Uluslararası Ortadoğu Barış Araştırmaları  Merkezi (IMPR) tarafından düzenlenen “Kürtler Barış, Demokrasi ve Çözüm Modellerini Tartışıyor” konferansında“Kürtlerin çözüm modelleri” başlıklı son oturuma geçildi. Bu oturumda da dört parçadaki temsilci ve konukların sunumlarına devam edildi.

Konferansta konuşan gazeteci Çetiner Çetin, Türkiye’de bulunan medyanın Kürt siyasetini iyi bilmediğini, bu nedenle de doğru biçimde yansıtmadığını ifade etti.  “Habur’dan giriş yapıldığı zaman Türk medyasının tamamı otobüsün üzerindeki insanların elbiselerine odaklandı” diyen Çetin, “Oysa o insanların neleri giydiğine değil neyi geride bıraktığına baksaydık bu süreci daha iyi kullanabilirdik. Meseleyi Kandil’in gardırobuna indirgedi. Kürt sorununun çözümü noktasında aktörler bellidir. Bugün BDP Türkiye’de en önemli Kürt siyasi aktörü haline geldi. O nedenle ne Öcalansız ne de BDP’siz bir çözüm mümkün görünmüyor” ifadelerinde bulundu.

‘İMRALI İLE KANDİL ARASINDA BİR HAT ELZEM’

Türkiye’nin İmralı görüşmelerine açık olması gerektiğini dile getiren Çetin, “İmralı ile Kandil arasında bir hattın kurulması elzemdir. Türkiye yıllarca bölünme sorunu yaşadı şimdi de PKK’nin siyasallaşmasına ilişkin sorunlar yaşıyor. Suriye önemli bir noktadır. Oraya duvar örmek talihsizliktir. Türkiye duvar yerine oralara köprüler kurarak orada bulunan partilerle iyi ilişkiler kurması gerekiyor. Artık PYD ile yapılan görüşmelerde MİT değil Dışişleri Bakanlığı’nın rol alması ve resmi davetle PYD Eşbaşkanı Salih Müslim ile görüşme dahilinde soruna yaklaşması gerekmektedir” diye konuştu.

 ‘KÜRTLERİ BÖLEN SINIRLAR FİİLEN İŞLEVSİZ HALE GETİRİLMELİ’

Akademisyen Mithat Sancar, konferansın son bölümünde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Kürtlerin yaşadıkları toprakları birbirinden ayıran sınırların anlamsız, işlevsiz hale getirilmesi lazım. Fiili entegrasyondur bu. Uluslar arası anlaşmalara gerek yok. Çünkü her yeni uluslar arası anlaşma yeni bir sorun, yeni bir savaşa neden olacak. Bu sadece Kürtlerarası entegrasyon olmayacak. Türkiye’nin batısıyla Güney Kürdistan arası entegrasyonun önünü açacaktır. Halklar arası ilişkide daha eşitlikçi bir iletişim yaratacaktır. Bu tür konferanslar, Kürtlerin birbirleriyle konuşarak sorunlarını çözeceği anlamına geliyor. Bu önemli.”

‘KÜRTLER BÖLGENİN BARIŞ GÜCÜ OLABİLİR’

Kürtlerin yaşadıkları ülkelerdeki yönetimlerle diyalog kurarak sorunlarını çözeceğini ifade eden Sancar, “Müzakere Kürtlerle Türkiye, İran arasında değil kendi içlerinde de olmalı. Birbiriyle yeniden silahlı çatışmaya girmemelidir. Kürtler bu bölgede savaşların bitmesi için önemli bir güç haline gelebilir. Yani barış gücü haline gelebilirler. Bu tür toplantılar buna katkı sağlar” diye konuştu.

IMPR Direktörü Aziz Barzani, bir konferans daha yapılması önerisinde bulunarak, yerinin Hewler olmasını ve daha geniş bir katılımla yapılmasını istediklerini söyledi. IMPR Başkanı Veysel Ayhan da görüşleri farklılık gözetmeden bir araya getirmeyi hedeflediklerini belirterek, “Konferansta ortaya çıkacak temel bildirge ikinci bir konferans için çaba göstermemizi sağlayacaktır. Burada konuşulanlar aynen kitaplaştırılarak yayınlanacak. Noktasına virgülüne kadar dokunmayacağız. Amacımız barışın tesisine katkı sunacak çalışmalardır” dedi.

İki gün süren konferansta yapılan sunumlar ve ortaya konan fikirler, kitaplaştırılacak. / anf