Bakanlığın bugünlerde gündeminde, Rojava devriminin ve kantonların dünyaya anlatılması ve statüsünün tanınması var. Bu yöndeki girişimleri anlatan Dışişleri Bakanı Salih Gero, oldukça umutlu. Gero, Suriye'deki rejimin geleceğinin ne olacağı belli olmadan da Rojava'nın tanınacağı görüşünde.
Dışişleri Bakanı Salih Gedo, aynı zamanda Suriye Kürt Sol Partisi'nin genel sekreteri.
Suriye Kürt Sol Partisi, 2014 yılının Ocak ayına kadar ENKS (Suriye Kürtleri Ulusal Konseyi) içerisinde yer alıyordu. Gedo da, ENKS'nin Dışilişkiler Komitesi Sözcüsü'ydü. Partinin talebi, ENKS'nin demokratik özerk yönetime katılmasıydı. ENKS katılmayınca, Süriye Kürt Sol Partisi konseyden ayrılarak, özerk yönetime katıldı.
Salih Gedo, Rojava'nın dış politikası ile Rojava'nın statüsünün tanınması için yapılan girişimleri anlattı.
Rojava Kürdistan'ı dışilişkiler politikasının ilkeleri nelerdir? Dış politikanın esası nedir?
Amacımız halkın çıkarlarını korumak. Rojava halklarının çıkarı neyi gerektiriyorsa, ulusal diplomasimizi ona göre yürüteceğiz. İstiyoruz ki, 600 kilometreden fazla sınırı olan bir devletler ile iyi ilişkilerimiz olsun. Önemli olan; Arap, Kürt ya da Fars halklarının diplomasi ilişkisinden ne kadar yararlanabildiğidir.
ÖNCELİĞİMİZ KANTONLARIN TANINMASI VE TANITILMASI
Dışişleri Bakanlığı ne tür çalışmalar yapıyor?
Bugünlerde önceliğimiz kantonların tanınması ve tanıtılması. Bu yönde uluslararası alanda girişimlerde bulunduk. Ayrıca uluslararası birçok sivil toplum kuruluşu ile görüşmeler gerçekleştirdik. Avrupa'daki sol, sosyalist demokrat partilerle bir araya geldik. Onlara demokratik özerkliği anlattık ve uzun uzun tartıştık. Siyasi ve ekonomik açıdan destek talep ettik. Biz Rojava halkları olarak, Efrîn, Kobanê ve Cizîre kantonlarında, çok yoğun bir savaş yaşadık, yaşıyoruz. Askeri ve siyasi alanda ciddi yardımlara ihtiyacımız var. Bu görüşmelerin sonuçlarının gerçekleşeceğine inanıyoruz. Onlar da yavaş yavaş bizi ziyarete gelecekler. Önümüzdeki ay birçok Avrupalı komitenin bizi ziyaret etmesini bekliyoruz.
Sizin burada kurduğunuz sistemi nasıl buldular?
Görüştüğümüz Avrupalı ve Amerikalı temsilciler, demokratik özerkliği olumlu bulduklarını ifade ettiler. "Attığınız bu adım, farklı etnik gruplarla oluşturulan yeni bir modeldir" dediler. Bize yardım edeceklerine dair söz verdiler. Suriye'de bütün kimliklerin bir arada bulunmasından memnuniyet duydular. Bu sistemin bölge halkları açısından iyi bir çözüm olabileceğini söylediler.
Bu görüşmelerde resmi olarak bir tanınma durumu oldu mu?
Norveç Dışişleri Bakanlığı bizi resmi olarak karşıladı. Strasbourg'da Avrupa Parlamentosu'nda Kürtçe 10 dakikalık bir konuşma yaptık. Bizidestekleyeceklerini ve yakın bir zamanda ziyaret edeceklerini söylediler. Bu ilk görüşme olduğu için resmi açıdan bir tanınma ya da anlaşma imzalamak gibi bir durum söz konusu olmadı. Fakat, bize destek vermek istediklerini gördük.
Bölge devletleri ile görüşmeleriniz oldu mu?
