‘YA SUYU VERİRSİNİZ YA MEZRAYI TERK EDERSİN’ TEHDİDİ

Su kaynaklarının zenginliğiyle bilinen Aladana Yedi Kardeşler köyü birkaç gündür 25 kilometre uzaklıkta bulunan Yoğurtlu köyü korucuların tehdidi ve tacizi altında yaşıyor. Köy halkının su kaynaklarından pay isteyen korucuların, önce köylüyü tehdit ettiği, sonra köyü taradığı, şimdi de köylülerin hayvanları otlatmasını engellemek için iki köyün ortak kullandığı yaylada silahla nöbet tuttuğu öğrenildi.

Yedi Kardeşler köyü sakinlerinden Bedrettin İnan, korucuların köyün suyunu ele geçirmek için günlerdir türlü baskılar uyguladıklarını belirti. Korucuların Yedi Kardeşler sakinlerinden habersiz, su kaynağını yaşadıkları Yoğurtlu köyüne taşıma için önce Hizan Kaymakamlığa başvurduklarını ve işi ihaleye kadar götürdüklerini belirterek, “Ancak bu haberi alır almaz harekete geçtik ve hemen kaymakamlığa, Devlet Su İşleri Müdürlüğü’ne ve Özel İradeye dilekçe yazıp ihaleyi iptal ettirdik” dedi.

Bu iptal sonrası çileden çıkan korucuların tehditlerinin başladığını anlatan İnan, “Silahla köyümüze gelen korucular, ‘Ya bize suyu verirsiniz ya da mezrayı terk edersiniz’ diyerek tehdit ettiler. Bunu kabul etmediğimizde ise, 23 Haziran akşamı köyümüzü taradılar. Allahtan kimse yaralanmadı” diye konuştu.

JANDARMA KOMUTANLIĞIDAN KORUCULARA ÖRTLÜ DESTEK

Korucuların son olarak yoğurtlu ve Yedi Kardeş köylerinin hayvanları otlatmak için ortak bir biçimde kullandıkları yaylada silahla nöbet tutuğunu belirten İnan, konu hakkında Hizan Jandarma Karakol Komutanlığı’na şikayete bulunduklarını ancak gelip korucuların silahla nöbet tuttuğunu kendi gözüyle gören komutanın bu duruma hiç müdahale etmediğini, iki tarafı karakolla çağırmakla yetindiğine dikkat çekti.

‘ÖLÜRÜZ DE SUYUMUZU VERMEYİZ’

Yedi Kardeşler köyünün bir diğer sakinlerini olan A.İ, ise suyun bahane olduğunu, korucuların esas amacının yurtsever olan köye göz dağa vermek istendiğini vurguladı. Devlet baskısıyla 1994 yılında köylerinden terk etmek zorunda kaldıklarını anlatan A.İ, “Köyümüz o dönem askerler tarafından tamamen boşaltıldı ve üç sene boş kaldı. Birkaç yıl sonra geri döndüğümüzde yıkık, dökük halde bulduğumuz evlerimizi tekrar tırnaklarımızla inşa ettik. Hayvancılığa devam ettik” dedi.

Köyün su kaynaklarını hem içmek, hem de arazileri sulamak ve hayvanlara su vermek için kullandıklarını aktaran A.İ, “Ölürüz de koruculara suyumuzu vermeyiz” diye konuştu.