Mahalleli ile görüşen ve yaşadıkları sıkıntılar hakkında bilgi alan kadınlar daha sonra bir açıklama yaptılar.

Kadınların yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Mühendis, mimar, şehir plancısı kadınlar olarak insanlarımızın zorla yerlerinden yurtlarından edilmesine, evlerinden ayrılmalarına zorlamak için elektriklerinin, sularının kesilmesine şiddetle karşı çıkıyoruz. Bir devletin asli görevi tüm vatandaşlarının barınma hakkını korumaktır. Bu anayasal bir zorunluluktur.

Öte yandan tarihi kültürel bir mirasın gelecek kuşaklara korunarak aktarılması da bir devletin yöneticilerinin asli görevidir.

‘EVLER İNSANLARIN BAŞLARINA YIKILAMAZ’

Elbette ki burada yaşayan insanların yaşam koşulları düzeltilmeli, evleri yaşanabilir hale getirilmelidir. Dünya örneklerinde bu uygulama kültürel sit alanı içinde yaşayan insanların orada yaşamasına olanak tanıyacak şekilde yapılır. Vatandaşa teşvik kredileri verilir. Mevcut yapının korunarak iyileştirilmesine olanak sağlayacak projeler üretilerek vatandaşa sunulur. Burada yapıldığı gibi insanların evleri başlarına yıkılmaz ve mülkiyetlerine el konulmaz.

Sur iktidarın dar politik hesaplarına ve ranta kurban edilemeyecek kadar önemli bir kültürel mirastır. TMMOB ve İKK Kadın Çalışma Gurubu üyesi kadınlar olarak siyasi iktidarı bir an önce bu yanlış hesaptan dönmeye çağırıyoruz.” (DUVAR)