Azer DEMİR / ŞEMDİNLİ HABER
Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İlçe Örgütü öncülüğünde "Rojava için seferberlik" şiarıyla parti binasından Cumhuriyet Caddesi'ne yürüyüş gerçekleştirildi. Yüzlerce vatandaşın katıldığı meşaleli yürüyüşe, ilçedeki tüm sivil toplum örgütleri ve emek örgütü temsilcileri de destek verdi. "Kobanê IŞİD'e mezar olacak", "PKK halktır halk burada", "Bijî berxwedana YPG", "Bijî Serok Apo" sloganları eşliğinde caddeye gelen kitle adına DPB İlçe Başkanı Davut Evin açıklama yaptı. AKP'yi çetelere verdiği destekten ötürü kınayan Evin, IŞİD'in İslam adı altında kadın, çocuk, sivil ayrımı yapmaksızın insanları katlettiğini söyledi.
Evin açıklamasının devamında; “10 Haziran’da Musul’u ele geçirdikten sonra Fırat ve Dicle nehirleri çevresinde de etkinliğini büyük ölçüde arttıran İŞID; Suriye ile Irak arasındaki sınırı fiilen ortada kaldırarak son 2 hafta içerisinde yeniden Suriye’de bulunan cephelerde yığınak yapmaya başladı. Daha önce aralıklarla saldırılar düzenlediği Kürt bölgelerine, Irak’ta ele geçirdiği ağır silahlarla ve militan gücüyle Kürt bölgesinin önemli şehri Kobanê’ye büyük bir saldırı başlattı” dedi.
Evin devamla; “mübarek Ramazan ayının başlarından itibaren Rojava’da kadın ve çocuklar dahil masum sivilleri ve bir bütün olarak Kürt halkını hedef alan sapkın hedefler hiçbir savaş ve insanlık değerini kabul etmediği vahşeti, İslam adı altında yapması bizleri, Müslümanlar olarak daha fazla tepki göstermeye ve mazlumların etrafında kenetlemeye sevk etmektedir. Ramazan ayı içerisinde işlenen bu cinayetler sadece bölge halklarını tehdit etmekle kalmayıp bütün insanlığın zihnindeki İslam algısının negatif şekillenmesine de ortam hazırlamaktadır. Binlerce insanın hunharca katledilmesi, yüz binlerce insanın yerini yurdunu terk etmesine neden olan son katliamların Ortadoğu’da kalıcı kaosunda altyapısını oluşturmaktadır” dedi.
İŞID ve benzeri paravan örgütler sadece bölgesel olarak ortaya çıkmış bir vahşet hali değil, İslam dünyasının her tarafına yayılma istidadı olan ve dini mezhebi kavgaları körükleyecek hastalıklı bir ruh hali olduğunu kaydeden Evin, “bu yüzden İslam dünyası geçici durumları bırakarak bir an evvel bir araya gelerek çağdaş Hariciliğe karşı ne yapacağını hesap etmenin yollarını aramalıdır. Bu tür vahabi tekfirici şiddetin amacı ve gayesi kesinlikle İslam için değildir. ABD –Suud ortak projesi olduğu aşikar olan bu terör şebekeleri ABD, İsrail ve Haçlı koalisyonuna hizmet etmektedirler. Temel amaçları İslam’ı ve İslami hareketlerin imajını kirletip onları insanların gözünde terör ve terörizm ile özdeşleşmektedir. Bu gruplar Müslümanların başarılı olduğu yerlere sürülerek hem İslami hareketlerle savaştırılmakta hem de karşı devrim görevini yerine getirmektedirler. Cezayir’de GİA, Somali ŞEBBB, Afganistan’da El-Kaide, Irak ve Suriye’de İŞID ve daha niceleri bu karşıt devrim görevlerini icra etmiştir” dedi.
Evin son olarak; “İslam’ın kadınlara, çocuklara, yaşlılara, kendisini ibadete vermiş ruhbanlara, mâbedlere dokunulmaması yönündeki açık talimatlarına rağmen din adına silahlanıp sözde cihat eden Vahabi-Tekfirci terörist örgürler kadın – çocuk ayırımı yapmaksızın Müslüman kanı dökmekte hergün camileri bombalayarak İslami değerleri ayaklar altında çiğnemektedirler. Ortadoğu’nun huzur ve güven iklimine çekilebilmesi için din adına sergilenen şiddetin son bulması zorunludur. Başta İŞID ve El Nusra cephesi olmak üzere Suriye muhalifetinin Kürtlerin statü talebini kabul etmemesi düşündürücüdür. Gerçek hedefleri zalim Esad rejimi olması gereken İŞID ve diğer paravan örgütlerin Kürt halkını tehdit ve tekfir etmesi vicdan, izan ve İslam ile bağdaşmamaktadır” dedi.
İslam aleminin de daha fazla kanın akmaması, yeni vahşet ve katliamların yaşanmaması için tüm Müslümanları birlikte hareket etmeye ve İslam adına işlenen cinayetlere ortak tavır geliştirmeye çağırıyoruz. Bizler Şemdinli BDP ilçe teşkilatı olmak üzere, Şemdinli’deki tüm sivil siyasi kuruluşlar DTK, Şemdinli Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Azadi İnisiyatifi, Kurdi-Der, MEYA-DER, KESK Bileşenleri, YAKINDER, Özgür Kadın Hareketi, Guldexwîn Kültür Merkezi, Gençlik Hareketi ve Şemdinli Doğa Severler Derneği olarak AKP hükümetinin bu cnilere verdiği maddi desteğin kesilmesini ve insanlıktan nasibini alamamış bu canilerin Türk hastanelerinde tedavi edilmesini nefretle kınıyoruz.