-DAİŞ çetesinin patlattığı bomba yüklü araçlar ve attığı havan topları Kentte büyük hasara yol açmış. Binalar, yollar, araçlar ve çok sayıda araba kullanılamaz hale gelmiş.

-Hemen hemen tüm sokaklarda patlamamış havan toplarına rastlayabiliyorsunuz.

-Kentte YPG/YPJ'nin araçları için oluşturulan tamir ve lastik dükkanları var. Bu dükkanlarda çalışanlar savaşın geri cephesinde yoğun bir emek sarfediyor.

-Kobanê Belediyesi her gün düzenli olarak çöpleri topluyor. Belediye emekçileri bunun dışında siviller için YPG'nin ayırdığı su ve yemeği taşıyor. Bozulan elektrik jeneratörlerini tamir ediyor, ısınma ve elektrik jeneratörleri için mazot ulaştırıyor.

-Kentin batısında yaşayan sivillerin temel kaygısı can güvenliği. DAİŞ çetesinin attığı havan topları nedeniyle evleri zarar görüyor.Anneler çocukları için kaygılandıklarını söylüyor. Tabi ki ilaç,gıda,ısınma,giyim gibi çok temel konularda ciddi sıkıntılar da var. Ancak Kobanê'li siviller YPG/YPJ savaşçılarının gösterdiği fedakarlıklardan bahsederek ''Bu fedakarlıkların yanında bunlardan bahsetmek bile istemiyoruz. Zaten YPG bu konularda tüm imkanlarını bize sunuyor. ''diyor. Emine Şêxo isimli bir kadın, YPG'lilerin su,yemek,ilaç,ısınma malzemesi ve giyim için gelen yardımları önce kendilerine dağıttığını ifade ederek, şunları ekliyor; ''Bize dağıttıktan sonra bir şey kalırsa alıyorlar. Kalmazsa da ellerinde olan ile idare ediyorlar.Biz bu yüzden gıda,ilaç, ısınma gibi ihtiyaçlarımızı öne çıkarmak istemiyoruz. Tek isteğimiz DAİŞ çetesini Kobanê'den temizlenmesi ve çocuklarımızı ve bizi hedef alan havan topları saldırılarının sona erdirilmesidir.

Kobanê'de konuştuğumuz sivillerin ilk değindiği konu 29 Kasım'da Türkiye tarafından gelen DAİŞ saldırısı oldu. Kobanê'li siviller DAİŞ'e kapılarını açan Türk devletine öfkeli. Türk devletinin kapılarını DAİŞ'e açarak kendilerine yönelik bir katliam girişiminde bulunduğunu ifade ediyorlar.

-Yusuf Elî Etto ve eşi Feride Ömer, Kobanê'yi çatışmaların en şiddetli günlerinde bile terketmemiş. Çok sayıda koyunlarını birlikte beslemeye devam ediyorlar. Yusuf Etto ''Welatê me şêrîne em bernadin'' diyor. Hayvanlarına savaş nedeniyle yiyecek verememekten yakınıyor. Yaşlı çiftin 5 çocuğu da onları bırakmamış ve yanlarında kalmış. Biz onlarla konuşurken yanımıza gelen bir YPJ savaşçısı Feride ananın ayağında çorap olmadığını farkedince yanımızdan ayrılıyor ve elinde bir çift çorap getiriyor. Feride anne YPJ savaşçısına ''Siz bizi düşünmeyin. Bu çorap size lazım olur''diyerek almak istemiyor. Ancak YPJ savaşçısı çorabı ısrarla anneye veriyor. Feride anne ''Kobanê'yi bırkmadık çünkü YPG'nin olduğu yer en güvenli yerdir'' diyerek YPG/YPJ savaşçılarının kendilerine verdiği güveni ortaya koyuyor.

-...Ve Kobanê'de şimdilerde çocuk olmak, yalın ayak üşümek, oyunlarını havan topları arasında oynamak demek. Soğuk havada üzerlerinde ince kıyafetler,ayaklarında terliklerle zafer işareti yapıyorlar. Oyun oynayabiliyor musunuz? diye sorduğumuzda ''Tam oynayacakken havan topları atılıyor. Bazen durduğunda oynuyoruz ama atılınca tekrar bırakıyoruz.'' cevabını alıyoruz.

-Aşîti Meydanında bulunan beyaz leylek heykeli ve ''Qada Aşîti'' yazısı bunca savaşa inat dim dik ayakta kalıyor.