Şengal Dağı dört bir tarafı çetelerle çevrili düz bir arazinin ortasında yükselen bir dağ. Burada on binden fazla Ezidi bir aydan fazla bir süredir dış dünya ile sadece haberleşme teknolojisi üzerinden bağ kurabiliyor. Bunun dışında dış dünya ile bağlantısı kesilmiş durumda.
Şengal dağına uzun bir süreden bu yana herhangi bir yardım ulaştırılmış değil. Karadan giriş çıkışın olmadığı Şengal dağına havadan da yardım yapılmadı. Sert kış koşullarına karşı direnen bu halk, şimdiye kadar koridorun açık olduğu dönemlerde Rojava'dan gelen yardımlarla ayakta kalıyor. Ezidi Demokratik Özgür Hareketi TEVDA başkanı Sait Hasan Sait’in ifadesiyle sert kış koşullarına karşı iradeleriyle yaşayan bu halk topraklarını bırakmamak için bedel vermeye hazır.
Halkın yaşadığı koşulları ve temel ihtiyaçlarının ne olduğunu Ezidilerin TEVDA başkanı Sait'e sorduk.
Şengal dağında bulunuyorsunuz, burada kaç aile barınmakta, sayıları ve yaşam koşulları, yine temel ihtiyaçlarının neler olduğunu söyleyebilir misiniz?
Burada kalan insanlar, aileler fedaice Şengal dağında kalmak istediler. Burada kalanların emeklerini kutsal görüyoruz. Bugün burada Şengal dağında kalan insanlar Ezidi dininin ve kültürünün davam edebilmesi için iradeleri ve düşünceleriyle kalmak istediler. Biz TEVDA hareketi olarak Şengal dağında kimse kalmadığı sürece Ezidilerin soykırım tehlikesi ile yüz yüze olduğunu gördük. Bu insanlar da bunu gördüler. Burada kalarak Ezidiliğin devamı için, kökleri derinlerde olan bir kültürün yok olmaması için Şengal dağında kalmayı tercih ettik. Şengal Ezidi halkı için çok kutsal bir yer. Bu nedenle burada kalan insanların emeklerine, direnişlerine anlam veriyoruz ve kutsal görüyoruz.
TEVDA olarak burada halk çalışmaları ve erzak dağıtım işleriyle ilgileniyoruz. Halk ile toplantılar gerçekleştiriyoruz. Burada, TEVDA tarafından kayıtlı olan aile sayısı 1446’dır. Şengal dağında 10 ila 12 bin arasında insan bulunmakta. Sert kış koşullarında yaşamaya çalışıyorlar. Çadır, kışlık elbiseler, ayakkabılar yine ısınmak için akaryakıt ihtiyaçları var.
Şimdiye kadar TEVDA tarafından Şengal dağında bulunan Ezidilere ne kadar ve nasıl yardımlar yapıldı?
Toplumsal ve yaşamsal olarak buradaki halka yardımlar yapılmışsa TEVDA tarafından yapıldı. Şimdiye kadar buradaki insanlar TEVDA tarafından yapılan yardımlarla ayakta kaldı. TEVDA olarak buradaki halkımızın hizmetinde olduk ve olmaya da devam edeceğiz. Çadırların yapımından tutalım erzak dağıtımına kadar birçok çalışmayı TEVDA'daki arkadaşlar yaptı. Yine toplantılar, bazı çalışmaların örgütlenmesi için komisyonların çıkartılması gibi çalışmalar yürütüyoruz. Her kampta bir komisyon örgütledik. Bunun dışında Rojava'daki kurumlar bize yardımcı oluyorlar. Koridorun açık olduğu dönemlerde çok yardımları dokundu. Buraya gelen yardımlarda sadece Rojava'dan ulaştırılmış yardımlardır. Oradaki kurum ve kuruluşlarca getirilmiş yardımlardır.
Halkın şu an içinde bulunduğu durumu ve kış koşullarına karşı nasıl direndiklerini bizimle paylaşabilir misiniz?
