DAİŞ çetelerinin Kobanê’yi işgal ve katliam girişiminin ardından Kobanê merkezinde ve çetelerin işgal ettiği 350 köyden göç etmek zorunda kalan 192 bin Kobanêli’den 46 bini Suruç merkezde halkların kendi imkanlarını seferber ederek ortaya çıkarttıkları dayanışma ile yaşama tutunmaya çalışıyor. Hükümet yetkililerinin “Kobanêlilere kucak açtık” söylemine rağmen yalnızca 6 bin civarında Kobanêli AFAD çadır kentinde kalıyor.  Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte başta elektrikli soba, kışlık elbise ve bebek ve anneler için gıda değeri yüksek hazır gıda ihtiyacı artarken çadır kentlerdeki son durumu, HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Bilgi İşlem Sözcüsü Işıl Su Erdoğan ve Kobanê Kriz Koordinasyonu Sağlık Komisyonu üyesi Dr. Ethem Şahin değerlendirdi.

‘GÖNÜLLÜLERE İHTİYAÇ VAR’

Bilgi İşlem TSK Koordinasyonu Sözcüsü Işıl Su Erdoğan, çadır kentlerde acil olarak, hamile kadın ve çocukların gıda ihtiyacı olduğunu söyledi. Erdoğan şunları söyledi: “Her şeyden önce Kobanê çadır kentlerde çalışan gönüllü aktivistlere ihtiyacımız var. Burada çalışan gönüllüler uzun süreden buradalar çünkü onların yerini doldurabilecek kimse olmayınca bırakamıyorlar. Çadır kentlerde özellikle elektrik tesisatlarından anlayan aktivistlerin de gelmesi gerekiyor. Şuan birçok çadır kentimiz elektrik bulunmamaktadır. Giysi noktasında da sünger, battaniye, yatak, minderlere ihtiyaç var. Bunun dışında hiçbir çadır kentimizde yangın tüpü yok bunlara da çok acil ihtiyaç var. Yeni doğan çocuklar yerlerde yatırılıyor bu çocuklara beşik gerekiyor. Şuan bebek mama mutfağı projesi üzerinde çalışıyoruz. Özellikle çocuklar ve hamile kadınların gıda yardımına ihtiyaç var. Yeni kurulan çadır kentimizde 4 bin kişilik kapasiteye sahip ve ısıtıcı sobalar bir an önce temin edilmesi gerekiyor.” 

‘KIŞ ŞARTLARI AĞIRLAŞTIRIYOR’

Kobanê’den gelenlerin kış koşulları ile ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya olduğunu söyleyen Sağlık Koordinasyonu çalışanı Dr. Ethem Şahin, çadır kentlerde üç temel sıkıntıların olduğunu kaydetti. Şahin şöyle devam etti: “Çadırlarımızda üç temel sorun var; bunlardan beslenme, barınma ve hizmet sağlık sorunları yaşıyoruz. Aslında biz poliklinik hizmetinde ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Mevcut sağlık koşulları Kış mevsimi ile birlikte çok zorlanıyoruz. Çünkü çadırlarda elektrik sıkıntısından dolayı ısınma sorunu var ve çocuklar hastalanmaya başladı. Elektrik sorunun giderilmesi için çalışmalar var ama daha da çözülmüş değil. Yeteri içme suyu olmadığından kaynaklı da ciddi hastalıklar baş göstermeye başlandı. Kız ortasında dizventeri vakaları görülüyor. Bu anlamda yeteri banyo, tuvaletler yapılması gerekiyor. Şuanda çok ciddi aşı sıkıntısı da bulunuyor. Her ne kadar kayıt altına alınmaya çalışılsa da kampların dışında köylere yerleşen göçmen çocuklar aşısızdır. Köylere halen sağlık hizmeti gidilmemiş. Özellikle üç temel konuda süratle örgütlenmemiz gerekiyor; birincisi aşıların yapılması, hastalıklara sebep olan fiziki koşulların bir an önce giderilmesi düzenli beslenme gıda alınması gerekiyor. Yetersiz gıda alınmasından dolayı da belli hastalıklar yapılabilir. Onun için çocukların da yeterli mama ile beslenmesi gerekmektedir.”

