Yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, İran’ın Urmiye Cezaevi’nde devrimci tutsakların açlık grevinin yaklaşık 25 gündür devam ettiğini belirtti. Açlık grevinin nedeninin, keyfi ve zoraki sürgün, devrimci tutsakların koğuşlarına uyuşturucu kullanan eroinman, hırsız vb. davalardan yargılanan adli tutukluların verilmesi, itirafçılığın dayatılması, hak gaspı olduğunu belirtti. Tutukluların sürekli idam tehdidi altında tutulduğuna da dikkat çeken KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “Sorunların temel nedeni ise çözülmeyen Kürt sorunudur” dedi.

“İran devletinin devrimci tutsaklar üzerinde işkence ve idamı sürekli Demokles’in bir kılıcı gibi kullanması, tutuklular üzerinde baskı ve şiddet uygulayıp ciddi hak ihlallerine başvurması, ne İran devletinin ve halklarının ne de Kürt halkının çıkarına hizmet etmektedir” diyen KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, doğru, akılcı ve insani olan, başta Kürt sorunu olmak üzere, tüm sorunların diyalog ve müzakere yoluyla çözülmesi gerektiğine de işaret etti.

Aksi durumda Kürt halkının tarihsel olarak zindan, idam, işkence ve her türlü kötü muamelelere karşı son derece öfkeli ve duyarlı olduğunun bilindiğini de vurgulayan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı şunları belirtti: “Ortadoğu'da, önemli gelişmelerin yaşandığı bir süreçte, Kürt karşıtı politikaların hiç kimseye kazandırmadığı açık bir gerçekliktir.

Kürt siyasi tutsaklarının ceza evlerinde kötü muamele, işkence, dayatılan itirafçılık politikası ve idam tehditlerine karşı başlattıkları açlık grevinde hayatlarını kayıp etmesi, beraberinde daha önemli ve ağır sorunlar yaratacaktır.

Bu nedenle İran devletini, Kürt siyasi tutsaklar üzerinde uyguladığı ve açlık grevlerine neden olan politikalarından derhal vazgeçmeye, tutsakların taleplerini yerine getirerek var olan sorunları en kısa sürede çözmeye çağırıyoruz. Aynı şekilde halkımızı ve duyarlı tüm kesimleri Kürdistan'ın dört parçasında ve yurtdışında en değerli evlatları olan zindan direnişçileriyle aktif dayanışma içinde olmaya ve bu temelde güçlü sahiplenmeye çağırıyoruz.”