HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Bingöl'de düzenlenen mitinge katıldı. Türk Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun az sayıda kişiye hitap ettiği alanda Demirtaş'ı coşkulu kalabalık karşıladı.
Mitingde konuşan HDP Bingöl Milletvekili Adayı Serhat Gümüş, AKP'nin Bingöl'ün kent merkezini şantiye haline getirip rant elde etmeyi hedeflediğine işaret ederek, "Bunların ampülü ışık saçmıyor, radyasyon saçıyor radyasyon. Hepimiz kanser olduk. Yapılan yeni hastanenin 15 Ağustos'ta açılacağı sözü verildi. İnşallah tedavi olma imkanı buluruz" dedi.
HDP adayları Sevgi Örüç ve Hişyar Özsoy da halkı selamladı.
Mitinge katılan HDP İstanbul Milletvekili Adayı Hüda Kaya ise, Bingöl halkına "Şeyh Said'in yoldaşları" şeklinde seslendi. Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinde Kuran-ı Kerim ile seçim meydanına çıkmasına tepki gösteren Kaya, "Bizim ellerimizde Kuranlarla meydanlara çıkıp reklam yapmaya ihtiyacımız yok. Kuran'ın içerisindeki barıştan iyi anlayan Kürtler olarak, barışa ulaşmak için mücadele edeceğiz ve barış hayalini kuran halklara barış yolunu açacağız inşallah " dedi.
Şeyh Said ve Said-i Kurdi'nin posterlerini gösteren HDP Amed Milletvekili Adayı Nimetullah Erdoğmuş da, "AKP mezarları dahi belli olmayan bu önderler üzerinden siyaset yapıyor" sözleriyle tepkisini dile getirdi.
'HDP İLE TÜRKİYE RAHAT NEFES ALACAK'
Demirtaş, "Dörtyol'a kadar kitle var, birbirimizi görmek için pankartları indirmeniz iyi olacak" ifadelerini kullanarak başladığı konuşmasında, Bingöl'de tarihi bir miting gerçekleştirdiklerini söyledi. Ülkenin tarihi ve kritik bir seçime hazırlandığını ve Bingöl'de olağanüstü bir hareketliliğin olduğunu belirten Demirtaş, "7 Haziran'ı hepimiz iple çekiyoruz. O gün hayırlı bir işe imza atacağız. 7 Haziran'da sandıklar açıldığında Türkiye rahat bir nefes alacak. HDP çok daha güçlü bir şekilde parlamentoya girerek, tüm halkımız nefes alacak. 7'den 70'e her birimiz Edirne'den Artvin'e, İzmir'den Van'a Ardahan'a kadar gittiğimiz her yere bize gönül veren herkes bu ülke rahat bir nefes alacaksa HDP ile alacak" dedi.
Barajı aştıklarında ve parlamentoya gittiklerinde ilk işlerinin Kenan Evren'in darbe anayasasını kaldırmak olacağını söyleyen Demirtaş, "Darbe anayasasından kurtulmadıkça ne barışı ne kardeşliği ülkede gerçekleştirebiliriz. Yeni, çoğulcu ve demokratik bir anayasa yapmamız gerekiyor. Dili, dini, mezhebi ne olursa olsun özgürlükçü bir anayasa yapmalıyız. Herkesin bu benim anayasamdır diyebileceği bir anayasa yapmalıyız. HDP'ye oy vermekle sadece bir partiye oy vermeyeceksiniz, kimliğinize, inancınıza da oy vermiş olacaksınız" diye konuştu.
'BİZ İŞÇİDEN YANAYIZ'
Demirtaş, başkanlık sistemine vurgu yaparak, "HDP kazandığında rahat bir nefes alacağız. Ülkeyi başkanlık, tek adamlık tehdidinden kurtarmış olacağız" dedi.
HDP'nin seçim beyannamesinde yer alan emeklilerin, esnafların, çiftçilerin, işsizlerin, gençliğin ve kadınların sorunlarına da değinen Demirtaş, ülkede yoksulluğun parasızlıktan değil AKP'nin bilinçli politikalarından kaynaklandığını söyledi. Yolsuzluğu ortadan kaldırmak için adil olmanın yeterli olacağını ifade eden Demirtaş, "Türkiye'de kaynak sıkıntısı yok, para sıkıntısı yok. İş cinayetini önleyecek tedbirleri almak bu kadar zor ise, paraya kıymayım diye işçinin canına kıyıyorsa, hükümetin bilinçli politikasındandır. Onlar patrondan yanadır, biz işçiden yanayız. İşçinin canını koruyacak tedbirler alınmazsa bini aşkın işçi yaşamını yitirmeye devam edecektir" dedi.
