İstanbul’da konuşan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş: “HDP, bu vaatlerinin kaynağını nereden karşılayacak?’ şeklinde gelen eleştirilere de yanıt veren Demirtaş, “Sarayda bir su bardağı bin TL, asgari ücretten fazla. Altın kaplama olmasa boğazından geçmiyormuş. Bunları kessek, 25 milyon TL tasarruf oluşuyor” dedi.
Halkların Demokratik Parti (HDP) Eş Genel Başkanı ve İstanbul 1. Bölge Milletveki adayı Selahattin Demirtaş, İstanbul 2’inci bölge milletvekilleri adaylarının Esenler’de düzenlediği etkinliğe katıldı.
Etkinliğe HDP 2’inci bölge milletvekili adayı Filiz Kerestecioğlu, HDP İstanbul İl Eşbaşkanları Ayşe Erdem, Cesim Soylu katıldı.
‘HDP, bu vaatlerinin kaynağını nereden karşılayacak?’ şeklinde gelen eleştirilere de yanıt veren Demirtaş, “Sarayda bir su bardağı bin TL, asgari ücretten fazla. Altın kaplama olmasa boğazından geçmiyormuş. Bakın bunlar israftır. Bunların kessek, 25 milyon TL tasarruf oluşuyor” dedi.
Demirtaş’ın konuşmasından satır başlar şöyle:
“Bugün içinde bulunduğumuz koşullardan daha zor günleri gördük. Allah hiç birimize geçmişte yaşadıklarımızı yaşatmasın. Soykırımın, sürgünün, işkencenin ne demek olduğunu yaşayarak bu günlere geldik. O nedenle bizden daha fazla iyi kimse halkın ahvalinden anlayamaz. Çünkü bizler, bizzat halkın içinde var olmuş bir partiyiz.
“Biz artık yaşanan zulümlerden hükümetin ve devletin bizlere yaptıklarından dolayı kini, öfkeyi bir tarafa bırakalım, geleceğimize bakalım diyoruz. HDP, bu anlamda toplum içinde barışı sağlayabilecek tek partidir. Biz insanları bütün benliği ile kabul ettiğimiz için bu kadar renk bir araya geldik.
“HDP’nin bildirgesi birlik üzerinedir”
“Dün seçim beyannamesini açıkladık. 81 ilin hangisine giderseniz gidin, orada farklı farklı insanlar göreceksiniz. Dili, inancı, yaşam tarzı farklıdır. Kimliklerimiz, anadillerimiz farklı olabilir ama bu farklılık bir suç mudur? Değil elbette. Diyorlar ya ‘bu ülkede tek dil olacak, tek millet olacak’.
“Ne yapacağız peki farklılıklarımızı? Tekleştirmek için ya soykırımla katledeceksiniz ya sürgün edeceksiniz. Bunları yaptılar. Çorum’da, Maraş’ta, Sivas’ta denendi. Bunu da denediler. Demek ki bunlar kar etmiyor. İşkenceleri, infazları da denediler olmadı. Olmaz. İnsanlar dininden, inancından, kimliğinden vazgeçmez.
“Canından vazgeçer onurundan vazgeçmez insanlar. İşte ne yapacağız çare nedir? Biz onun çaresini ortaya koyduk. Birlik olmak lazım, birlik. Dillerimiz farklı olsun ama gönüllerimiz bir olsun. İşte HDP’nin bildirgesi birlik üzerinedir. Birlik olurken de kimse kimliğinden ötürü utanmayacak.
“Bunlar yalancının daniskası”
“Senden vergi alırken devlet Kürt müsün Türk müsün diye soruyor mu? Sormuyor. Ama o vergilerle sana hizmet verirken ille de Türkçe eğitim alacaksın diyor.
“Zorunlu din dersini ve Diyanet İşleri’ni kaldıracağız. Dinde zorlama yoktur diyen sizler değil misiniz. O zaman isteyen kendi çocuğuna istediği dinin öğretilmesini sağlayacak. Müslüman olmayanlar, Sunni olmayanlar var. Onların da inancına saygı duymak lazım. Biz zorunlu din dersini kaldıralım dediğimiz de Ankara’da dini kaldıracak diye feryat ediyorlar. Bunlar yalancının daniskası daniskası.
