İnsan Hakları Derneği ( İHD) İstanbul Şubesinde yapacakları Vicdani Ret açıklaması öncesi ANF’ye konuşan Yetişgen ve Atmaca, Türk devleti tarafından Kürt halkına yıllardır dayatılan imha, inkar ve asimilasyonun son halkasının Roboski katliamı olduğunu altını çizdi. Roboski kararına karşı bu tavrın her şeyden önce vicdani bir sorumluluk olduğunu vurgulayan Yetişgen ile Atmaca,  “bizler Kürdistanlı komünistler olarak halkımızı katleden, kardeşi kardeşe kırdıran bu militarist sisteme asla hizmet etmeyeceğiz. Kapitalizmin ve sömürgeciliğin askeri olmayacağız” dediler.

Yasin Yetişgen ile Tuncay Atmaca, devletin dayattığı militarizmi ilk kez yıllar önce tanıştıkları Komünist ideoloji sayesinde sorgulamaya başladı. Yetişgen ile Atmaca, bu militarist sistemin başta Ermeni, Kürt, Rum, Süryani ve Alevi halkların üzerinde uygulandığı katliamcı zihniyete karşı vicdanı retçi olmaya karar verseler de bunu kamuoyu önünde açıklama gereği duymadılar. Ancak çoğu çocuk 34 Kürt gencin öldürüldüğü Roboski katliamı hakkında Askeri Savcılığın verdiği takipsizlik kararı sonrası vicdani retlerini tüm dünyaya haykırmak isteyen Yetişgen ile Atmaca, vicdani reddini açıklamanın her şeyden önce vicdanı bir sorumluluk olduğunu vurguluyorlar.

KAPİTALİZMİN ASKERİ OLMAYACAĞIM!

 2000 yılından beri vicdanı retçi olduğunu belirten 35 yaşındaki Newroz Gazetesi Yayın Yönetmeni Yasin Yetişgen, düşüncelerini  “ Ben bir komünistim, kapitalist ve militarist bir devletin askeri olmak istemiyorum” diye özetliyor. 2007 yılında Çoban Ateşi gazetesinin Yazı İşleri Müdürüyken hakkında “Halkı askerlikten soğutmak” tan dava açıldığını anlatan Yetişgen, açılan bu davanın kararlığını daha da arttırdığını söyledi.  Türkiye’deki militarist sistemin yüzyıldır katliamlarla beslendiğini vurgulayan Yetişgen,  “ T.C devleti yıllarca Ermeni, Kürt, Rum,  Süryani ve Alevi halklarını katletti ve zorla Türkleştirmeye çalıştı. Ben Adıyamanlıyım ve çeşitli kültürlerin bir arada barış ve huzur içinde yaşadığı bir bölgeden geliyorum.  Ama devlet bu barış ve huzuru ortamını bozmak için yıllardır yapmadığı zulüm kalmadı. Halkımızı katletti, köyleri boşaltı, linç ve tehdit etti” diye konuştu.  Sistematik hale gelen bu katliamların son halkasının da Roboski ve buna karşın askeri savcının verdiği takipsizlik kararı olduğunu altını çizen Yetişgen, “Sömürünün, egemenliğin, sınırların ve devletlerin olmadığı, itaat ve tahakkümün son bulduğu, ırk, din ve cinsiyet ayrımının olmadığı, eşitliğin, özgürlüğün,  dayanışmanın olduğu bir dünyada yaşamak istiyorum. Kapitalizmin askeri olmak istemiyorum ve olmayacağım” dedi.

BAŞKA BİR DÜNYA MÜMKÜN

Yıllardır vicdani retçi olduğunu belirten Newroz gazetesi yazarı Tuncay Atmaca ise vicdani retçi olma kararını şöyle anlattı: “ Ben Kürdistanlı bir komünistim. T.C devleti kurulduğundan beri Kemalistler tüm hakları katletmiştir. Zaten bu devlet militarist bir yapıda kurulmuştur ve toplumun her hücresine kadar işlemiştir. Hayatımızın her alanında şiddetin hakim olması bu sebeptendir. Biz başka bir dünyanın mümkün olduğunu düşünüyoruz ve bunun için mücadele ettik, ediyoruz ve edeceğiz.”

Askeri savcılığın Roboski katliamı hakkında verdiği takipsizlik kararı sonrası Vicdani Reddini açıklamaya karar verdiğini belirten 50 yaşındaki Atmaca, “ Roboski katliamı olduktan sonra biz 2 yıl boyunca her hafta Roboski için sessiz eylemler gerçekleştirdik. Verilen bu karar insanlığın bittiği noktadır. İnsanlık ikinci kez katledilmiştir. Buna hiçbir vicdan sessiz kalamaz” dedi. / anf