İlk görüşmemiz; Güney Kürdistan hükümeti ile oldu. Süleymaniye'de bir hafta kaldık ve KDP hariç bütün siyasi partilerle görüştük. KDP ile de görüşmek istedik ancak orada bulunmadılar. Orada bütün partiler bize destek vereceklerini ifade ettiler. YNK, demokratik özerkliğin kabul edilmesi için Meclis'e önerge verdi. Parlamentoda 68 parlamenter önergenin kabul edilmesi yönünde imza attı. Biz de onlara Rojava'da siyasi parti temsilciliklerini açabileceklerini söyledik. Onlar da bu öneriyi kabul ettiler. Böylece Rojava ve Güney Kürdistan arasında daha sıkı bir ilişki kurulabilir. Irak ve Türkiye'den temsilcilerle de görüştük. Yaklaşımları olumsuz değildi. Dostane bir ilişki geliştirmek istediklerini söylediler.
TÜRK DEVLETİ ROJAVA POLİTİKASINI DEĞİŞTİRMELİ
Türk devleti ile görüşmelerinizden çıkardığınız sonuç nedir?
Heyetimiz, Ankara ve İstanbul'da Türk yetkililer ile görüştü. Türk devleti şimdiye kadar ikili bir strateji izledi. Bizimle görüşürken, olumlu bir tavır sergiliyor. Birbirimize yardım etmemiz gerektiğini, dayanışma içinde olmamız gerektiğini söylüyor. Hattı sınır kapılarının açılacağını da belirtiyor. Her üç kantonumuz da ekonomik açıdan ciddi sıkıntılarla karşı karşıya. Bunun en büyük sebebi de Türkiye ile olan sınır kapılarımızın kapalı olmasıdır.
Rojava devrimi iki yılı geride bıraktı? Türk devletinin Rojava politikası nasıl bir seyir izledi sizce?
Türkiye'nin Rojava'ya karşı olma adına IŞİD gibi radikal İslami gruplara destek verdiğini biliyoruz. Ama Türkiye'nin şunu görmesi gerekiyor: Bu tür saldırgan gruplar hiçbir halkın çıkarlarına hizmet etmeyecektir. Bu Türkiye devletine de hizmet etmeyecektir. Türkiye devleti, PKK ile müzakere süreci yürütüyor. Eğer, orada başarılı olmak istiyorsa, kesinlikle Rojava'ya dönük politikasını değiştirmesi, halkların çıkarları neyi gösteriyorsa, buraya doğru yönelmelidir.
ESAD REJİMİ İLE GÖRÜŞME OLURSA HALKA AÇIKLANIR
Bazı partiler, sizin Esad rejimi ile gizlice görüştüğünü iddia ediyorlar. Böyle bir görüşme oldu mu?
Eğer bir görüşme yapacaksak ileride, bunu zaten bütün televizyon ve kamuoyunun önünde yaparız ki, halkımız gerçekten ne konuşulduğunu, ne tartışıldığını öğrensin. Hükümet dışında, Suriye muhalefeti dahil olmak üzere Suriye'de birçok kesimle ilişkimiz var. Önemli olan burada halka nasıl bir demokratik yaşam sunacağımızdır.
Semelka ve Tıl Koçer sınır kapılarında durum nedir şu anda?
Bağdat'a ziyaret yaptığımızda, Tıl Koçer kapısının açılması için Irak hükümetindeki sınır kapılarıyla sorumlu tüm insanlar ile görüştük. Bir dönem açıldı ancak IŞİD Musul'a girdiğinde kapatıldı. Semelka konusunda ise çok fazla bir şey yapılamadı.
Suriye'deki rejimin geleceği belli olmadan, Rojava'nın tanınması ne kadar mümkün?
Umudumuz bölge devletlerindendir, tanırsa ancak onlar tanır. Suriye'nin geleceğinden bağımsız olarak Rojava'nın statüsünün tanınacağı kanaatindeyiz. / Firatnews
Güncelleme Tarihi: 22 Ağustos 2014, 15:51