Almanya’nın Hamburg kentinde Rosa Luxemburg Vakfı ile Civaka Azad tarafından Hamburg Üniversitesi’nde düzenlenen bir panelde, Suriye'de ve Ortadoğu'da yaşanan son gelişmeleri konuşuldu. Panelde Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Müslim ve Alman Sol Parti milletvekili Jan van Aken konuşmacı katıldı.
Panelin moderatörlüğünü yapan Hamburg Sol Parti milletvekili Cansu Özdemir açılış konuşmasında Rojava modeli ve PYD tarafından kurulan demokratik sistemden bahsederek yaşamın her alanındaki kadın mücadelesine dikkat çekti. Rojava’da özellikle kadın noktasında ‘Arap baharı’ndan çok farklı bir tablonun ortaya çıktığını belirten Özdemir, bunun Avrupa açısından da örnek alınacak bir öz yönetimi modelin olduğunu söyledi.
Yaklaşık 600 kişi tarafından coşkuyla karşılanan PYD Eş Başkanı Salih Müslim ise, konuşmasını Rosa Luxemburg’u anarak başladı. Rojava’nın tarihi konusunda kısa bir özet veren Müslim, son dönemdeki saldırıların yeni inşa edilen ve Ortadoğu’da bir değişimi yaratan demokratik öz yönetim modeline yönelik olduğunu söyledi.
“200 yıldır ezilerek, imha edilerek yok sayıldığımız için demokrasiye çok susamışız. Bunun için Rojava’da yaşayan tüm halk ve kesimleriyle birlikte yeni bir toplumu yaratmaya karar verdik” diyen Müslim, hem Suriye hem de Türkiye rejimi demokrasiden korktukları için inşa edilen modeli kabul etmek istemediklerini belirtti.
Bu yılın Ocak ayında Rojava’yı ziyaret eden Alman Sol Parti milletvekili ve parti grubunun dış politikası sözcüsü Jan van Aken, Rojava modelinin insanlık için büyük bir umut kaynağı olduğunu söyledi. Almanya hükümetinin Türkiye devletini destekleyerek Kobane’yi hiç gündemine almadığını eleştiren van Aken, yapılan görüşmelerde insani yardımının sunulması bile reddedildiğini aktardı. Konuşmasının devamında, Almanya’daki PKK yasağının bir an önce kaldırılmasını talep etti.
İzleyecilerin sorularıyla devam eden panel, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Dayanışma Günü, 29 Kasım tarihinde PKK yasağının kaldırılması talebiyle düzenlenecek yürüyüşlere ve 30 Kasım’da Şengal ve Kobane ile dayanışma gecesine katılım çağrısıyla son buldu.
