UNESCO’DAN İSTİFA
UNESCO’dan istifası konusunda konuşan Livaneli, istifa ettiği UNESCO ile 20 yıl çalıştığına dikkati çekerken, Genel Direktör İrina Bokova'nın da yakın dostu olduğunu aktardı. "Yararlı işler yapıyor ve yapmaya da devam edecek. Ne var ki hayat ilkelerim, kurumlardan daha önemli benim açımdan" diyen Livaneli'nin eleştirisi şu: "Türkiye'de insan hakları ihlalleri başını almış giderken, Güneydoğu'da kentlerimiz kasabalarımız tahrip edilirken, tarihi eserler yok edilirken, sivil halk cehennem acıları çekerken bunlara hiç değinmeden İstanbul'da bir 'İnsanlık Zirvesi' düzenlenmesi yanlıştı. Bunun sorumluluğunu taşıyamazdım. Bu yüzden çok sevdiğim bu kurumdan istifa ettim. BM pasaportumu geri verdim."
'SORUMLULUKTAN KURTULAN GÜÇLER DAHA DA SERTLEŞECEK'
Darbe dönemlerine hem yaşı, hem de muhalif temayülü sayesinde hakim olan Livaneli, halihazırda yaşananların, bilindik darbe uygulamalarını aştığı düşüncesinde:
"Bu ülkede her dönem haksızlıklara, zulümlere tanık olduk. Askeri cezaevlerinde ve işkencehanelerde insanlıkla bağdaşmayacak muameleler gördük. Özellikle '80 Darbesi'ndeki Diyarbakır Cezaevi zulümleri, insan aklını zorlar nitelikteydi. Ne yazık ki bunlar ve hukuk ihlalleri, biçim değiştirerek devam ediyor. Ama hiç olmazsa onlar demokrasi iddiasında değillerdi!"
Livaneli, "Hukuki sorumluluktan kurtulan güçler, daha da sertleşecek ve daha büyük katliamlar yaşayacağız" diye açıklıyor.
'SANATÇILARIN SESİ DAHA FAZLA ÇIKMALI'
Livaneli'nin sanatçılara mesajı da şöyle: "Sanat ve kültür, özünde barışçıdır ve bu alanda verilen her çaba bir barış eylemidir. Hayatım boyunca, sanat yoluyla ezilenlerin, haksızlığa uğrayanların, zulüm görenlerin yanında olmaya çalıştım. Bunu çok önemsiyorum ve barıştan yana sanatçıların sesinin daha çok çıkmasını arzuluyorum."
Çözüm sürecine de değinen Livaneli, HDP'nin 7 Haziran'daki başarısına yanıt olarak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın 'Çözüm Süreci'ni bitirdiğini vurguladı:
"Çözüm Süreci'nin dünyada ve ülkede kendilerine kredi sağlayacağını düşünenler, 7 Haziran yenilgisinden sonra bir anda strateji değiştirip en koyu milliyetçi tavırla silaha sarıldılar. Bu yöntemle oylarını artırmış olmaları, çok acı bir şey. Barışla oy yitirmek, savaşla oy kazanmak bir toplum için yüz karası."
Barış yanlısı Sanatçı Zülfü Livaneli, 'Çözüm Süreci' görüşmelerinin tekrar başlamasını isterken de şunları söyledi: "Şu anda ister Türk, ister Kürt; yüz binlerce aile çocuklarından dolayı korku içinde. Oğlunu askere göndermek zorunda kalan Kürt aile de kaygılanıyor. Bu acılar çekilmemeli, çözüm masası yeniden kurulmalı."
barış yanlısı tutum
geliştirmek lazım
barış yollarını zorlamak lazım
stratejiyi bu çerçevede
kurumlaştırmak gerek
savaş
çözüm
ve barış ın
ününde
en büyük engel