Bingöl'de kadınların yüzde 85'inin ev işçisi olduğunu kaydeden Demirtaş, şöyle devam etti: "Ev kadınları siz çalışansınız, sigortalı olmalısınız, emeklilik hakkınız olmalıdır. Bunu fakirden, yoksuldan, işçiden yana olanlar yapar. Üniversiteyi bitiriyorsunuz, yüksek lisans yapıyorsunuz, yine işsiz kalıyorsunuz. Bilinçli politikalardır bunlar. İşsizlik sorununu çözmek zor değil, parayı patrona peşkeş çekmek yerine halka yatırım yapılması gerekiyor. Bu yapılırsa üç ayda Bingöllün çehresi değişir. Göç edenler geri gelecek. Kendi topraklarımızda iş imkanı yaratacağız. Niye elin Almanyalarına göç ederim, İstanbul'da ucuz iş gücü olalım. Bu rantçıların, hırsızlıların bu memlekete vereceği hiçbir şey yoktur."
'YAPMAZSAK, LANET OLSUN ÖYLE KOLTUĞA'
HDP'nin seçim beyannamesinde de yer alan vicdani ret hakkını da gündeme getiren Demirtaş, şunları kaydetti: "Askere gitmek istemeyenlere, tercih hakkı tanınmalıdır. Asker sayısını yarı yarıya indirmek bile, yine askerin masrafını yarı yarıya düşürmek bile asgari ücretçinin, emeklinin, esnafın, çiftçinin, kadının, gençliğin tüm ihtiyaçlarını karşılamaya yeterdir. Artık gençler, kadınlar, çocuklar, engelliler, esnaf insanca yaşamı hissedecekler. Geçen 90 yıla hayıflanacaklar. İnsan onurunu, hasiyetini merkeze oturtacağız. Bunları yapmazsak lanet olsun öyle koltuğa, öyle hükümete, deriz koltuğu bırakırız, koltuğa yapışmayız. Onlar gibi koltuğa yapışmayız."
HDP çalışmalarındaki arkadaşlık ve yoldaşlık hukukuna da değinen Demirtaş, şunları söyledi: "Sokakta emek harcayan arkadaşlar, kadın ve gençlik meclisinde yer alan arkadaşlarımız her birimiz tek yürek olmazsak bugünleri göremezdik. Biz birbirimizi sata sata, birbirimizin omzuna basa basa gelmedik, yoldaşça mücadele ederek bugünlere geldik. AKP'de her gün birbirini satan satana. Birbirinin omuzlarına çıka çıka iktidar koltuğunu sürdürmeye çalışıyorlar. Gün geçmiyor ki, birbirlerine hakaret etmiyorlar. AKP kurucularından kaç kişi var şuan AKP'de, Erdoğan'ın birlikte yola çıktığı kaç arkadaşı var. Sırtlarına basa basa kendisine saltanat yarattı. Tek adam sistemini böyle yarattılar. Bütün yoldaşlık hukukunu çiğnediler. Bingöl adaylarını seçerken de öyle yaptılar. AKP'de bir aday adayı arkadaşımız intihar ederek yaşamını yitirdi. Bütün Bingöl halkının başı sağolsun. Bunlar kendi arkadaşlarına ve yoldaşlarına sahip çıkmazlar. Onlar için her şey paradır, çıkardır. Onların nazarında halkın kıymeti yoktur."
'DAVUTOĞLU BİNGÖL HALKINA ÖZÜR BORÇLU'
İki gün önce bu meydanda Bingölülere seslenen Başbakan Davutoğlu'nun halkın gözünün içine baka baka yalan söylediğini vurgulayan Demirtaş, "Sayın Davutoğlu Bingöl halkının gözünün içine bakarak yalan söyledi. Genç köprüsünde 4 insanın canına kıydı. O dedi, 'Ben talimatı, emri verdim.' Çıktın dedin ki, 'Hainler cezasını çekti. Bizzat emir verdim dedin.' İnfaz ettirdiğiniz 4 kişinin Bingöl Emniyet Müdürü'nün suikastiyle alakası yoktur. Bingöl'e geldin, bunu savundun. Sen Bingöl halkına özür borçlusun. Pişkince gözünün içine baka baka Bingöllülere hareket edip gelsin geri gittin. 7 Haziran'da bunlara öyle bir cevap verin ki Bingöl meydanına bir daha çıkmasınlar. Yalan söylemekle yüzleri kızarmıyor, pinokyoya dönüşecek, her gün yalan konuşa konuşa burnu daha da büyüyecek" diye konuştu.
