Anayasa Mahkemesi (AYM), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (DİSK) 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamalarının Taksim Meydanı'nda düzenlenmesine izin verilmemesine ilişkin başvurusunu karara bağladı.
DİSK'in 'toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği' iddiasını 'kabul edilebilir' bulan mahkeme, yargılamanın sonunda ise oy çokluğuyla bu hakkın 'ihlal edilmediğine' hükmetti.
Resmi Gazete'de yayımlanan AYM kararında 2015-2017 arasındaki terör saldırıları sıralandı, İstanbul Valiliği'nin kutlamalar için diğer meydanları adres gösterdiği açıklamasına atıf yapıldı.
2009 yılında ilk kez Taksim'e 1 Mayıs kutlamasına izin verildiğinin de hatırlatıldığı kararda yine de yasaklama kararının 'kamu düzeninin korunmasına yönelik önlemlerin bir parçası olduğu ve meşru bir amaç taşıdığı" sonucuna varıldığı belirtildi.
Sonuç olarak Yüksek Mahkeme, 'toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edilmediğine' oy çokluğuyla hükmetti.
BAŞKAN ARSLAN VE 5 ÜYE 'İHLAL' DEDİ: ÖLÇÜLÜ OLMASI GEREKİR
'İhlal yok' kararına Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Başkanvekili Hasan Tahsin Gökcan ile üyeler Engin Yıldırım, Hicabi Dursun, M. Emin Kuz ve Kenan Yaşar karşı oy kullandı.
Taksim'deki kutlamaya izin verilen 2009 yılını hatırlatan Yüksek Mahkeme Başkanı Zühtü Aslan karşı oy gerekçesinde özetle şu ifadelere yer verdi: "Başvurucunun toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına yönelik sınırlamanın Anayasa'ya aykırı olmaması için kanuni dayanağının ve meşru amacının bulunması yeterli değildir. Hakkın kullanılmasını engelleyen müdahalenin aynı zamanda zorunlu bir toplumsal ihtiyaçtan kaynaklanması ve ölçülü olması gerekir. Aksi durumda müdahale Anayasa'nın 13. maddesinde öngörülen güvencelerden biri olan demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı olacaktır.
'YER VE GÜZERGAHI TERCİH HAKKI VAR, MÜLKİ AMİRİN YETKİSİ MUTLAK DEĞİL'
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, bu hakkın kullanılacağı yer ve güzergahı seçme konusundaki tercih hakkını da içermektedir. Bu nedenle ilgili kanun hükümlerinin tercih hakkını ortadan kaldıracak veya etkisiz hale getirecek şekilde yorumlanmaması gerekmektedir... Mülki amire verilen toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılacak yerleri ve güzergahı belirleme yetkisi mutlak değil.
'DEVLETİN YÜKÜMLÜLÜĞÜ YÜRÜYÜŞE KATILANLARI ŞİDDETE KARŞI KORUMAKTIR'
Devletin toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılanları ve hakkın kullanıldığı yerde yaşayan diğer bireyleri şiddet eylemlerine karşı koruma yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu nedenle kamu düzenini bozacak nitelikte bir tehlike veya tehdidin bulunması ve bunun daha hafif tedbirlerle bertaraf edilememesi durumunda son çare olarak toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı sınırlanabilir.
Bununla birlikte devlete düşen görev her türlü güvenlik tedbirini alarak anayasal hak ve özgürlüklerin kullanılmasını sağlamak için uygun ortamı sağlamaktır.
Başvurucunun toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğini düşündüğümden aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum."
Kararda karşı oy kullanan diğer 5 üyenin gerekçelerine de yer verildi.