BARIŞ DEMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ
2016’nın son günlerinde Diyarbakır sokaklarında dolaşıyoruz. Yeni bir yılı karşılamanın heyecanı yok. Uzun bir süredir kentte sinen ‘keyifsizlik’ hali yılın son günlerinde de kendini hissettiriyor. Kime dokunsak 2016 yılında yaşanan acılara işaret ediyor. Ancak tüm olanlara karşı barış talebi dillerde...
Şevhat Doğru, son bir yılda yaşananların tam bir felaket olduğunu ifade ederek şunları kaydediyor: “Bu yıl hiç iyi geçmedi, evimizden, işimizden olduk. Belki ailemizde hayatını kaybeden olmadı ama çocuklarını, yerini yurdunu kaybeden çok insan oldu. Kimse ölsün istemedik. Biz ölüm, savaş istemiyoruz bunun getirisi yok. Bizim 2017’den temennimiz barışın gelmesidir. Ama savaş sürecek gibi görünüyor. Her şeye karşın umudumuz var, biz yine de barış diyeceğiz, barış demekten vazgeçmeyeceğiz.”
NE OLSA FATURASI HALKA KESİLİYOR
Sur’da esnaf olan Bilal Sesigüzel, son bir yılda yaşananların anlatılır gibi olmadığını sadece bu çatışmalı süreci yaşayan halkın bunu anlayabileceğini belirterek, “Ne desem boş, bunu ancak yaşayan anlar. Bu yıl hayatımın en berbat yılı oldu, onlarca insan öldü, insanlar evinden barkından oldu. Mal, mülk kazanılır ama ölenler geri getirilemez. Biz ölümler yaşanmasın, barış olsun, huzur olsun istiyoruz” diyor.
Bağlar ilçesinde inşaat işçisi olan Hüseyin Ateş ise geride bırakılan son bir yılın tüm bölge halkını mağdur ettiğini ifade ederek, “Bu yıl sadece benim değil herkes için çok zor geçti. Halk ne yapacağını bilmiyor, her an bir şeyler oluyor. Üst düzeydekilere bir şey olmuyor. Ne olsa faturası halka kesiliyor, bu savaş politikası Kürtleri de Türkleri de zayıflatmaktan başka bir şeye yaramıyor. Barış, huzur olsun istiyoruz. Kim çıkıp diyebilir ki; burada tek bir gün huzurlu geçti. Hep bomba, silah, çatışma, ölüm gördü bu halk. Barış olsun bunu istiyoruz” diyor. / Evrensel
Güncelleme Tarihi: 31 Aralık 2016, 10:35