Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken ve HDP parti yöneticilerinden oluşan bir heyet, Eğitim-Sen Genel Merkezi’ne dayanışma ziyaretinde bulundu.
HDP heyeti, Eğitim-Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, Eğitim Sen Kadın Sekreteri Ebru Yiğit, Eğitim Sen Genel Sekreteri Mesut Fırat tarafından karşılanırken, burada açıklamalarda bulunan Figen Yüksedağ, siyasi iktidarın her geçen gün muhalif kesimlere karşı yeni bir operasyon düzenlediğini ve en son hedeflerinin Eğitim-Sen olduğunu söyledi.
Özelde okullara ve eğitim sistemine yönelik bir darbe geçekleştiğini dile getiren Yüksekdağ, darbeye karşı mücadele ettiğini söyleyen iktidarın mütemadiyen darbe yaptığını ifade etti.
Yüksekdağ, “Açığa alınan eğitim emekçilerinin sayısı 100 bine yaklaştı. Ağırlığı Kürt illeri olmak üzere 11 bin 500 eğitim emekçisi açığa alındı. Bunların her biri eğitim alanını ve sosyal yaşamı felç eden bir darbe sürecidir” diye konuştu.
Yüksekdağ devamla da özetle şunları söyledi:
“15 Temmuz’un başaramadığını siyasi iktidar başardı”
“Bu darbe girişimine en çok karşı duran eğitim emekçileriydi. Bugün sizin sürüm sürüm süründürmeye çalıştığınız Eğitim-Sen’lilerin ektiği demokratik tohumla yeşermiştir bu darbe karşıtlığı. 15 Temmuz’un başaramadığını siyasi iktidar başardı.
“Siyasi iktidar bir buçuk yıldan bu yana Kürtlerle, kadınlarla, gençlerle, kısacası kendisi gibi olmayan tüm kesimlerle çatışarak gerilim yaratıyor. Kantinde oturan öğretmenler birbirini ihbar etmeye zorlanıyor. Müdürlerden, ‘gammazlık’ isteniyor. Bu nasıl bir utanmazlık. Yıkıcılıktır.
“Amaç toplumu çürütmek”
“Bugün Eğitim-Sen’e yönelik operasyonların amacı toplumu çürütmeye, kendi ayaklarına pas pas etmeye çalışıyorlar. Bu kirli zihniyeti sahiplerine iade etmek de bizim görevimizdir. Bu uygulamaların dün de bugün de karşısında olduk. Siyasi iktidarın bu kötü ve yanlış yoldan hızla dönmesi gerekiyor.
“Onu, özgürlük ve emek davası”
“Yüz binlerce emekçinin ekmeği ile oynandı. Bugün eğitim emekçileri ‘ekmeğim mi onurum mu’ çatışmasıyla baş başa bırakılmaya çalışılıyor. Ama inanıyorum ki emekçiler hem ekmeğine hem onuruna sahip çıkacak. Bu dava onur, özgürlük ve emek davasıdır. Bu davanın yere düşmesine izin vermeyeceğiz. Bundan sonra da drene direne birleşe birleşe kazanacağız.
“Asker öğretmenler isteniyor”
“Sağlık emekçilerine dönük de tasfiyeler olacağı yönünde hükümetten açıklamalar var. Bu hazırlık ülkenin büyük bir felakete sürükleneceği anlamına geliyor. Bu kamusal ve sosyal felaket ile kırılmaya götürüyor. Siyasal iktidar Türkiye’de eksik bıraktıkları AKP kadrolarını bu yolla doldurmaya çalışıyor. 15 Temmuz’dan sonra kime ne vaat edildiyse o alanlar açılıyor. Çok kirli bir süreç işleniyor. Eğitim’de de kendilerine biat eden ‘asker ‘ istiyorlar. Polis öğretmenler, asker öğretmenler istiyorlar. İşte felaketin ta kendisi de budur.”
Güncelleme Tarihi: 27 Eylül 2016, 17:44