TÜSİAD, son günlerde Türkiye genelinde yaşanan olaylarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Kobani'nin IŞİD terör örgütünün eline geçmesi olasılığı karşısındaki dayanışma hissini ve IŞİD'in sergilediği vahşet karşısında insanlarımızda uyanan tepkiyi anlıyoruz. Bununla birlikte, bu durumun ülke içinde şiddet yoluyla dışa vurulmasını ve ülkemizin eski karanlık günleri anımsatan manzaralara sahne olacak şekilde can kayıpları yaşanmasını, milli değerimiz olan Atatürk büst ve heykelleri ile bayrağımıza yapılan çirkin saldırıları, eğitim kurumlarına kadar uzanan yakıp yıkma eylemlerini üzüntü ile karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz.
Kobani ve komşumuz olan ülkelerde yaşanan olaylar ülkemize olan etkileri vesilesiyle Türkiye'yi çok yakından ilgilendirmekle birlikte, söz konusu gelişmeler uluslararası toplum ile birlikte çözüm geliştirilmesi gereken nitelikte olaylardır. Bu nedenle, çözüm sürecine başından beri inanan, destekleyen ve sürecin ekonomik ayağına sahip çıkmaya çalışan bir iş dünyası kurumu olarak, Kobani'de yaşanan gelişmeler ile çözüm süreci arasında doğrudan bağlantı kurulmasını sorumlu bir davranış olarak görmüyoruz.
Hiç şüphesiz ki, Kobani'de yaşanan insanlık dramına ve sınırımızdaki İŞİD varlığına kayıtsız kalınamaz; bu olağanüstü belirsizlik içeren dönemin uluslararası işbirliği anlayışı içinde yönetilmesi ve 76 milyon vatandaşımızı iç ve dış terör ve şiddetten koruyacak tedbirlerin demokratik ilke ve teamüller çerçevesinde alınması esastır.
İş dünyası olarak, tüm toplum kesimlerini ve tüm kurumları sağduyulu olmaya, her türlü şiddet eylem ve söylemine karşı durmaya, çözüm sürecinin akamete uğramadan ilerlemesi konusunda sorumlu davranmaya ve provokasyonlara karşı dikkatli olmaya davet ediyoruz." / dha
Güncelleme Tarihi: 09 Ekim 2014, 22:26
"Kobani'nin IŞİD terör örgütünün eline geçmesi olasılığı karşısındaki dayanışma hissini ve IŞİD'in sergilediği vahşet karşısında insanlarımızda uyanan tepkiyi anlıyoruz. Bununla birlikte, bu durumun ülke içinde şiddet yoluyla dışa vurulmasını ve ülkemizin eski karanlık günleri anımsatan manzaralara sahne olacak şekilde can kayıpları yaşanmasını, milli değerimiz olan Atatürk büst ve heykelleri ile bayrağımıza yapılan çirkin saldırıları, eğitim kurumlarına kadar uzanan yakıp yıkma eylemlerini üzüntü ile karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz.
Kobani ve komşumuz olan ülkelerde yaşanan olaylar ülkemize olan etkileri vesilesiyle Türkiye'yi çok yakından ilgilendirmekle birlikte, söz konusu gelişmeler uluslararası toplum ile birlikte çözüm geliştirilmesi gereken nitelikte olaylardır. Bu nedenle, çözüm sürecine başından beri inanan, destekleyen ve sürecin ekonomik ayağına sahip çıkmaya çalışan bir iş dünyası kurumu olarak, Kobani'de yaşanan gelişmeler ile çözüm süreci arasında doğrudan bağlantı kurulmasını sorumlu bir davranış olarak görmüyoruz.
Hiç şüphesiz ki, Kobani'de yaşanan insanlık dramına ve sınırımızdaki İŞİD varlığına kayıtsız kalınamaz; bu olağanüstü belirsizlik içeren dönemin uluslararası işbirliği anlayışı içinde yönetilmesi ve 76 milyon vatandaşımızı iç ve dış terör ve şiddetten koruyacak tedbirlerin demokratik ilke ve teamüller çerçevesinde alınması esastır.
İş dünyası olarak, tüm toplum kesimlerini ve tüm kurumları sağduyulu olmaya, her türlü şiddet eylem ve söylemine karşı durmaya, çözüm sürecinin akamete uğramadan ilerlemesi konusunda sorumlu davranmaya ve provokasyonlara karşı dikkatli olmaya davet ediyoruz." / dha