HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Suruç Katliamı ve DAİŞ hakkında Adalet Bakanı Kenan İpek ve İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk'ün yanıtlaması istemiyle soru önergeleri verdi.
Beştaş, önergesinde, şu ifadelere yer verdi:
"IŞİD adlı terör örgütü; son yıllarda Türkiye’de de birçok kanlı eylem gerçekleştirmiştir. 11 Mayıs 2013 yılında Hatay-Reyhanlı’da patlayan bombalar neticesinde 52 kişi yaşamını yitirirken 146 kişi de yaralanmıştı. Yine IŞİD adı kamuoyunca 20 Mart 2014 tarihinde Niğde Ulukışla’da bir polisi, bir askeri ve gasp ettikleri kamyonun sürücüsünü öldürerek kaçmaya çalıştıkları sırada duyuldu. Ardından 18 Mayıs 2015 günü, Halkların Demokratik Partisi’nin Adana ve Mersin mitingleri sırasında Parti il binalarına konulan bombalarla ve yine 5 Haziran 2015 günü de Diyarbakır mitingi esnasında kalabalık içerisinde gerçekleşen elim bir bombalı saldırı ile tüm ülkeye korku saçmaya devam etmiştir. Bu olaylar neticesinde HDP Adana ve Mersin il binaları tamamen kullanılamaz hale gelmiş, 6 kişi ağır yaralanmış, Diyarbakır’da gerçekleşen patlamada ise 4 kişi yaşamını yitirirken yüzlerce kişi de ağır şekilde yaralanmıştır."
'IŞİD'İN SINIR BÖLGELERİNİ KULLANDIĞI İTİRAF EDİLDİ'
Suruç Katliamı'nı hatırlatan Beştaş, "32 kişinin çok vahim bir şekilde ölümü ve onlarca kişinin de ağır yaralanmasına neden olan bu bombalı saldırı beraberinde bir çok soruyu da akla getirmektedir. Nitekim yukarda da sıralamış olduğum olaylar silsilesinde IŞİD adlı terör örgütünün Türkiye sınır bölgelerini rahatlıkla kullandığına ilişkin çeşitli devlet yetkililerinin açıklamaları olmuştur" diyerek, şu örnekleri verdi: "Hatay Valisi Celalettin Lekesiz geçtiğimiz yıl Mayıs ayında İçişleri Bakanlığı’na hazırlamış olduğu raporda İran, Irak, Lübnan ve Mısır dışındaki ülke vatandaşlarının IŞİD’e katılmak için Suriye’ye geçişlerde Hatay sınırını kullandığını belirtmiştir. Bir diğer husus da Suruç’taki güvenlik zafiyetidir. Nitekim Emniyet, nisan ayında IŞİD'in diğer ülkelerdeki militanlarını merkeze çağırdığını ancak Türkiye'dekilere ‘kalın' talimatı verdiğini raporlamış olup bu uyarıya rağmen güvenlik önlemlerinin alınmamış olması Suruç Katliamı'nın en başat nedenlerindendir. Ayrıca Suruç saldırısında adı geçen Özlem Yılmaz’ın 10 Haziran’da Adana'daki Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne polis tarafından 20 gün yatırıldığı, ancak doktorların cezai ehliyeti var raporuyla Yılmaz'ı polise geri verdiği de edinilen bilgiler arasındadır."
HÜKÜMETTEN YANIT BEKLEYEN SORULAR
HDP'li Beştaş, önergelerinde şu soruları yöneltti:
"IŞİD adlı terör örgütünün terör örgütü listesine alınmasını müteakip bu örgüt ve olası eylemlerine ilişkin ne tür tedbirler alınmıştır? Alınan tedbirlere rağmen yüzlerce kişinin ölümü nasıl gerçekleşebilmiştir? Alınan önlemler neden yeterli gelmemiştir?