'KORKULARI ARTACAK'
AKP'nin yaptığı seçim anketlerini de gündeme getiren Demitaş, şunları kaydetti: "Güçlü bir iktidarız diyorlar, anket açıklıyorlar, yüzde 50 oyumuz var diyorlar. Madem bu kadar oyunuz varsa madem anketlerinizde HDP barajın altındaysa, o zaman işinize bakın, hoş helal olsun. Onlar da fakında saltanat gidiyor. 7 Haziran'da hesap soracak olanlar geliyor, o yüzden korkuyorlar, paniklemiş durumdalar. Her gün korkularını artıracağız. Tek bir saniye rahat bırakmayacağız. Senin o sarayında sana huzur vermeyeceğiz. HDP'ye gönül veren yürekli insanlarla ülkenin barışını biz kuracağız. Demokratik barışı biz getireceğiz. Yeniden savaşın başlamasına izin veremeyeceğiz. AKP çark etmesine, geri adım atmasına rağmen biz barışı savunacağız. Bingöl dağlarında kurşun sesi değil kuş sesi olacak. Dolmabahçe'nin teminatı sizsiniz. Daha güçlü bir şekilde yürüyecektir. Baskılar yok mu var, provokasyonlar yok mu, var. Devletin imkanlarıyla AKP mitingler yapıyor. Biz ise inançla ve imanla yapıyoruz. Paramız onlar kadar değil, olmasın, çok şükür hırsız değiliz. Devletin lüks imkanlarıyla mitinge gitmiyoruz, çok şükür. Bütün devlet gücünü arkalarına almışlar. Sadece AKP'yi değil Cumhurbaşkanı, 81 ilin valisini, tüm kaymakamlarını ve yandaş medyasını da yenmiş olacağız. Bizim de Allahımız ve halkımız var, bunların hepsini yeneceğiz."
SOYLU'NUN TEHDİTLERİNE YANIT
AKP'de Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'nun HDP'ye yönelik tehdit içerikli açıklamalarını hatırlatan Demirtaş, şu değerlendirmeyi yaptı "Süleyman Soylu, HDP tehditle oy topluyor diyor. Van Başkale'de AKP'nin milletvekili adayları seçim çalışmaları için oraya gidiyor. Esnaf tepki gösteriyor. Protesto eden 5 kişiyi tutukladılar. HDP ve DBP yöneticilerinin tutuklanması üzerine AKP'nin bütün ilçe teşkilatı istifa ederek HDP'ye geçti. İlçe başkanı İsmet Mühürcü HDP'ye geçti. Soylu, AKP'de teşkilatlardan sorumludur. İlçe başkanını tehdit ettiler, istifa etti diye açıklama yaptı. Mühürcü'yü buraya gelmeden önce telefonla aradım, Bingöl halkının huzuruna çıkıyorum, tehdit varsa, Bingöl halkının huzurunda özür dileceğiz. 'Severek, isteyerek, gönülden HDP'ye geçtim. Bunu Bingöl meydanında söyle' dedi. Az önce yalanları ortaya çıktı. Yolsuzluklara dair bir çift laf etseydin 'soylu' olacağına inanırdık. İki yıl önce başka bir partinin genel başkanıyken AKP'ye atıp tutuyordu. Şimdi bir koltuk vermişler, AKP savunuculuğu yapıyor."
Demirtaş, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın halkın parasıyla mitingler yaptığını söyleyerek, "Halkın parasıyla halka hakaret ediyorlar. Bu kul hakkıdır, kul hakkını yiyenin affı olur mu, bütün muhalefetin hakkı var onda. Onlar da alıp istedikleri gibi harcıyorlar. Biz hakkımızı bu dünyada da öbür dünyada da helal etmiyoruz. Asla helal etmiyoruz. Halkımız bu kadar yoksul asla kabul etmiyoruz" dedi.
Bingöl ve Diyarbakır adaylarıyla birlikte HDP'nin Meclis'te daha güçlü bir sesle Bingöl halkını temsil edeceğini söyleyen Demirtaş, "Eğer HDP halktan büyük bir destek alırsa, siyaseti değiştirecek büyük bir destek alırsa Ortadoğu'nun kaderini değiştirecek. Bütün ezilenlerin umudu olabiliriz. Ortadoğu halklarında, şu inanç gelecek, ayrı gayri demeden, Alevi, Suni, Kürt, Türk, Arap demeden demek ki kazanılabiliyor, kavga bitiyor, bütün halklara böyle bir umut vereceğiz. IŞİD barbarlığına dur demek için evet mührünü HDP'ye basmanız yeterli olur. Hem bütün ezilenleri korumak hem de İslamiyeti savunmaktır. Rojava'da, Kobanê'de büyük bir direniş yapıldı. IŞİD İslam'ı temsil etmiyor. Bütün inançların özgürce yaşanmasından yanayız, bundan taviz vermeyiz" şeklinde konuştu.
