İHD Antep Şubesi, 9 Ekim günü Kürtlerin yoğunluklu olarak yaşadığı 5 mahalleye bin kişinin silah, pompalı tüfek, pala, çivili sopa gibi silahlarla gerçekleştirdiği saldırıya ilişkin hazırladığı raporu, açıkladı.
Vatan, Ocaklar, Karayılan, Narlıtepe ve Fırat mahallelerine, bu muhitlerden olmayan, iki ayrı grup halinde bin kişilik bir saldırgan topluluğunun ellerinde silah, pompalı tüfek, pala tabir edilen büyük bıçaklar, çivili sopalar ve benzer nitelikteki silahlarla, "Yaşasın IŞİD", "Allahuekber" diye bağırarak saldırdığı ifade edilen raporda, saldırganların yürüyerek DBP Şahinbey ilçe binası önünde toplandığı kaydedildi.
POLİS GÖRMEZDEN GELDİ
Yapılan araştırma ve incelemelerde ırkçı saldırganların, 25 Aralık Polis Karakolu önünden yürüyüşle geçtiği yönünde anlatımlar olduğu belirtilen raporda, polisin gruba yönelik herhangi bir müdahale, uyarı ya da dağıtma girişimi olmadığı vurgulandı. Görüntü kayıtlarında saldırganların yürüyüşleri esnasında akrep denilen zırhlı polis aracı üzerine çıkarak sloganlar atıp tezahüratta bulunduğuna dikkat çekilen raporda, "Bunun üzerine polis aracı durmuştur. Görüntülerden toplu halde yürüyen grubun silahlı olduğu aşikar olmasına rağmen akrepte bulunan polis, bu gruba herhangi bir müdahale etmediği gibi dağılın uyarısında da bulunmamıştır" denildi.
SALDIRIDAN 1 SAAT ÖNCE KAMU KURUMLARI BOŞALTILDI
Kamu kurumlarına ve özellikle 25 Aralık Polis Karakolu’na olay gecesine dair karakol önünü gösteren, olayların gerçekleştiği yerlerde bulunan mobese görüntülerinin olayların gelişim seyrinin tespiti ve faillerin bulunması bakımından önem taşıdığına işaret edilen raporda, saldırıların gerçekleştiği mahallede bulunan kimi kamu görevlileri çalıştıkları resmi dairelerin mesaiden 1 saat önce boşaltıldığını, resmi dairelerin erken kapatılmasının istendiği yönünde beyanları olduğu belirtildi.
Saldırılarda Ömer Uçaker, Süleyman Balcı, Sevgi Balcı ve Şahin Dağhan'ın hayatlarını kaybettikleri hatırlatılan raporda, "3 yurttaş ağır yaralanmıştır. Ağır yaralananlar dışında 2’si kamu görevlisi olmak üzere 20’nin üzerinde vatandaş yaralanmıştır. Derneğimizin kayıtlarına ulaşabildiği 12 yaralıdan birinin kesici alet ile yaralandığı, diğer bir yaralanın akrep isimli polis aracından atılan cisim ile kafatası parçalanarak ağır yaralı kritik durumda bulunduğu, 4 yaralanın pompalı tüfekten çıkan saçma ile yaralandığı, geri kalan yaralıların ise ateşli silahlar ile vurulduğu ve vurulma yerlerinin genellikle baş bölgesi olduğu tespit edilmiştir" ifadelerine yer verildi.
FAŞİSTLER KURŞUN YAĞDIRDI POLİS İZLEDİ
Saldırıdan bir gün sonra 10 Ekim'de İHD'ye başvuran 12 kişilik bir ailenin, evlerinin olay gecesi kurşunlandığını İHD'den inceleme talep ettiği dile getirilen raporda, şunlar belirtildi: "Talep üzerine ailenin yaşadığı evin durumu fotoğraflanmış. Kayıt altına alınmıştır. Yaptığımız incelemede ailenin mukim bulunduğu 2 katlı yapının altında bulunan dükkanda ve üstünde yaşanılan evin 3 cephesinde 16 adet kurşun izinin bulunduğu tespit edilmiş ve fotoğraflanmıştır. Yine evde sıkılan silahlara ait olduğu düşünülen 4 adet mermi çekirdeği bizzat gözlemlenmiştir. Aile konuya dair beyanlarında ırkçı slogan atan grubun hemen yanında polislerin bulunmasına rağmen müdahale edilmediği, kendilerinin siyaseten yurtsever bir aile olduklarını, bu saldırının hedef gözeten bir saldırı olduğunu dillendirmişlerdir. Evin yanında bulunan yan komşu dairelerde de 5’e yakın kurşun izi tespit edilmiş, fakat ailenin yaşadığı evdeki kadar düzenli ve yoğun bir iz ve emareye rastlanmamıştır."
POLİSİN 'GÜVENLİĞİ YOKMUŞ'!
