Büroda bulunan gazete çalışanları tarafından karşılanan Yüksekdağ ve beraberindekiler, gazetecilere geçmiş olsun dileklerinde bulunarak, dayanışma mesajı verdi. 

Ziyarette konuşan Yüksekdağ, Türkiye'de basın özgürlüğü üzerindeki kara bulutların dağılmadığını, ancak en zor meselenin de gerçekleri ulaştırmak olduğunu kaydetti. Türkiye'de birilerinin çok kolayca darbe yapabildiğini ve tankları sokaklarda gezdirebildiğini ifade eden Yüksekdağ, "Ama aynı memlekette birileri bir gazeteyi çıkarmak için çok ağır bedeller ödüyor, çok ağır darbelerle karşı karıya kalıyor" dedi. 

"Biz dün Özgür Gündem'e yapılan baskını apaçık darbe olarak görüyoruz" diyen Yüksekdağ, yıllardır basın çalışanlarının çok ağır ve zor koşullarda mücadele ettiğini, ancak muhalif basında daha fazla bir mücadele durumu olduğunu belirtti. Susturulmak istenen gerçekleri halka ulaştırmanın ise mücadele istediğinin altını çizen Yüksekdağ, "Siyasi iktidarın işine gelmeyen sözleri söylemesi, toplumdan kaçırılan gerçekleri halkla buluşturmak çok daha zorlu mücadele. Özgür Gündem bu mücadelenin geleneğidir. Defalarca susturulduğu sanılmış ama sözünü söylemeye devam etmiş bir gelenektir. Özgür Gündem gazetesinin sadece gazete değil, bir gelenek olduğunu bilmiyorlar. Sadece somut olarak bir gazetede var olma mücadele değildir. Bu özgür basının varlığının geleneğidir. Gazete bizim açımızdan hakikatin, var olma mücadelesidir" diye konuştu. 

Özgür Gündem'i susturmaya çalışarak bir toplumun direniş damarlarını kesmeye çalıştıklarını, ancak kesemediklerini belirten Yüksekdağ, şöyle konuştu:

"Bu damarlar o kadar genişlemiş ki bu damarı kesmeyi başaramazlar. Özgür Gündem, özgür basın geleneğinin bugünü ve geleceğidir. Biat ettirilmiş, söyleyeceği sözler ezberletişmiş, iliştirilmiş habercilik yapan basın ve medya propaganda organlarına karşı, bağımsız, halktan, gerçeklerden yana özgür basının adresidir Özgür Gündem.

O gazete binasını basanlar unutmasınlar, karşılarında 24 kişi yok, karşılarında milyonlar var. Özgür Gündem bizleriz, bizim haklılığımız, cesaretimizdir. Biz neredeysek Özgür Gündem oradadır. Hepimiz yeri geldiğinde Özgür Gündem'in muhabiriyizdir, dağıtımcısıyızdır. Özgür gündem halktır, gerçeğin sesidir. Hiçbir OHAL, baskı, darbe bu gerçeği karartmayı başaramadı. Bizim için o binada şerefiyle, onuruyla direnç gösteren gazeteciler bizim için onurdur. Ama bunlar darbeci zihniyetin utanç görüntüleridir. Onlar bu utanç pratikleri üzerinden iktidarlarını pekiştirmeye çalışıyorlar. Böyle utanç tabloları yaratarak başarı elde edemeyecekler. Onların utanma duyguları olmasa bile yaşadıkları başarısızlıkla mağlup olacaklar."

Darbe gecesi CNN Türk binası basıldığı an darbeye karşı olduğunu söyleyenlerin bugün Gündem'e yapılanlar karşısında ses çıkarmadıklarına da dikkat çeken Yüksekdağ, "Bugün Özgür Gündem'e baskın düzenlenirken hepsi kördü, sağırdı. Bu da başka bir utançtı. Onlar utanmayı bilmiyor olabilirler ama bizler bugün bu zulmü görmeyenleri, duymayanları affetmeyeceğiz. Türkiye haklarının böyle bir zulümle karşı karşıya bırakılmasını unutmayacağız" diye konuştu.

"Bugün halka, özgür basına zulüm uygulayarak yeni bir darbenin yolunu döşüyorlar" diyen Yüksekdağ, Özgür Gündem çalışanları başta olmak üzere özgür basın çalışanlarına destek vererek, yanlarında oldukları mesajı verdi. Yüksekdağ, son olarak, "Yolunuz açık olsun her koşulda yürümeyi bildiniz. Yaşananlara rağmen yılmadınız, bundan sonra inadınızı büyüterek ve birleştirerek bu özgürlük yolunda yürümeye devam edeceğiz" dedi.
Ziyaret, Yüksekdağ ile beraberindeki heyetin özgür basın çalışanlarıyla görüşmesinin ardından son buldu. 

Yüksekdağ'ın yanı sıra BES Genel Başkanı Fikret Aslan ve Evrensel gazetesi Ankara temsilcisi Cem Gurbetoğlu da Özgür Gündem temsilciliğe dayanışma ziyaretinde bulundu.