Roboski'de gözaltına alınanlar anlattı: Asker oğlumu dövdü

Kerem Enç, kardeşini Roboski'deki hava saldırısında kaybetti. 19 Ocak'ta şafak vakti evi basıldı. Askeri helikopterle sorgulanmaya götürüldü: "Asker evi ararken kardeşimin fotoğrafını kırdı, kızan oğlumu dövdü."

Roboski'de gözaltına alınanlar anlattı: Asker oğlumu dövdü
 Şırnak’ın Uludere ilçesi Ortasu ve Gülyazı köyleri 19 Ocak sabahı jandarmanın şafak baskınıyla uyandı. Birçok evde arama yapıldı. 7 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar askeri helikopterlerle sorguya götürüldü. 

Gözaltına alınanlar savcılık ve mahkeme sorgularının ardından önceki gün serbest bırakıldı. ‘Roboski’deki hava saldırısında ölenlerin ailelerinin yaşadığı köylere yönelik baskının nedeni, bölgeye yapılmak istenen ‘ güvenlik yolu’na karşı 15 Ocak’ta yaptıkları eylemdi. Eylem sırasında asker bibergazı kullanırken Serhat Encü başına isabet eden biber gazı fişeğinden dolayı hastaneye kaldırıldı. 

Gözaltına alınanlar arasında Kerem Enç de vardı. Enç, kardeşi Seyithan 28 Aralık 2012’de TSK’ya ait jetlerin attığı bombalarla öldürülen 34 kişinin arasında. Enç, “Askerler evi ararken kardeşimin fotoğrafını kırdı. 18 yaşındaki oğlum da askere kızdı. Asker oğlumu dövdü. Bizim acımız var. Daha hassas olmaları gerekiyor.” 
Enç, tek geçim kaynaklarının sınırda yaptıkları ticaret olduğunu anlattı: “Karşı taraftan 2 bidon mazot, çay, şeker, bazen de pirinç getiriyoruz. Bu bizim tek geçim kaynağımız. Kardeşim askerden gelip ilk kez katırlarla sınırı geçmişti. Bombalandı. Yol yapılırsa nefesimiz kesilir. Şimdi yol yaparak buna engel olmaya çalışıyorlar. Ayrıca sınırda halen ölen insanlarımızın eşyaları var. Onlar oradan alınmasın. Buraya gelenler sıfır noktasındaki katliamı yapıldığı yeri görsün istiyoruz. Ancak güvenlik yolu yapılırsa bunlar olmayacak. Yolun yapılmaması için eylem yaptık. Orada olup olmadığımı sordular.”

‘Roboski’de kardeşi öldürülen Hikmet Alma gözaltı sürecinde yaşadıklarını şöyle anlattı: “Arama kararlarını sordum, gösterdiler. Kapıyı açtım. Evimi aradılar. Gözaltına aldılar. Karakola gittik. Helikopterle ilçe jandarmaya gittik. ‘İzinsiz gösteri ve yürüyüş yapmak’ ve ‘Kamu malını tahrip etmek, yağmalamak’ gibi suçlamalar yapıldı. Bana ayrıca güvenlik yolu ile ilgili basına verdiğim demeçler soruldu. Ben eylem yapıldığı gün olay yerine kardeşimiz yaralandıktan sonra gittim. Bazı arkadaşlar hiç gitmemişti. Bizi gözaltına almalarındaki amaç 
Uludere katliamını gündemde tutmaya çalışanları sindirmek.”

2 yıl geçti onaya savcı gitmedi, katliamın izleri silinmek isteniyor

Hikmet Alma, inşaatına başlanan güvenlik yoluna karşı çünkü... “Sınır ticaretine giden insanlarımızın yolu kapatılıyor. Bu yol katliamın yapıldığı yerin tam üzerinden geçiyor. 2 yıl geçti ama daha oraya bir savcı gitmedi. Katliamın izleri silinmeye çalışılıyor. Biz sınırdan günlük ihtiyaçlarımız için, akrabalarımızı ziyaret etmek için geçiyoruz. Güvenlik yolu yapılırsa teller çekilecek. O zaman buradan göç etmek zorunda kalacağız. Roboski iki dağın ortasında. İki köy 5 bin nüfuslu bir yerleşim yeri. Kaçak dedikleri sınır ticareti dışında sadece koruculuk var. O da 100-150 kişilik. Köyün etrafı mayınlı, hayvancılık yapılamıyor. Eylem günü 2 aracın camı kırıldı. Cam kırıldı diye harekete geçen savcılar, olay günü biber fişeğinden yaralanan arkadaşımız için harekete geçmiyor. 34 kişi öldü devlet daha tek bir sorumlu bulamadı. Adaletteki çifte standarda karşıyız.”

Ortasu Muhtarı Haşim Encü de “Bazı kusurlarımız olabilir. Biz devlete karşı çıkmıyoruz. Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Ancak burada çok büyük bir acı yaşandı. Yol tam da çocukların katledildiği yerden geçiyor. Devletin biraz bu gözle bakması gerekiyor. İnsanlar öfkeli. Biraz daha hassas davranmaları gerekiyor." / Radikal
Güncelleme Tarihi: 22 Ocak 2014, 16:10
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER