Mardin Eğitim Sen Şubesi, Berkin Elvan için sosyal medyada ‘Lanet olsun öldürülen çocukları terörist belleyenlere’ mesajını paylaştığı için “yüz kızartıcı suç işlediği’ gerekçesiyle öğretmenlikten men edilen Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Hatice Dağlı ile dayanışma amacıyla basın açıklaması yaptı.

“İfade özgürlüğü suç değildir Hatice Dağlı Yalnız değildir” pankartı açılan açıklamada, Dağlı için başlatılan imza kampanyasına destek istendi.

Eğitim Sen Mardin Şube Başkanı Hamdullah Yıldırım tarafından yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:

‘Hakkında beraat kararı verildi’

“6 Mayıs 2015 tarihinde Mardin 2. Ağır ceza mahkemesinde terör örgütü propagandası yapmaktan yargılandı ve suç kastı bulunmadığından dolayı hakkında beraat kararı verildi. Fakat buna rağmen 3 ay boyunca görevine başlatılmadı. Görevine ancak 2 Temmuz’da başlatıldı.

“22 Ekim 2015 tarihinde yüksek disiplin kurulu toplantısında oy çokluğuyla devlet memurluğundan çıkarılması kararı verildi. 30 Kasım 2015 tarihinde yapılan resmi bildirimle arkadaşımız Hatice Dağlı’nın memuriyetle ilişkisi kalmamıştır. MEB’e şu soruları sormak istiyoruz.

MEB’e sorular

“Berkin Elvan’ı öldürenin kim olduğu belliyken halan hakkında soruşturma açılmamasına karşın arkadaşımız bu duruma karşı düşüncelerini ifade etmesi neden suç oluyor? Düşünce özgürlüğü İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 19. Maddesi, Medeni Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme’nin 19. Maddesi ne göre herkes kimsenin müdahalesi olmaksızın istediği düşünceye sahip olma hakkına sahiptir, herkes düşüncelerini ister sözlü ister yazılı ya da basılı biçimde iletme özgürlüğüne sahiptir, ve yine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. Maddesince yasal olarak da korunma altındayken neden arkadaşımız düşünceleri yüzünden memuriyetten çıkarılıyor.

“Arkadaşımızın paylaşımı suç unsuru oluştururken; Berkin Elvan’ın ve doğudaki çocukların öldürülmesini savunanların paylaşımları, neden suç unsuru taşımıyor ve neden haklarında herhangi bir işlem yapılmıyor? Görülüyor ki Hatice arkadaşımıza uygulanan bu ceza, tamamıyla hukuksuz, adaletsiz ve çifte standart ürünüdür.

“Arkadaşımız henüz aday öğretmenken ve adaylığının onaylanmasıyla ilgili işlemesi gereken süreç neden işletilmedi? Hakkında kesinleşen herhangi bir hüküm olmamasına rağmen neden bu hakkı gasp edildi?

“Yukarıda sorduğumuz soruların muhatabı olan Milli Eğitim Bakanlığı,  bu sorulara cevap verebilecek mi? Bu sorulara cevap istiyoruz. Kimsenin arkadaşımızın geleceğini bir çırpıda yok etmesine Mardin Eğitim Sen Şubesi olarak izin vermeyeceğiz. Öğretmenlik hakkını arkadaşımız, kendi dişiyle tırnağıyla kazandı, kimsenin ona lütfu ile değildir.”

Ne olmuştu?

Mardin’de bir lisede öğretmenlik yapan Hatice Dağlı, Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürülmesinin ardından İlahiyat Fakültesi’nden sınıf arkadaşlarının Berkin Elvan’la ilgili ‘Ah Berkin yaşasaydın da keşke seni kendi ellerimizle biz öldürseydik’, ‘terörist bozuntusu’, ‘Özellikle doğudaki çocukları öldürsünler ki büyümesin terörist olmasınlar’ paylaşımlarına tepki gösterdi.

Bu ifadelere karşı ‘Lanet olsun öldürülen çocukları terörist belleyenlere’ diye yazan Dağlı’nın bu gönderisinin ekran görüntüleri Milli Eğitim Bakanlığı’na gönderildi ve hakkında soruşturma başlatıldı.

Soruşturmanın ardından açığa alınan Dağlı, 6 Mayıs 2015 tarihinde Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesinde ‘örgüt propagandası yapmak’tan yargılandığı davadan beraat etti ancak buna rağmen mahkeme kararından hemen sonra değil, okulların tatil olduğu 2 Temmuz tarihinde göreve iade edildi.

Dağlı, idari soruşturma kapsamında eylül ayında Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı Yüksek Disiplin Kurulu’na ifade verdi. Kurul, ekim ayında yaptığı toplantıda ‘yüz kızartıcı suç işlemek’ ve ‘örgüt üyeliği’yle suçladığı Dağlı hakkında ‘memurluktan men edilmesi’ kararı verdi.