Suruç-Kobanê sınır hattından günlerdir nöbet tutan halk, DAİŞ vahşet örgütünün yoğun saldırılarına karşı direnen YPG/YPJ güçlerine destek veriyor.
YPG/YPJ güçlerinin 28 gündür Kobanê’de tank, top gibi ağır silahlara karşı sergilediği tarihi direniş ile dayanışma amacıyla sınır hattındaki köylerde bedenlerini kalkan yapan halk, askerlerin müdahale ve işkencelerine maruz kalmalarına rağmen direniş nöbetlerini ilk günkü kararlılık ve ısrarla sürdürdü.
Türkiye ve Kürdistan’ın neredeyse her ilinden insanlar gruplar halinde nöbet noktalarına gelirken her gelen grup bir haftalık nöbetin ardından nöbetini yeni gelenlere devrediyor.
Ancak içlerinden bazıları direnişin ilk gününden beri direniş noktasını bırakmıyor. Siirt’ten gelen 56 yaşındaki Şükrü Esen ve Batman’dan gelen 54 yaşındaki Saadet Acet, Kobanê özgürlüğüne kavuşana kadar bulundukları alanı terk etmeyeceklerini söylüyor.
‘İNSANLIK İÇİN, HALKIMIZ İÇİN DİRENCEĞİZ’
Direnişin ilk gününden beri Boydê köyündeki nöbet noktalarına yönelik askerlerin 6 defa gazla, copla saldırdığını belirten Şükrü Esen, 25 gün boyunca Türkiye’nin “vahşet çetesi”ne verdiği desteği gördüklerini, bunu engellemeye çalıştıklarında ise kendilerine saldırıldığını dile getirdi.
Esen, “Bizim burada kalmamızı istemiyorlar. Ama biz direnişimizden vazgeçmeyeceğiz ve sonuna kadar direneceğiz. İnsanlık için halkımız için direneceğiz. Bizler halkımız için buradayız. Nerede olursa da direniriz. Sadece Kobanê değil Kürdistan’ın neresi olursa olsun yine bu şekilde direniz. Bizler halkımızın kalkanıyız. Bizim tankımız, topumuz ve silahımız bedenimizdir” dedi.
Askerin günlerdir yaşlı, kadın ve çocuk demeden saldırdığını kaydeden Esen, bununla yetinmeyip nöbet noktalarında bulunan her şeylerini tarumar ettiklerini dile getirdi. “Bunların vahşi ve barbar DAİŞ çetelerinden hiçbir farkları yok” diyen Esen, besledikleri aynı zihniyeti tüm dünyanın görmesi gerektiğini söyledi. Bulundukları alanda sadece savaşın bitmesi için beklediklerini ifade eden Esen, yapılan zulümler karşısında halkın ayağa kalkma zamanının geldiğini ve herkesin direniş noktalarına akması gerektiğini belirtti.
‘TÜRKİYE RESMEN DAİŞ’İ DESTEKLİYOR’
Günlerdir sınır hattı boyunca tutulan nöbet noktalarında DAİŞ çetelerinin Türk askerinin yanına geldiğini gözleri ile gördüklerini vurgulayan Esen, “Türkiye resmen DAİŞ’i destekliyor. Çetelerin koordinasyonunu Türkiye yapıyor. Alizêr köyünde de bize saldırdıktan sonra çeteleri sınırdan geçirdiler. Biz yaklaşık 25 kilometrelik bir alanı tutmuşuz. Bu da onların zoruna gidiyor. Bunun içinde herkesin ayağa kalkması gerekiyor. Sadece Kuzey değil Güney’in de Rojhilat’ın da ayağa kalkması gerekir. Savaşanlar zaten savaşıyor, bizler de savaşımızı bu şekilde verelim. Onları bu şekilde destekleyelim” dedi.
Kobanê özgürleşmeyene kadar direniş noktasından ayrılmayacağını belirten Esen, “Ya hepimiz birlikte var olacağız ya da birlikte yok olacağız. Ama her şeye rağmen direnişimizi burada sürdüreceğiz. Hepimiz katliamdan geçirseler bile direnişimizden vazgeçmeyiz. Kobanêmizden vazgeçmeyiz” ifadelerini kullandı
‘ORADAKİLERİN HEPSİ BİZİM ÇOCUKLARIMIZ’
Direnişin başladığı günden beri nöbet eylemi tutan Saadet Acet de Kobanê özgürleşmeyene kadar bulunduğu yeri terk etmek istemediğini söyledi.
Kobanê’nin özgürleşeceğine sonsuz inancının olduğunu dile getiren Acet, Kobanê’de adaletsiz bir savaşın yürütüldüğünü, bunun için herkesin buraya gelmesi gerektiğini belirtti. Herkesin Kobanê’ye çıkması gerektiği vurgusu yapan Acet, “DAİŞ çetelerinin Kobanê topraklarında hiçbir hakkı yok. Sadece orada Kürt halkı olduğu için bu katliam girişimini yapıyorlar. Günlerdir burada patlamaları görüyoruz, çatışmaları, savaşı görüyoruz. Tank, top ve silah patlama sesleri geliyor. Bu yüzden çok tedirgin oluyoruz. Oradakilerin hepsi bizim çocuklarımız. Acaba ne oldu diye endişeleniyoruz” diye konuştu.
KOBANÊ ÖZGÜR OLANA KADAR….
Günlerdir askerlerin kendilerine sürekli gazlarla saldırdığını dile getiren Acet, “Arkadaşlarımızı dövdüler, bir arkadaşımızın çenesini kırdılar, yine bir arkadaşımızın ayağını kırdılar. Burada çok zorluk çekiyoruz. Karşı tarafta ne oluyor diye tedirgin olduğumuz yetmiyormuş gibi bir de askerler gelecek mi, müdahale edecekler mi diye tedirgin oluyoruz. Silahımız yok bir şeyimiz yok. Sadece Kobanê için burada oturuyoruz, onlara destek oluyoruz. Ama buna rağmen askerler tarafından sürekli saldırıya maruz kalıyoruz” diye aktardı.
Kobanê için direnişe katıldığını belirten Acet, “Kobanê özgür olana kadar buradan gitmeyeceğim. Ben böyle karar verdim. Herkes de buraya gelsin destek versin. Kobanê sahipsiz değildir. Kürtler sahipsiz değildir. Kaç gündür gazla, copla ve tazyikli suyla saldırdılar yine de gitmedik, yine de gitmeyeceğiz. Bitene kadar da gitmeyeceğiz” dedi.
Güncelleme Tarihi: 13 Ekim 2014, 09:30