Kayyum ataması ve polis baskınının Türkiye'den dünyaya yansıması

Kanaltürk ve Bugün TV’ye yapılan kayyum atamaları ve kayyumların dün polis zoruyla binaya girip yine polis zoruyla yayını durdurmaları Avrupa ve Amerika’da da tepkiyle karşılandı.

Kayyum ataması ve polis baskınının Türkiye'den dünyaya yansıması

Kayyumların polis zoruyla binalara girip, gazetecileri gözaltına alması ve yayını durdurma şekli Türkiye’de tepki toplarken yurt dışında da tepkilerin hedefi oldu.

Hürriyet’in derlediği habere göre; ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, evrensel demokratik değerler ve Türkiye anayasasında da kutsal kabul edilen değerler çerçevesinde davranma çağrısında bulundu ve “Daha önce de kaygı duyduğumuzu belirttiğimiz, özgür medya, ifade özgürlüğü ve toplanma hakkı gibi konulara ilişkin kaygılarımız sürüyor” diye konuştu.

AB Komisyonu

Avrupa Birliği Komisyonu, endişe duyduğunu belirterek 1 Kasım seçimlerinin demokratik standartlara uygun olmasını umduğunu dile getirdi. AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini’nin sözcüsü Catherine Ray, “Durumu çok yakından izlemeyi sürdürüyor ve hukukun üstünlüğü ile medya özgürlüğüne saygının öneminin altını bir kez daha çizmek istiyoruz” dedi.

AB Parlamentosu Başkanı: Endişeliyiz

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz da 1 Kasım seçimleri öncesinde Koza-İpek Grubu’na el konulmasından derin endişe duyduğunu belirterek, “Özgür medya canlı demokrasilerin temel taşıdır” dedi.

AP Liberal Grup Başkanı Guy Verhofstadt ve Yeşiller Grubu Eşbaşkanı Rebecca Harms ortak bir açıklama yaparak, “Avrupalılar olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a farklı fikirleri dinlemesini, alışılmışın dışında görüşleri tartışmasını ve muhalefeti susturma stratejisine son vermesini ısrarla tavsiye ediyoruz” dedi.

Avrupa İçin Liberaller ve Demokratlar İttifakı (ALDE) Başkanı Graham Watson da Türkiye hükümetinin önemli bir medya grubunu kontrol etmeye yönelik girişiminin, “Türkiye’nin tehlike çizgisini geçtiğini” gösterdiğini belirtti.

Kati Piri: Türkiye’de bir kötü gün daha

AP Türkiye Raportörü Hollandalı parlamenter Kati Piri, basın özgürlüğü açısından Türkiye’de bir kötü gün daha yaşandığını vurgulayarak, “Seçimler öncesi medyanın durumu son derece endişe verici” ifadelerini kullandı.

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland’ın sözcüsü Daniel Holtgen de yaptığı açıklamada, “Seçimlere günler kala medya organlarını basıp mallarına el konulması, medya özgürlüğü konusunda soru işaretlerine neden oluyor. Türkiye’deki gelişmeleri yakından ve endişeyle izliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Rahatsız edici bir illüstrasyon’

Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks de yaşananları, “Türkiye’nin son aylarda medya özgürlüğü konusundaki duruşunun tehlikeli yönünün özellikle rahatsız edici bir illüstrasyonu” olarak niteledi. Muiznieks, “Telaş, olağanüstü güç gösterisi ve kayyumun canlı yayını kesme kararı, Türk hukuk düzeni ve Türk Anayasası’na uygunlukları konusunda oluşturduğu sorulara ek olarak, uluslararası insan hakları hukuku tarafından belirlenen orantılılık kriterleriyle bağdaşmamaktadır” dedi.

AGİT: Basına açık engelleme

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Medya Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatovic de açıklamasında yetkililere endişe verici bu eğilimi tersine çevirmek için ellerinden geleni yapma çağrısında bulunarak iki televizyon kanalına yönelik polis baskınının, “basın özgürlüğüne açık engelleme” olduğunu belirtti. Çoğulcu bilgiye erişimin her demokrasi için vazgeçilmez olduğunun altını çizen Mijatovic, “Yetkililer, özellikle seçim sürecinde medyanın özgür bir ortamda çalışmasını sağlamalı” dedi.

Dış basında baskın

İpek Koza medya grubuna yapılan hukuksuz polis baskını ABD medyasında yer aldı. ABD medyası, polisin baskın sırasında uyguladığı şiddeti gösteren fotoğraf ve görüntülere yer verdi.

New York Times, haberini “Türk polisi Gülen ile bağlantılı medya kuruluşuna baskın düzenledi” başlığıyla duyurdu. NYT, haberinde “Polis, çarşamba günü çok erken saatlerde Gülen cemaati ile ilişkili olan Koza İpek Holding’e baskın düzenledi.

Hükümetin bu eylemi, 2013 yılının aralık ayında hükümet bakanları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakın kişilere yönelik düzenlenen rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarına karşı yapılan kısıtlamanın bir parçası olarak görülüyor” ifadelerine yer verdi.

Wall Street Journal da (WSJ), “Türkiye polisi, hükümeti eleştiren televizyon kanallarına baskın yaptı” başlığıyla duyurdu.

Haberde polisin medya şirketine girdiği sırada protestolarla karşılaştığı ifade edildi. WSJ, CHP Milletvekili Barış Yarkadaş’ın “Buna polis devleti denir. Polisin cunta dönemindeki gibi medya şirketine girerek gazetecilere rağmen deklarasyon duyurmasına şahit olduk” ifadelerine yer verdi. Haberde, baskın yapılan Kanaltürk ile Bugun TV’nin pazar günü yapılacak seçimlerde hükümeti eleştirdiğine dikkat çekti. Haberde, uluslararası toplumun Türkiye’de adil ve özgür seçim yapılması konusundaki endişeleri dile getirdiğine vurgu yapıldı.