Bir halk, bir grup, bir insan irade ile yaşadığı zaman zorlukları da göğüsler. Burada bulunan on binden fazla insan çok zor koşullarda iradeleri ile yaşıyorlar. Bu yıl Şengal dağına kış erken geldi. Yine yağmur çok yağdı. Burada bulunan ailelerin yüzde seksen beşi çadırsız. Çocuklar yağmurun altında soğuk havada yaşıyorlar. Kışlık elbiseler ayakkabılar çok yetersiz. Çocukların yüzde ellisi, altmışı ayakkabısız, olanlarında ayakkabıları terlik vb yazlık ayakkabılar. Yine de bir inanç ve irade ile buradalar.
TEVDA dışında herhangi bir kurum ve kuruluş buraya yardım ulaştırdı mı?
İstenildiği gibi, gerektiği gibi bir yardım ulaştırılmadı. Sadece Rojava'dan gelen yardımlar buraya ulaştı. Kürt halkımızdan toplanan yardımlar Rojava'daki kurumlar tarafından buraya ulaştırıldı. Onun dışında Federal Kürdistan hükümeti tarafından çok küçük yardımlar yapıldı. İhtiyacı karşılayacak düzeyde değildi. Görünmeyecek kadar küçük yardımlardı.
Burada yaşayan halk nasıl bir tehlike ile yüz yüze, koridor açılması neden bu kadar önemli?
Bir gerçek var. Vicdani, ahlaki olarak söylemek istediğimiz şeyler, her bir insanın, her partinin, kurum ve kuruluşun yine insan haklarını savunduğunu söyleyen devletlerin, demokrat olduğunu söyleyen herkesin kendini burada kalan halk için sorumlu görmesi gerekir. Bu insanlık görevimizdir. Özellikle Bağdat hükümetinin yine Federal Kürdistan hükümetinin burada direnen halk için sorumlu davranmaları gerekiyor. Buradaki halkın ihtiyaçları çok fazla. Kış koşullarıdır; dondurucu soğuklar var. Bu nedenle önemli bir ihtiyaç olarak koridorun açılması gerekiyor. Eğer açılamıyorsa da Federal Kürdistan hükümetinin yine Bağdat hükümetinin imkanlarını kullanarak havadan, helikopterlerin gelip gideceği bir köprü oluşturması gerekiyor. Şengalli Ezidiler Irak ülkesinin bir halkı olarak görülüyor ama niye sahip çıkılmıyor. Ne Federal Kürdistan hükümeti ne de Bağdat yönetimi Ezidileri sahiplenmiyor. Bu çok büyük bir zarar veriyor Ezidilere. Bir hayal kırıklığı yaşıyorlar. Federal Kürdistan hükümeti yine Bağdat hükümeti karadan koridor açamıyorsa, imkanlarını kullanarak havadan bir köprü oluşturmaları gerekiyor. Burada yaşayanlar Federal Kürdistan hükümetinin yine Irak ülkesinin vatandaşları. Bu haliyle Federal Kürdistan yönetimini ve Bağdat hükümetinin Şengal halkı için bir meşruiyeti kalmıyor. Bir devlet, bir hükümet halkının can ve mal güvenliğini sağlayamıyorsa burada meşruiyeti tartışma konusu olur. Şu anda da Ezidiler bir hayal kırıklığı yaşıyorlar. Şu anda havadan bir köprü kurulması hayati önemdedir. Halkın güvenini onları koruyarak sağlayabilirsiniz ama şimdiye kadar bu yönde adım atılmadı.
Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Daha öncede söyledik acil olan koridorun açılmasıdır. Havadan yardımların bir köprü oluşturularak getirilmesi gerekir. Havadan yardımların getirilmesi için hiçbir engel yok. Hava ulaşımına sahip güçlerin buradaki halka yardım ulaştırması gerekir. Bunun dışında birçok insan katledildi, yine birçok kadın köle pazarlarında satılıyor. Bunların hepsi de İslam adı kullanılarak yapılıyor. Biz isterdik ki gerçek İslam’ın önderleri DAİŞ çetelerinin bu zulmünü kınasınlar ve bunların İslam ile hiçbir ilişkilerinin olmadığını söylesinler. DAİŞ çeteleri varlıklarıyla İslam dinine de zarar veriyorlar. / Firatnews
Güncelleme Tarihi: 04 Kasım 2014, 14:55