“Diyanet İşleri’nin Türkiye’de din hizmeti vermiyor. Bastıkları pahalı kitaplar israftan başka bir şey değil. Trilyonlarca para harcıyorlar dini de anlatmıyorlar. Dini de anlatmıyorlar kendi reklamlarını yapıyorlar. Diyaneti kaldıralım dediğimizde de kıyameti kopartıyorlar. İslamiyet’te israf yoktur, sizi o yüzden kapatacağız kusura bakmayın. O parayı fakire fukaraya dağıtacağız.
“Devletin bir valisi etrafında 30 polis koruması olmadan sokağa çıkmıyor. Neden? Bunların hepsi israf değil mi. Bir bakan yanına 20 kişi almadan seyahate çıkmıyor. Bu israf değil mi. Başbakan seyahate çıktığında bir uçak dolusu yandaş dolduruyor. Bunların parasını kim veriyor. Biz veriyoruz. Bu israf değil mi.
“Bu halk, halk otobüsünde yer bulamıyor, bu halkı yönetiyorum diyen kaymakamın, valinin ise forsundan geçilmiyor. Sadece Saray’daki birkaç ampulü kapatsak, tasarrufu sağlarız. Saray’da bir su bardağı bin TL, asgari ücretten fazla. Altın kaplama olmasa boğazından geçmiyormuş. Bakın bunlar israftır. Bunların kessek, 25 milyon TL tasarruf oluşuyor.
Zorunlu askerlik
“İsteyen askerliğini yapar, isteyen ‘yapmıyorum’ der. Ama burada mahalle muhtarının yanında katiplik yapacağım diyecek, o da hizmettir. Onu yapsın. Biz gençlerin önüne bu seçenekleri koyacağız.
“Zaten fazla askere ihtiyacımız olamayacak. Kaynak nerede diyorlar al sana kaynak. Kışlada harcayacağımız parayla, bu gençlerimiz günlük ihtiyaçlarını karşılasın. O kadar gaz alıp, halkımıza sıkacağımıza, gençlerimize 200 TL’lik kart verelim.
“Hırsızlık yapmayacağız çocuklarımıza yemek yedireceğiz”
“Biz o kol saatlerini toplayacağız hırsızlık yapmayacağız çocuklarımıza yemek yedireceğiz. Bu hiç zor değil” dedi. Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: “Bebeklerimiz için tüm mahallelerde gıda bankası kuracağız. Anneler babalar gidecek ne lazımsa ücretsiz alacak. Bunları neden yapacağız?
“Şu yeryüzü, şu binalar, bu mal mülk insanlar içindir. O yüzden yapacağız. Bu yeryüzünde çocuklarımızdan değerli bir şey yoktur. Biz şirket değiliz şirketler para için çalışır devletler değil. Eğer çocuklar açlıktan ölüyorsa bin defa batsın öyle devlet öyle hükümet.
“Bu topraklar sizindir, bu mal mülk sizindir, bu binaları siz yapıyorsunuz. Bu devletin bütçesine o parayı siz koyuyorsunuz. Burada sağladığımız barışı, kardeşliği Filistin halkının, Mısır’da, Rojava’da ezilen halkların hizmetine sunacağız. Ermenistan ile sınır kapısını açacağız. Çünkü bu topraklarda yaşayan herkes kardeştir. Eğer ki sizlerin desteğiyle HDP güçlü bir şekilde parlamentoya giderse, hep birlikte bunları gerçekleştireceğiz.
“Her bir adayımız halkın bizzat kendisidir, halkın emekçileridir onlara destek verin güç verin onlarla sokak sokak, kapı kapı HDP’yi anlatın. 7 Haziran gecesi bayram havasında bir kutlama yapacağız.”
Güncelleme Tarihi: 23 Nisan 2015, 18:56