Bloomberg ise haberinde Türkiye polisinin “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hasımı ile bağlantılı olduğu belirtilen medyanın genel merkezine baskın düzenledi” şeklinde duyurdu. Türkiye’de son yaşanan olaylara geniş bir şekilde yer veren Bloomberg, polisin canlı yayını keserek kumanda odasını kontrol ettiğini yazdı. Haberde, polisin canlı yayın yapan kameraların kablolarını çıkarttığı ifade edildi.

Washington Post gazetesi, İstanbul polisinin seçimlere birkaç gün kala hükümeti eleştiren büyük medya şirketini biber gazı kullanarak şafak baskını düzenlediğini yazdı. WP, polis ile Koza İpek Holding çalışanları arasında itiş kakış yaşandığını belirtti.

Mashable internet haber sitesi de Türkiye’de yaşanan gelişmelere çok geniş yer verdi. İnternet sitesi, haberi okuyucularına “Türk gazeteciler, kaotik medya darbesinde tutuklandı” başlığıyla duyurdu. Haberde Türkiye polisi, medya şirketinin İstanbul’daki merkez binasına biber gazı, cop ve tazyikli su kullanarak baskın yaptığını ifade etti. Operasyon düzenlenen medya şirketinin iktidara muhalifliği ile tanındığı belirtildi.

Site, polislerin gazetecileri tartaklaması ve binaya giriş görüntülerine geniş bir şekilde yer verdi.

NBC News ise haberinde, polisin muhalif iki televizyon kanalına seçim öncesi hücum ettiğini belirtti. Haberde polisin, medya grubun İstanbul’daki binasının önünde bulunan kalabalığa tazyikli su sıkarak dağıtmaya çalıştığı belirtildi.

NBC internet sitesinde, polis baskınının sosyal medyaya yansıyan görüntü ve fotoğrafların birçoğuna yer verdi.

Associated Press (AP):Polisin şafak vakti İpek Medya merkezine biber gazı kullanarak girdiğini yazan Associated Press haber ajansı, bu adımın, 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasının ardından Hizmet Hareketi’ne yönelik başlatılan baskıların bir parçası olduğunu yazdı. Haberde, kanallara baskının seçimler öncesinde muhalif sesleri bastırmak amacını taşıdığına dair eleştiriler aktarıldı.

Reuters: Reuters haber ajansı, Bugün Televizyonu önünde yaşananları detaylarıyla aktardığı haberinde Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Abdülhamit Bilici’nin, “Bu, muhalefete, medyaya, anayasamıza ve teşebbüs hürriyetine bir darbedir.” şeklindeki değerlendirmesine yer verdi. AKP milletvekili Aydın Ünal’ın, seçimlerden sonra diğer muhalif gazetelere karşı da tedbirler alınacağı yönündeki açıklamalarına da değinildi.

AFP: Muhalif kanal ve gazetelere seçime birkaç gün kala el konulduğunu kaydeden AFP, bu adımın Türkiye’de basın hürriyeti konusunda büyük endişelere yol açtığını vurguladı. Haberde, Bugün TV Genel Yayın Yönetmeni Tarık Toros’un, “Sevgili seyirciler, birkaç dakika içinde stüdyomuzda polis görürseniz sakın şaşırmayın” şeklinde anonsuna yer verildi.

Guardian: Muteber sivil toplum kuruluşu Freedom House’un “Hükümetin Koza İpek Holding’e el koyması seçim güvenliğini zayıflatıyor” açıklamasına yer veren gazete, internet sitesinden de baskına ait fotoğraf ve görüntüleri paylaştı.

Independent: 1 Kasım seçimleriyle ilgili analizinde Koza İpek’e kayyum ataması kararına ve polis baskınına yer veren gazete, Erdoğan’ın Meclis’te tek başına iktidar olacak çoğunluğa ulaşması durumunda otoriter bir başkanlık sistemi kurmasından korkulduğunu belirtti. Analiz, “Türkiye diktatörlüğe birkaç adım mesafede mi?” başlığıyla verildi.

Le Monde: Baskını, ‘Polis canlı yayında iki televizyon kanalının yönetimine el koydu’ başlığıyla veren saygın gazete, polisin, kapıyı kırarak binaya girdiğini yazdı.

To Vima: Yunan gazetesi, gelişmeyi, ‘En büyük sansürcü Erdoğan’ başlığıyla duyurdu. Ülkenin en çok satan haftalık gazetesi Proto Thema da hukuksuz el koymayı, ‘Türkiye, seçimler öncesi medyayı boğuyor’ başlığıyla verdi.

Skynews Arabia: Ortadoğu’da en çok izlenen haber kanallarından biri olan Abu Dabi merkezli Skynews Arabia kanalı, baskını, ‘Erdoğan, İpek Medya’ya kapıyı kırarak girdi’ anonsuyla izleyicilerine duyurdu.

Dubai merkezli Suudi El Arabia kanalı da haberi benzer bir başlıkla geçti. Filistin’den Sahifetü’l-Kuds gazetesi de okuyucularına, “Türk polisi Erdoğan’ın emriyle ülkenin en önemli medya şirketine el koydu” haberini paylaştı.

Güncelleme Tarihi: 30 Ekim 2015, 10:35
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER