Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “HDP Meclis başkanlığı için Deniz Baykal’a desteğini açıklarsa, biz asla Deniz Baykal’a oy vermeyiz” sözlerine yanıt verdi.

Önder, Meclis Başkanlığı seçiminde HDP’nin MHP adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy vermesi halinde Bahçeli’nin onu partiden ihraç etmesi gerektiğini söyledi.

HaberTürk’te katıldığı TekeTek programında Önder şunları söyledi:

‘Türkiyelileşemeyen bir zihniyetin ürünü’

“Liseli çocuklar spekülasyon yapıyorlar sosyal medyada, ben de onlara istinaden söyleyeyim. Şimdi biz yarın ‘Ekmeleddin Bey’e oy vereceğiz’ diye açıklama yapsak, Bahçeli herhalde Ekmeleddin Bey’i partiden ihraç eder. Bu mantık mı? Bu söylem mantıklı mı?

“Biz bu söylemin biraz kendine gelmesi için sükut ettik. Bu süreç başladığından beri Sayın Bahçeli’nin hakaretamiz söylemleri oluyor. ‘Biz onları yok sayıyoruz’ diyor. Bu ülkedeki 6 milyon insanı ne yapacağız?

“Hakkari’de bu parti yüzde 90’ın üzerinde oy almış. Şırnak’ta, Diyarbakır’da oy almış. Ne yapacağız bunlara? ‘Çekin gidin’ mi diyeceğiz? Bu nasıl bir söylemdir? Bundan kimseye hayır gelmez. Bu, Türkiyelileşemeyen bir zihniyetin ürünüdür.

“Türk’ü, Türklüğün davasını hiç ırgalamayan bir zihniyetin ürünüdür. Bu ne demek? Türk’ün izzetini, şerefini düşünmek, Türk’ün geleceğini de düşünmektir. Sen ne diyeceksin bu toplumdaki 20 milyon insana? ‘Çekin gidin’ demektir bu. Bunlarla bir yere varılmaz. Bu bir.

‘Çıkın ‘AKP ile koalisyon yapacağız’ deyin’

“İkincisi, bu söylem tutarsız. Sayın Bahçeli biz 2 yıl, sizin görevlendirdiğiniz MHP’li 3 parlamenterle Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda birlikte çalıştık. Bu ülkenin geleceğine şekil veren 69 Anayasa maddesinin altında MHP’li vekillerle ortak imzamız var. Tutarsızlık bu işte.

“Bu partiyle dün 69 maddeye imza atacaksınız, bugün ‘Biz bunların gölgesinin düştüğü hiçbir yerde olmayız’ diyeceksiniz. Bunun anlamı şudur; ‘Biz AKP’yi iktidar yapacağız.’ Bundan kimse Türklük, milliyetçilik, vatanperverlik adına bir hisse çıkaramaz. Çıkarılacak tek hisse budur. Bunun öfke ve nefret diline de bulanmış ifadelerdir bunlar. Yok saymak ve görmezden gelmek kimsenin haddine değil. Çıkın açık açık ‘AKP ile koalisyon yapacağız’ deyin.

‘Erdoğan vesayetinden kurtulmak isteyen bir kesim var’

“Biz bu açıklamayı AKP ile MHP’nin koalisyon kuracağının bir işareti olarak görüyoruz. Şark kurnazlığına gerek yok. AKP içinde Tayyip Erdoğan vesayetinden kurtulmak isteyen bir kesim var ve bunu Devlet Bahçeli’ye yaptıracaklar. Yapılmak istenen oyun bu. Çünkü adam dedi ki; ‘Verin Bilal’i alın iktidarı.’ Beşir Atalay da dedi ki; ‘Tabanımız MHP ile koalisyon istiyor.’ Hani ne oldu, ‘Yedirmeyiz’ diyordunuz.

“Bugün hepsinin ağzından dökülen, ‘Tabanımız MHP ile koalisyon istiyor.’ Kimse demiyor ki; ‘Sen Cumhurbaşkanımızın harem-i ismetine nasıl dil uzatırsın?’ Söyleyen bir tane AKP’li yok. Bu parti ‘Verin Bilal’i alın iktidarı’ diyor. Verecek misiniz Bilal’i? ‘Biz Erdoğan’ı yedirmeyiz’ diyordunuz. Ne oldu? Menüye mi koydunuz Erdoğan’ı? Yedirecek misiniz?

“Sayın Bahçeli, biz yüzde 13 almış olmasaydık şu an sizin genel başkanlığınız tartışılıyordu partide. Aynı şey Sayın Kılıçdaroğlu için de geçerli. Ayıptır. Siyasi terbiyeye de demokratik terbiyeye de sığmaz bu sözler.

Rojava’ya müdahale

“Güvenli bölge arıyorsan PYD oluşturdu zaten. Türkiye’ye saldırı mı var? Kim savaş istiyorsa da en öne kendi evladını koysun. Rica ediyorum, evlatları askerde olanlar Genelkurmay Başkanlığı’na mektup yazsın, ‘Benim oğlumu hesaptan düşün’ desin.

“Egemen Bağış gitsin savaşa. ‘Bir saatte gideriz’ diyordu, şimdi boşta geziyor. Şamil Tayyar da gitsin.