BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Amed'de basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Erdoğan-Barzani ziyaretiyle ilgili Demirtaş, Amed’de Kürtlerin dil, kimlik ve kendini yönetme hakkıyla ilgili hiçbir mesajın verilmediğinin altını çizdi.
"Sadece dağlar ve cezaevleri boşalacak denildi. Ama daha sonra bunun da Başbakan'ın bir hayalden ibaret olduğu ifade edildi. Bölgesel gelişmelerdeki sıkışmışlığı Türkiye'nin dış politikasındaki handikapları aşmak üzere gerçekleşmiş bir ziyarete benziyor. Özellikle Rojava'ya karşı Türkiye'nin takındığı sert tutum, anlaşılmaz ve buradaki kazanımları boğmaya dönük tutum Diyarbakır ziyaretinde bir kez daha perçinlendirilmiş oldu. Kürt halkına sıcak mesajlar verilmiş olabilir ama biz bunun gerçekten de kalıcı olarak barışa hizmet edebilmesi için güven verici somut pratik adımları görmek istiyoruz. Diyarbakır ve Kürt halkı bütün bu olup bitenleri izliyor. Kimsede büyük bir heyecan, coşku yok. Başbakan'ın burada verdiği mesajlarda sürecin önünü açabilecek düzeyde ve yeterlilikte görünmüyor" diye konuştu.
Ziyarete bazı BDP’li vekillerin katılmasının parti içinde kırılmalara neden olduğu iddialarına da Demirtaş, “buradaki programlara katılma konusunda partimizin kurumsal bir kararı yok. Ama buradaki programlara katılma noktasında bazı milletvekillerimiz kendi kişisel inisiyatifleri söz konusu. Fakat bu bizim açımızdan bir kırılma gerilim tartışma mesele değil” şeklinde yanıt verdi.
Demirtaş, İmralı’ya BDP ve HDK heyetinin dışında farklı heyetlerin ve gazetecilerin gitmesi konusunda ise şunları söyledi:
"Sayın Öcalan sürecin başından bu yana dış dünyayla temasının siyasi heyetin dışında, sivil heyetler ve gazetecilerle temasının önemli olacağını belirtiyor. Biz de bunu anlamlı görüyoruz. Hükümet bu konuda adım atmalıdır. Bu bir kere hukuka aykırı değil. Nereden bakarsanız bakın gecikmiş bir durumdur. Önümüzdeki haftalarda böyle bir gelişmenin olmasını bekliyorum. Olması gerektiğine de inanıyorum. Bu sürece katkı sunar. Akil insanlarda, sivil insanlardan oluşan karma bir heyet olabilir. Sonrasında gazetecilerden oluşan bir heyet olabilir. İmralı Adası'na gidip Sayın Öcalan'ın mesajını direk kamuoyuyla paylaşırlarsa şu anda tıkanmayla yüz yüze olan sürecin bir anda önünün açılması ihtimali doğacaktır. Başbakan da buradan bakıyorsa doğru bir bakış açısı olduğunu belirtebilirim.”
DERSHANE TARTIŞMASI YORUMU
AKP ve Gülen Cemaati arasından yaşanan dershane krizine de değinen Demirtaş, konun bir iktidar ve egemenlik kavgasına dönüştüğünü belirtti. Toplumun geri kalanına da 'ikimizden birini tutmak zorundasınız' gibi bir anlayış dayatıldığını ifade eden Demirtaş, “biz iki anlayışı da kabul etmiyoruz. Özel okulda bilgi satmak kapitalist sistemin argümanıdır. Devlet her yerde bilimsel, anadilde ve parasız eğitim vermek zorundadır. Dershaneler ve özel okullarla ayrımcılık yapmak yerine bütün okulların bu standartlara kavuşturulması gerekir. Hükümet bunu yapmak zorundadır. Bu yüzden insanlardan vergi alıyorlar. Eğer vatandaşlardan vergi almayacaklarsa her tarafa dershane özel okul açabilirler. Biz bu tartışmada taraf olmak zorunda değiliz. Parayla satılan eğitime karşıyız. Eğitimin ticarileştirilmesini doğru bulmuyoruz" dedi.
YEREL SEÇİMLERDE ADAYLAR ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA BELİRLENİYOR
Selahattin Demirtaş yerel seçimlerle ilgili de hafta sonu Amed’de ön seçim gerçekleştirileceğini ve önümüzdeki haftadan itibaren adayların peyder pey açıklanacağını söyledi.
“Mümkün olan en demokratik yöntemi hayata geçiriyoruz. Halkımızdan rica ediyorum. Delege olan arkadaşlar kendi özgür iradeleriyle inandıkları aday adaylarına oy versinler. Biz onları esas alacağız. Biz de adaylar parti başkanlarının iki dudağı arasında değil. Halkın belirlediği aday bizim açımızdan en uygun aday olacaktır” diye konuştu.
HDP İLKELİ İTTİFAKLAR GERÇEKLEŞTİREBİLİR
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için CHP ile ittifak iddialarını açıklık getiren Demirtaş şöyle konuştu: "HDP'nin seçimlere gireceği yerlerde HDP yönetimi tümüyle bu ittifak çalışmalarında, seçim çalışmalarında yetkilidir. Dolayısıyla BDP olarak bizim doğrudan söz söylememiz işleyişimize aramızdaki ilişkiye de aykırı olur. BDP'nin bir yaklaşımı var. Özellikle Türkiye'nin metropol kentlerinde HDP iyi bir örgütlenme ve çalışmayla büyük bir oy potansiyelini ortaya çıkarabilir. Bu kazanımın başarıya dönüşebilmesi için bazı illerde ve ilçelerde ilkeli ittifaklara açık olması gerektiğini düşünüyoruz. Ama bu saate kadar HDP ile CHP ya da başka bir parti arasında resmi ya da gayri resmi bir ittifak görüşmesi olduğunu söyleyemeyiz. Tartışmalar oluyor biz de izliyoruz. HDP zaten eş başkanları aracılığıyla ilkeli, şeffaf ve açık ittifak ve işbirliğine kapalı olmadıklarını belirttiler. Dolayısıyla bu tür görüşmeler önümüzdeki günlerde olabilir, ihtimal dahilindedir. Bu böyle gizli kapalı kapılar ardında yapılacak işler değil. Olacaksa ilkeler düzeyinde belirlemeler yapılır. Halkın kamuoyunun karşısında çıkılarak, hangi temelde nereler için ittifak yapıldığı halkla paylaşılır." / anf
Güncelleme Tarihi: 22 Kasım 2013, 09:07