Gündemdeki Diyanet İşleri Başkanlığı'na ilişkin tartışmalara da değinen Demirtaş, "Bu diyanet hizmet veremediği için bunları değiştireceğiz diyoruz. Bingöl halkı inanç konusunda, imam konusunda çok daha iyi biliyor, yüreğinde hissediyor" diye konuştu.
'HALK DIŞINDA KİMSEYLE İTTİFAK YAPMADIK'
AKP hükümetinin Mısır politikasındaki çelişkilerine de vurgu yapan Demirtaş, şu hususlara değindi: "Bunlar meydan meydan dolaşıp, Rabia Meydanı diyorlardı. Darbeyle düşen Mursi 20 yıl hapis cezası aldı. Artık onun adını ağzına bile almıyor, Mısır'ı ağzına almıyor. Mısır'ın yönetimiyle anlaştılar, anlaşmak zorundalar. Mursi'yi sattılar. Vicdansızlar, satmak bunların geleneğinde var. Her şey onlarda alınıp, satılır. Onların nezdinde öyledir. Acemi Başbakan'da onu takip ediyor, zannediyor ki çok yalan ona kazandıracak. Bilmiyor ki kazansa bir dert, kazanmazsa bir dert. Kazansa başbakanlığı bitiyor, kazanmasa da başbakanlığı gidiyor. Oy istiyor meydan meydan, kime istiyor, o da farkında değil fukara. Bazen çok yüklenmeyeyim diyorum. Zaten başında bela var, Saraydaki burnundan getiriyor, uğraşmayayım diyorum, ama o da durmuyor. Davutoğlu'nun başkanlık sistemini savunduğunu hiç gördünüz mü? 25-30 miting yaptınız, televizyon programına çıktınız konuşmadı, sen de başkanlığa karşıysan açık ve şeffaf ol da, seni de kurtaralım. Başbakanlık gidiyor sen daha tadını almadan elinden alınıyor. Bu ülkede korku saltanatını bitireceğiz. Devletten, iktidardan korkmak utançtır. Allahtan başka kimseden korkulmaz. Açlıkla, terbiye etmekle, tankla topla, cezaeviyle korkutuyorlar. Devlet baba diyorlar ya, yalandır. Ana baba sizsiniz, devlet evlattır. Halk dışında kimseyle ittifak yapmadık. Kimseyle kirli ilişkilere girmedik. Özü sözü bir olduğumuz için halk ve aramıza mesafe yoktur."
AKP temsilcilerinin, HDP'nin yükselişi karşısında "Paralel ve HDP ittifak içinde" şeklindeki söylemlerine de tepki gösteren Demirtaş, paralel yapı ve hükümet ittifakına değinerek, "Paralel dedikleriyle 12 yıldır sanki biz ittifak yapmışsız gibi konuşuyorlar. Kim bize oy verecekse başımız gözümüz üstüne, ama kimseyle oy üzerinde hesap yapmayız, ittifak etmeyiz. Ne söylediksek 8 Haziran'da da aynısını söylemeye devam edeceğiz. 13 yıl sonra ilk defa muktedirin balkon konuşmasını dinlemeyecek, kurtulacağız bu balkon konuşmalardan" dedi.
'GENÇLER SANDIKLARI KORUSUN'
Demirtaş, sandık güvenliğine de dikkat çekerek, halka şu çağrıda bulundu: "Oy vermek kadar oyuna sahip çıkmak da önemlidir. Sandık güvenliği de önemlidir. Bütün gençler bu mitingten sonra partisine gitsin kendisini yazdırsın, sandıkları koruyacaklarını söylesinler. Bingöl halkının oylarına sahip çıkmak için Bingöl Barosu'nun da hazırlık yapması gerekiyor. Sandıktan kim çıksa onun kazanmasını istiyoruz. Bingöl halkı 'biz hazırız' diyorsa, biz de hazırız. Bingöl halkı daha önce azimle, kararlıkla, imamla başardı, bu kez de öyle olacak. Hep birlikte geleceğimiz için insanlık değerleri için yürüyeceğiz. Büyük insanlıkla yeni yaşama hep birlikte yürüyeceğiz. İnşallah emeklerimiz boşa gitmeyecektir." / Firatnews
Güncelleme Tarihi: 10 Mayıs 2015, 17:24