‘HASTANE İNŞA EDİLMESİ GEREKİYOR’

Devletin ayrımcı politikaları nedeniyle kronik hastalığı olan Kobanêli hastaların ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kaldığını söyleyen Dr. Şahin, Kobanêliler için acil bir hastane inşa edilmesi gerektiğini belirtti.  Şahin, “Bu insanlar sağlık sistemine entegre olurlarsa gebelerin tam teşekkülü hastanelerde kontrollerin ultrasonla yapılması gerekiyor. Ayrıca Kobanê’den gelenlerin çoğu kronik hastadır, şeker hastası, astım hastası ve hiper tansiyon hastasıdır. Bunlar Kobanê’de eskiden kullandıkları ilaçlar vardı, gelirken bir kısmı ilaçlarını beraberinde getirmiş ya ilaçları bitmiş yada kendisinin burada aldığı ilaçlar eş değerde olmamıştır. Şuanda bu hastaları süratla hastaneye taşıyoruz ancak bu sorunun çözülmesi için ek bir uzmanlık tam teşekküllü bir hastanenin polikinik sistemine sahip bir yerin acil açılması gerekmektedir. Şuan Suruç Devlet Hastanesi 20 bin kişilik bir hastanedir. Şuan hastaneye 200 bin kişi akın ediyor ve çoğu kronik hastadır. Sağlık sorunun çözülebilmesi için bir batinaj yapılması gerekmektedir. Tabipler Birliği olarak ta ek bir laboratuvarın oluşması gerekiyor. Diğer yandan Kobanêlilerden reçeteyle ilaçlarını yüzde 20 TL para ile alınıyor.  Bu insanlarda acaba para var mıdır? Bu sorunun acilen ortadan kalkması gerekmektedir” diye konuştu.

‘SEFERBERLİK DEVAM ETMELİ’

Kobanê’den gelen 180 bin kişinin yüzde 90’nına yardım koordinasyonu tarafından ihtiyaçları karşılandığını belirten HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, gıda ve barınma sıkıntısı nedeniyle halkın seferberlik ilan etmeye çağıran Ayhan sözlerini şöyle sürdürdü: “Kobanê’den DAIŞ çetelerinin saldırıları nedeniyle 180 bin kişi buraya geldi. Kobanê’den gelen halkımızın ihtiyaçlarını karşılamak için kurduğumuz koordinasyon birimi ile gidermeye çalışıyor. Özellikle belediyelerimizden, sivil toplum örgütlerinden yardım alarak bu insanların ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Bilindiği üzere son günlerde yardımlarda da bir eksilme bulunmaktadır.  Bu konuda devletin ve hükümetin bir yardımı göçmenlere yönelik bulunmuyor.  Birçok devlet kurumu ve hükümetle ilişkiye geçtik, yardımların yapılması için çağrı yapılmamıza rağmen yardım talebimizi geri çevirdiler. Burada AFAD’ın 6 bin kişiyi barındırdığı bir çadır kent bulunuyor, onun dışında gelen tüm Kobanêliler bizim koordinasyonu aracılığıyla ihtiyaçları karşılanıyor. Bu yükü halkın olanaklarıyla kaldırmamız belli dönemlerde zorlanmaya neden oluyor. Bu açıdan tüm halkımız seferberlik ruhuyla Kobanê’den gelen halkımız için yardımlarını bekliyoruz.”

‘KOBANÊLİLERE AYRIMCILIK YAPILIYOR’

Suriye’nin farklı illerinden gelenler ile Kobanê’den gelen halklar arasında ayırımcılık yapıldığına dikkat çeken Ayhan, Hükümetin ‘Kobanêliler misafirimizdir’ söylemlerin gerçeği yansıtmadığını altını çizerek, hükümetin yardımların önüne dahi geçtiğini söyledi. Ayhan, “Daha önce Suriye’den gelen sığınmacılara gösterilen tolerans Kobanê’den Suruç’a gelen halkımıza gösterilmiyor. Çok açık bir şekilde ayrımcılık yapılıyor burada çifte standart söz konucu bizde bu ayırımcılığı kabul etmiyoruz. Bu insanlar savaş nedeniyle gelmişler ve ihtiyaçları da karşılanması gerekiyor. Hükümet ‘biz misafirlerimizin ihtiyaçlarını karşılıyoruz’ diyorlar ama bu sözlem düzeyindedir. Biz iki aydır buradayız ve hükümetin tutumunu, yaklaşımını çok net bir şekilde görüyoruz. Gelen yardımların gelmesinin önünde de büyük engeller çıkartılıyor. Zaten bunlar Kobanê’nin düşmesi ve insansızlaştırması için elinden geleni yaptılar. Halen DAIŞ çeteleri ile ilişkilerini kesmemişler, gereken desteği ve yardımı da sürdürüyorlar” dedi