Ailenin iki ferdi olay gecesi ateşin başlamasından itibaren 155 polis imdatı 3 kereden fazla aradıklarını fakat herhangi bir yardımın taraflarına ulaşmadığına dikkat çekilen raporda, "Arama kayıtlarından ve 155 kayıtlarından polis imdatı aramalarının ortaya çıkacağını beyan ederek; aradıkları telefon numaralarını derneğimize aktarmışlardır. Olaydan 1 gün sonra yine tutanak tutulması için 155’in arandığını fakat polis yetkililerinin, 'kendi güvenliklerinin olmadığını' belirterek, gelmediklerini, polis tarafından olaylar başlamadan önceki 3 gün boyunca kamera ile yaşadıkları muhitin kayıt altına alındığını beyan etmişlerdir" denildi.
Raporda, başvurucu aile ile Güzelvadi Mahallesi'nde yapılan görüşmelerde "saldırganların kendi mahalleleri ve muhitlerinde oturmadığını, yıllardır bu mahallede oturmalarına rağmen saldırganları kendi yaşadıkları çevrede hiç görmediklerini, bu sebeple saldırganların planlı olarak başkaca mahallelerden ve bölgelerden toplanarak geldiklerini" anlattıkları kaydedildi.
'MAHALLELİ ARASINDA BİR GERGİNLİK YOKTU'
İHD tarafından saldırı gerçekleştirilen mahallelerde bir gün sonra yapılan incelemede, Kobanê’de yaşanan DAİŞ saldırılarını protesto için 7-8 hafta sonu özellikle son bir hafta da her gece mahallede protesto eylemlerinin yapıldığı, bu eylemlerde karşıt gruplar arasında bir çatışma olmadığı, halka yönelik bir saldırı olmadığı ifade edilen raporda, esnafla yapılan görüşmede de benzer anlatımlar olduğu ve civarda bulunan okulun camlarının kırıldığı belirtildi.
DBP BİNALARI YAKILDI, POLİS İTFAİYEYİ BEKLETTİ
Binası yakılan ve kurşunlanan DBP yetkililerinin, itfaiyenin gelmesine rağmen polis tarafından bekletildiği bilgisine yer verilen raporda, "Derneğimiz tarafından yapılan inceleme, fotoğraflama, videoya alma işlemleri neticesinde DBP Şahinbey ilçe binasının tamamen yakıldığı, bina önünde boş kovanların bulunduğu, içerideki sandalyeler dahil tüm eşyaların kullanılamaz hale geldiği gözlemlenmiştir. Yine bina içerisindeki Kobanê’ye yardım amaçlı toplanan ayni yardımların da zarar gördüğü ve kullanılmaz hale geldiği anlaşılmıştır. Parti yetkilileri partilerinin saldırı esnasında önce kurşunlandığını, akabinde derneğin kilitli olan kepenginin kesilerek, binanın yakıldığını beyan etmişlerdir. Yine DBP Şehitkamil ilçe binasının da yakıldığı tespit edilmiştir" diye ifade edildi.
İHD yöneticilerinin Büyükşehir İtfaiye Daire Başkanlığı’nda Daire Başkanı ile görüşme yaptığı belirtilerek, görüşmede Daire Başkanına "parti binası yanarken, itfaiye araçlarının bekletilip bekletilmediği, göstericiler dahil, herhangi bir engelleme ile karşılaşılıp karşılaşılmadığı" soruları sorulduğunu, "böyle bir durum olmadığı" yanıtını verildiği kaydedildi.
GERGİNLİK SÜRÜYOR
"Derneğimiz yöneticilerin bu yönde bir şikayet olduğunu belirtmesi üzerine 'gergin durumlarda personeline öncelikle kendi güvenlikleri sağlanmaları talimatını tüm olaylar için verdiğini, belirtilen olay ile alakadar net bir bilgisi olmamakla birlikte polisin itfaiye personelinin güvenliği için itfaiyecileri bekletmiş olabileceğini' belirtmiştir" denilen raporun sonuç bölümünde şunlara yer verildi: "9 Ekim'de şehrimizde yaygın bir şekilde ellerinde silahlar ile saldırgan şahıslar dolaşmasına rağmen kamu gücünü kullananların gerekli önlemleri almadığı, olaylar sırasında gerekli müdahalelerin yapılmadığı tespit edilmiştir. Öldürme, ağır yaralama olaylarına rağmen etkin bir soruşturma, delillerin toplanması ve faillerin yakalanması konusunda şüpheler oluştuğu tespit edilmiştir. Yine şehrin raporumuzu yazdığımız an itibari ile dinginleşmediği, şehirdeki insanların ve özellikle farklı grupların haklı tedirginlikleri bulunduğu tespit edilmiştir. Tüm bu raporumuz ve tespitlerimiz konusunda yaşanan hak ihlallerinin takipçisi olacağız."
Güncelleme Tarihi: 18 Ekim 2014, 11:08