IŞİD adlı terör örgütünün Türkiye’de gerçekleştirdiği saldırı sayısı nedir? Türkiye’de hangi saldırılar IŞİD tarafından gerçekleştirilmiştir? Bu saldırılar neticesinde kaç kişi ölmüş, kaç kişi yaralanmıştır?
IŞİD tarafından gerçekleştirilen saldırılara ilişkin kaç kişi yakalanmıştır? Kaç kişinin sorgusu tamamlanmıştır?
Türkiye’deki IŞİD örgütlenmesine ilişkin herhangi bir çalışmanız olmuş mudur?
2012 yılından itibaren Türkiye’den IŞİD’e çok katılım olduğundan hareketle IŞİD’e katılım sağlayan El-Kaide yapılanmasına dair birimlerinizce hiç operasyon yapılmış mıdır? Yapılan operasyonların boyutu nedir? IŞİD’e katılımların engellenememesinin nedenleri nedir?
2012 yılından itibaren Türkiye’den IŞİD’e katılım sayısı nedir? Katılım en çok hangi illerden gerçekleşmiştir? Katılımlarda en çok hangi sınırlar kullanılmıştır? Katılımların kolaylıkla gerçekleşebilmesinin nedenleri nelerdir?
IŞİD’e katılımlar ile ilgili yürüttüğünüz herhangi bir idari soruşturma var mıdır?
IŞİD’in Türkiye sınırları içerisinde birçok örgütlenme araçlarının (dernek vs.) ve kamplarının faaliyetlerine ilişkin ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz? Söz konusu kampları ve diğer yapılanmaları takip edebiliyor musunuz? Örgütün kamp ve örgütlenme faaliyetlerinin engellenmesi adına önlem alıyor musunuz? Ne tür önlemler almaktasınız? Önlemlerin yetersiz gelmesinin nedenleri nelerdir?
Türkiye sınırlarının IŞİD tarafından geçişlerde rahatlıkla kullanılmasının nedeni nedir? Tüm raporlarınızda, çalışmalarınızda bu sınırların kullanıldığı bulgularına rağmen, sınır geçişleri için önlem almamanızın nedeni nedir?
Suruç’ta meydana gelen saldırıya dair hiçbir güvenlik önlemi alınmamasının nedeni nedir?
Suruç’a giden gençlerin Suruç’a varıncaya kadar birçok yerde durdurularak polis tarafından kontrol edildikleri halde basın açıklaması sırasında alanda hiçbir güvenlik görevlisinin bulunmamasının nedeni nedir? Güvenlik görevlilerinin basın açıklamaları sırasında, toplantı ve gösterilerde yer aldığından hareketle, Suruç’ta gerçekleşecek olan basın açıklamasına katılmamış olmasını nasıl açıklarsınız? Yine, güvenlik güçlerinin katliamın hemen ardından –Diyarbakır saldırısında olduğu gibi- katliamı lanetleyenlere saldırmasını ve katliam sırasında olmayıp katliamın hemen akabinde olay yerine gelmesini nasıl açıklarsınız?
Suruç Emniyet Müdürlüğü katliama maruz kalan gençlerin GBT soruşturmasını yapmış mıdır?
Suruç’ta katliamın gerçekleştiği yerde, basın açıklaması öncesinden başlamak üzere hazırlıkların yapıldığı ve bombanın patlatıldığı ana kadar polis tarafından kamera çekimi yapılmış mıdır? Yapılmamış ise neden?
Özellikle son bir yıl içerisinde basın-yayın organlarında yer alan haberlerde IŞİD’in Türkiye’de bombalı saldırılar gerçekleştireceğine dair bilgiler yer almasına rağmen Suruç’taki saldırıda asgari düzeyde dahi önlem alınmamış olmasının nedeni nedir?
Hâlihazırda IŞİD tarafından gerçekleştirilecek başkaca eylemlere dair önlemler alınmakta mıdır? Ne tür önlemler alınmaktadır?" / Firatnews
