13 Mayıs'ta meydana gelen Soma'daki katliam gibi "iş kazası"ndan bu yana 16 gün geçti. Başta Soma'da olmak üzere ülkenin dört bir yanında resmi rakamlara göre 301 işçinin hayatına neden olan iş cinayeti protestolarını şiddet ve zorla bastırmaya çalışan AKP hükümeti, yeni bir düzenleme kararı aldığını kamuoyuna açıkladı.
AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, madencilik sektörüne dair yeni düzenlemeye ilişkin rödovans sistemiyle özelleştirilen madenlerde taşeron çalıştırılmayacağını, çalışma süresinin 8 saatten 6 saate indirileceğini, emeklilik yaşının ise 55'ten 50'ye düşürüleceği gibi kimi uygulamaların hayata geçirileceğini kaydetti.
Ancak yeni düzenlemenin içeriği ise yetersiz bulundu. HDP, faciadan sonra başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız hakkında gensoru vermişti.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de yine maden yasasında iş güvenliği ve işçi sağlığı odaklı düzenlemenin acilen yapılmasına yönelik kanun tekliği sunmuştu. Baluken, AKP'nin madencilik sektörüne dair yeni düzenlemesine ilişkin ANF'nin sorularını yanıtladı.
'TAŞERONUN KALKACAĞI SÖYLEMİ GERÇEĞİN ÇARPITILMASIDIR'
AKP grubu adına yapılan açıklamaya bakıldığında tamamen popülist yaklaşımların olduğunu, kalıcı çözümlere yönelik hükümetin ya da AKP grubunun ciddi çalışma içinde olmadığını düşündüklerini söyleyen Baluken, "Yapılan açıklamada 'rödovans sistemiyle özelleştirilen madenlerde taşeron çalıştırılmayacak' diyor. Bu sistem oldukça taşeronun kalkacağını söylemek gerçekçi değil. Soma'da çalışanlarda Soma Holding'in elemanlarıydı. O firma da da devletin taşeronluğunu yapıyordu. Ruhsatların parçalanamazlığı ilkesi gereğince özelleştirme yapılamamakta. Rödovansla dolaylı özeleştirme defakto olarak uygulanmaktaydı. Bu rödovans sistemi kalkmadıkça taşeronun kalkacağını söylemek gerçeği çarpıtmaktır" dedi.
'ÇALIŞMA SAATLERİ RİSKLERDEN KORUMAZ'
Baluken, yeni düzenlemede çalışma saatlerinin 8 saatten 6 saate düşürüleceğine dair şunları söyledi: "Çalışma koşulu süreyle ilgili değil. 6 saat çalışma, risklerden alıkoymayacaktır. Uygulama olumlu. Böyle değerlendiririz ancak diğer önlemler alınmadıkça işverenin vardiya sayısını artırmasına ve işçi sayısındaki artıştan kaynaklı ek maliyeti özellikle güvenlik maliyetlerine yansıtılması kuvvetle muhtemeldir. O nedenle açıklamanın altını doldurmaları lazım. Toplam maliyetin yarısından fazlası emek maliyetidir. Şu anda birçok maden yüksek kaza riski barındırdığına göre bu alana dair üstü kapalı cümlelerle popülist politika yerine somut ve inandırıcı uygulamalar önemlidir."
'İŞ GÜVENLİĞİ VE İŞÇİ SAĞLIĞI SAĞLANINCAYA KADAR MADENLER KAPATILMALI'
Gerekli teknolojik alt yapının sağlanması hususunun da önemine dikkat çeken Baluken, teknolojik alt yapının yeterlilik sağlanıncaya kadar madenlerin çalıştırılmamasının önemli olduğunu vurguladı. AKP'nin madenleri iş güvenliği ve işçi sağlığında teknolojik düzeye getirene kadar kapalı tutması gerektiğini belirten Baluken, "Burada devletin sorumluluğundan bahsediyoruz. Politik özveri olarak bunun ortaya konması AKP'nin içinde olduğu popülist yaklaşımın ne olduğunu ortaya koyuyor" dedi.
KAMU ADINA BAĞIMSIZ DENETİM
Baluken, bir değir hususun denetim meselesi olduğuna işaret ederek, sundukları kanun teklifi incelendiğinde katılımcı, bağımsız, sendika, meslek örgütleri, akademik çevreler, bilim insanlarından oluşan heyetlerin kamu adına bir denetim yapmasının hayati önemde olduğunun altını çizdi. Bu konuda hükümet adım atmazsa işçi sağlığı ve iş güvenliği vaatlerinin tamamının havada kalacağını vurgulayan Baluken, "Bu yetersizliklerin giderilmesine yönelik hükümet, kapsamlı bir çalışmayla kamuoyu önüne çıkmalıdır. Bizim kanun teklifimiz madencilikte önemli başlıkları ve detayları içeriyor. Bütün bunların değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz" diye belirtti.
'ÖLÜMLER DEĞİL İNSANCA YAŞAM KOŞULU TANIMLANMALI'
Baluken, hükümetin yeni düzenlemesine ilişkin kamuoyuna yansıyan "madende ölenlere 'sivil şehit' unvanı verilmeyeceği ancak şehitlik haklarının tanınacağı"na ilişkin de şunları söyledi: "Açıklamada sivil şehit değil ama haklar tanınacak açıklaması var. AKP, dini ve milli duyguları manipüle ederek bazı hazırlıklar içindedir. İnsanların ve ailelerin öldükten sonra şehitlik üzerinden tanımlanacak statüye değil ölmeden, insanca yaşam koşullarına ihtiyacı var. AKP'nin bu konuyla kamuoyu önüne çıkması gerekiyor."
'AMAÇ TEPKİLERİ AZALTMAKSA YENİ FACİALAR KAPIDA'
Kamuoyuna yansıyan hükümetin açıklamasının, kanuna ilişkin hazırlanacak tasarının kamuoyunda biriken tepkiyi azaltmaya ve hükümet üzerindeki baskıyı düşürmeye yönelik popülist amaçlarla hazırlandığını gösterdiğini dile getiren Baluken, "Bu yaklaşımın ardından önümüzdeki dönemde facia boyutundaki bu iş cinayetlerini daha fazla görebiliriz. Hükümetin madencilik sektöründen başlayarak samimi biçimde tüm iş kollarında işçi sağlığı ve iş güvenliğini oluşturacak düzenlemeler yapması gerekiyor. ILO sözleşmelerine koyduğu çekinceleri kaldıracak şekilde uluslararası güvenlik kriterlerini bulunduracak bir düzenlemeyle kamuoyunun önüne çıkması gerekiyor" ifadelerinde bulundu. / anf
Güncelleme Tarihi: 30 Mayıs 2014, 08:32