi yok, Allah parti mi kurdu, bizim mi haberimiz yok' deyince o sırada saldırdılar. Biz de onları dışarıya çıkardık. Belliydi hazırlıklı gelmişlerdi, çünkü araçlarında, satır, bıçak, sopa, balta, silah, levye ve taşlar vardı. Biz onları oradan uzaklaştırmaya çalıştık, onlar araçlarından bu malzemeleri çıkartarak, saldırmaya başladılar. Biraz zorlanınca bu kez keleşleri çıkartarak ateş etmeye başladılar. Ellerinde silahları olduğu açıktı. Kitlenin az olmasından kaynaklı fazla zorlamadık, biz geri gelmeye başlayınca onlar bazı araçlarını bırakıp kaçmaya başladılar. Yanımızda bulunan bir genci de gözümüzün önünde bıçakladılar. Bıçağı sırtından vurdular. Saldırı yaparken de "Allah u ekber Allah u ekber" şeklinde tekbir getiriyorlardı."

Egit Baytur ise, "Arkadaşlarla oturuyorduk, bize dediler ki tetikçilerin partisi gelmiş. Biz de merak ettik bunlar ne için gelmiş diye. Burada herhangi bir tabanları, bir bileşenleri yok, bir provokasyon amaçlı gelmişlerdi. Başka bir amaçları yoktu, sonra dediler partiye saldırmışlar. Ondan sonra biz olay yerine geldiğimizde zaten iç içe girmişlerdi. Bir yandan tekbir getiriyor bir yandan da araçlarına kaçıyorlardı. O sırada ellerinde bulunan satır, bıçak ve sopalarla halka saldırıyorlardı. Biz savunmamızı yaptık, önlerini kesmeye çalıştık, konvoyun önünü kestik, o sıra bize 'bizde sizdeniz, biz de müslümanız' dediler. Biz de dedik 'eğer Müslümanlık buysa biz Müslüman değiliz'. Sonra bunlar kaçmaya başladılar biz de araçlarını taşlamaya başladık. Arkadan gelen araç, silah çıkartı. Araçta birbirlerine 'sen bırak ben bu o…ları öldüreyim' diyorlardı. Biz silahları gördükten sonra aracın arkasına saklandık. Ondan sonra bu araç geçti. Biz geride kalanları taşlamaya başladık. Onları bir nevi Lice'den çıkartmaya çalıştık. Olaylar esnasında içlerinde bulunan ihtiyarları araçtan indirdiler. 'Bize karışmayın, biz gideceğiz' dediler. Ondan sonra yaralı arkadaşlarımız vardı onları hastaneye götürmeye çalıştık."

Esnaflardan Haluk Dostlar da, HÜDA-PAR'lıların dükkanının yanında geçtiğini belirterek, "Gelişlerinden belliydi ki HÜDA-PAR bir provokasyon peşindeydi. Hiçbir üyesi olmadığı bir ilçeye sadece provokasyon amacıyla gelinir. Ellerinde sopa, balta, bıçak gibi her türlü silah vardı. Onların içinden birisi bana saldırmaya çalıştı. Bu bilinçli olarak yapıldı, hepsi silahlı olarak gelmişlerdi. Ben olayın canlı tanığıyım. Lice'nin üzerinde bir oyundur, bu seçim arifesinde. Biz bunu kabul etmiyoruz" şeklinde konuştu.

Görgü tanıkların beyanlarına göre, olayların olduğu esnada polisin zırhlı araçlarla hemen yan sokakta bulunduğu, olaylara müdahale etmediği belirtirken, olayların ardından polislerin olay yerine giderek boş kovanları topladığı kaydedildi. Emniyet Müdürlüğü'nün de, olay yerinde çok sayıda boş kovan ve araçların bagajlarında satır, balta, sopa, bıçak, levye topladıklarını doğruladığı belirtildi.

İlçede olaylar yerini sessizliğe bırakırken, halkın bekleyişi ise BDP Lice ilçe binasında devam ediyor.

Alınan bilgilere göre, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde ameliyata alınan ağır yaralılarda Ömer Bağır, saatlerce süren ameliyatın ardından yoğun bakıma alındı. Doktorlar, kan kaybeden Bağır'ın aldığı darbelerden dolayı akciğerinde hafif şekilde parçalanma olduğunu belirtti. Sol gözünden taş darbesiyle yaralanan Örfi Gözen'in de tedavisi hastanede devam ediyor. / anf